28 Aralık 2008 Pazar

Akaretler Sıraevler


Yaklaşık 134 yıllık bir geçmişe sahip, Osmanlı’nın ilk toplu konutu olan Akaretler Sıraevler, 75 milyon dolara mal olan restorasyon çalışmaları sonucu geçtiğimiz mart ayında hizmete girdi.

Dünyaca ünlü markaların mağazalarının Akaretler Sıraevler’de faaliyete geçmesi ile birlikte Sıraevler’in uzandığı Süleyman Seba ve Şair Nedim caddelerinin çehresinde bir anda değişti. Bu iki cadde üzerinde 300,000 YTL ederi olan 150 metrekare büyüklüğündeki daireler için 500,000 YTL’ye varan fiyatlar isteniyor.

27 Aralık 2008 Cumartesi

Türkiye’de Kondominyumlara Bir Bakış


21. yüzyılın en önemli söylemini oluşturan küreselleşme, birçok alanda yarattığı değişimler ile toplumsal mekanizmaları etkileyen, dolayısıyla da geleceğe ait yaşam hedeflerini belirleyen bir dönüşüm sürecidir. Birçok yaşam biçiminin değiştiği, yeni tüketim alışkanlıklarının tetiklendiği bu düzende, teknolojinin de eşliğinde yeni yapılaşmalar oluşur. Günümüzde bu yapılaşmaların çeşitlenmesi sonucunda yeni bir yaşam tarzının habercisi olarak ortaya çıkan, rezidans ya da plaza olarak da tanımlanan kondominyumlar değişimin konuttaki ifadesi olarak metropol yaşantısı içinde yerini almaktadır. Türkiye’nin bu yapı tipine sosyo-ekonomik açıdan ne kadar hazır olduğu tartışılacaktır.

22 Aralık 2008 Pazartesi

Karşıyaka'da ucuz konut satışı sürüyor

Karşıyaka Belediyesi tarafından yaptırılan ve fiyatları 59.040.- YTL ile 71.040.- YTL arasında değişen değerlerde belirlenen 214 adet kullanıma hazır yeni konut satışa çıkarılıyor.


Satışı yapılacak olan konutlar Zübeyde Hanım Mahallesi 808 konut alanında yer alıyor. Daireler 84 metrekare, 2 oda 1 salon, hazır mutfak, banyo + WC, WC, balkon, hol, antre, asansörlü ve merkezi sistem kaloriferli özelliklere sahip. 214 konutun satışı 18 ve 19 Aralık 2008 Perşembe ve Cuma günleri sabah saat 08.30'da başlayacak.

9 Aralık 2008 Salı

MVRDV ile Kore yeniden şekilleniyor


Kore’nin karma kullanımlı yeni kentinde tepe şekilli binalar “güç” merkezleri olacak.




Kore’nin başkenti Seul’un 35 km güneyinde yapılacak olan geleceğin yeni kenti Gwanggyo için açılan yarışmada, MVRDV’nin yoğu kent merkezi kavramsal tasarımı birinci seçildi. Geleceğin yeni kentinde tasarlanan iki merkezin birinde, bir dizi yüksek tepe biçimli binayla programlı yüksek bir yoğunluk getirecek olan plan konusunda Daewoo Konsorsiyum’u ve Gwanggyo Belediyesi hemfikir olduklarını açıkladılar.Milenyumun başından bu yana, Kore kentsel planlamasında yüksek yoğunluklu karma işlevler politika olarak uygulanıyor. Bunlar, yaşamı yeni metropoliten alanlarda kurgulayıp çevresinde de daha ileri düzeyde gelişmeleri cesaretlendiren kamusal, ticari, kültürel kullanımlarla, konut, ofis ve eğlenceyi bir arada barındıran yapıları oluşturuyor: Güç Merkezi Stratejisi. Gwanggyo Güç Merkezi’nde 200.000m2 konut, 48.000 m2 ofis, 200.000 m2 kültür, ticaret, eğlence ve eğitim, 200.000 m2 otopark alanı yer alacak.



Bu yoğun programın etaplama, yer seçimi ve boyut açılarından farklı ihtiyaçları ortaya çıkıyor. Durumu kolaylaştırmak için tüm öğeler halka şeklinde tasarlandı. Halkaların her biri de dışarıya doğru itilerek, önlerinde dış yaşama erişilebilecek teraslar açıldı. Teraslar etrafındaki yeşillikleri sulamak içinse kattan kata yapılmış olan dolaşım sistemiyle su depolanarak sulama gerçekleştiriliyor. Tepelerin çatıları ve teraslar, güçlü, dikkat çekici ve birleşik bir park yaratacak şekilde yeşillendirildi. Bu dikey park ısı yalıtımı ve havalandırmayı sağlarken enerji ve su kullanımını da azaltıyor. Sonuç olarak arazide bir dizi çok gelişmiş yeşil tepecik ortaya çıkıyor.



Kavramsal plan şu anda daha ileri bir gelişme ve fizibilite çalışması için Gyeonggi eyaletinde Kentsel Yenileme Birimi’nde ve yeni kentin tamamı 77.000 nüfusuyla kendine yetecek şekilde düzenleniyor. Bütçesi ve zaman çerçevesi halen hazırlanmakta olan projenin 2011’de tamamlanması bekleniyor.

28 Kasım 2008 Cuma

Urla Teknokent'te Çok Uygun Fiyatlı Villalar




Emsallerinin fiyatları 750,000 € olan "Kuğu Evleri"ndeki villaların fiyatlarında promosyon fiyat uygulaması başlatıldı. Urla'da yaşamak isteyenler, bu kampanya sayesinde, çok uygun fiyatlar ile malikane özelliğinde villalara sahip olacaklar.
Satış ve Tanıtım: Gülay ÖNER - RE/MAX Adres Gayrimenkul Danışmanı

6 Kasım 2008 Perşembe

TOKİ-RE/MAX İşbirliği

TOKİ,ilk kez bir gayrimenkul danışmanlık şirketine görev vererek, Halkalı Atakent ve Antalya Çıplak Konutları’nın bir bölümünün satışı için RE/MAX Armoni ofisi ile çalışmaya başladı.

TOKİ, ilk kez bir gayrimenkul danışmanlık şirketine görev vererek, Halkalı Atakent ve Antalya Çıplak Konutları’nın bir bölümünün satışı için RE/MAX Armoni ofisi ile çalışmaya başladı.

RE/MAX Armoni’nin pazarlama ve satış çalışmalarını yürüteceği İstanbul Halkalı Atakent Konutları’ndaki 100 dairenin satış fiyatları 170 bin ile 210 bin YTL arasında değişirken, Antalya Çıplak Konutları’ndaki 47 daire, 85 bin ile 125 bin YTL arasında değişen fiyatlarla satışa sunuluyor.

Toplu Konut İdaresi’nce TEM Otoyolu’nun yanı başında gerçekleştirilen İstanbul Halkalı Atakent Konutları'nda, RE/MAX Armoni tarafından satışı gerçekleştirilen 100 daire, çok katlı bloklarda 3+1 ve 4+1 seçeneklerinden oluşuyor. 3+1 dairelerin 150 metrekare, 4+1 dairelerin ise 192 metrekare büyüklüğünde olduğu proje, Eylül ayında tamamlandı.

RE/MAX Armoni tarafından yüzde 30 peşin indirimi avantajı ile satışa sunulan daireler, 120 aya kadar varan “kira öder gibi taksitlerle” satın alınabiliyor. Dairelerin satış fiyatlarında da, vadeye göre 170 bin YTL ile 210 bin YTL arasında değişen, her bütçeye uygun seçenekler yer alıyor. RE/MAX Armoni Ofisi’nin satışında görev aldığı TOKİ’ye ait ikinci proje olan Antalya Çıplak Konutları’nda ise daire fiyatları 85 bin YTL’den başlıyor. Yine peşinde yüzde 30 indirim ve 120 aya varan vade ile RE/MAX Armoni tarafından satışa sunulan 47 daire, 146 metrekare büyüklüğünde ve 3 oda 1 salondan oluşuyor.

30 kişilik profesyonel bir gayrimenkul danışmanı kadrosu ile Türkiye’de ilk kez TOKİ’ye ait projelerin satışında görev alan RE/MAX Armoni Ofisi’nin İstanbul Sahrayıcedit’teki merkezine, daire satışlarıyla ilgili daha detaylı bilgi almak için 0216 368 15 75 numaralı telefondan ulaşılabiliyor.

İnşaatta hareketlilik için İngiliz modeli önerisi

İngiliz hükümetinin krizden çıkmak için ilk konut mülkiyetine faizsiz kredi kullandırmaya başladığını belirten Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Kemal Özgen, benzer bir uygulama ile Türkiye'de konut alımlarının teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
Belirli koşullara bağlı olarak konut kredilerinde faiz oranlarının bir kısmının devlet tarafından sübvanse edilmesi gerektiğini söyleyen Özgen, "Faiz oranları düşürülerek, yeni konut alımları teşvik edilmeli. Benzer bir uygulama İngiltere'de yapıldı. Halen aylık faizin yüzde 1.5-1.7 düzeyinde olduğu konut kredilerinde bu faiz yükünün bir kısmının devlet tarafından üstlenilmesi ve faiz yükünün yüzde 1'lere çekilmesi durumunda konut talebinin artmasına büyük bir katkı sağlanır" dedi. Özgen, buna göre yıllık 200 milyon TL civarında faiz desteği ile 100 bin konut için 7 yıl vadeli 100 bin YTL kredi kullanımının desteklenmesinin mümkün olduğunu vurguladı.

Konut kredileri yavaşladı
Aynı zamanda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi olan Özgen, inşaat sektörünün 2007 yılı 3. çeyreğinden itibaren ciddi bir durgunluk içine girdiğine dikkat çekerek önceki yıllarda yüzde 25'e varan büyüme hızları kaydeden sektörün, 2008'in 1. çeyreğinde yüzde 3,1, 2. çeyreğinde yüzde 0,9 büyüme gösterdiğini kaydetti.
Konut kredisi kullanımının 2006'da faiz oranlarının artması sonucu yavaşladığını, 2008'de 37 milyar YTL düzeyinde kaldığını ifade eden Özgen, "ABD'de konut kredisi stoku GSMH'nin yüzde 85'i, AB ülkelerinde yüzde 40-50'si Türkiye'de ise 37 milyarlık konut kredisi GSMH'nin yüzde 6'sı kadardır. Konut kredisi alan kişi sayısı 600 bin civarında. Bu kredilerde geri dönüş sorunu yoktur. Dolayısıyla Türkiye'de konut kredisi stokunun 70-80 milyar TL gibi, GSMH'nin yüzde 10'u bir büyüklüğe çıkması mümkün" diye konuştu. Özgen, böyle bir gelişmenin son dönemde ülke genelinde artan konut stokunun erimesine ve inşaat yatırımlarının ivme kazanmasına imkân sağlayacağını savundu.

Taksim'de arsa pazarlığı

Krizi fırsata çevirmek isteyen işadamları harekete geçti. Bunların başında ise Türkiye'nin emlak kralı olarak bilinen Ali Ağaoğlu geliyor.
Ali Ağaoğlu düşen emlak fiyatları nedeniyle her gün en az 4 arsa geziyor. Özellikle Sarıyer ve Taksim çevrelerinde arazi arayan Ağaoğlu'nun Taksim'in arka sokaklarının birindeki giriştiği arsa pazarlığı ise görülmeye değerdi.
Jaguar marka makam arabası ve danışman ve korumalarını taşıyan 4 araç ile gelen Ağaoğlu, gecekondularda yaşayanların şaşkın bakışlarına aldırmadan arsayı gezmeye başladı. Adeta eski Türk filmlerini andıran görüntülerin yaşandığı ortamda Ağaoğlu, almayı düşündüğünü araziyi karış karış gezdi. Daha sonra arazinin hemen yanında bulunan eski Adromeda diskosunun içine giren ve bir süre burada kalan Ağaoğlu, ardından pazarlığa oturmak için dışarı çıktı.
Sokaktaki boş arsa üzerinde ise Ağaoğlu'nu bir sürpriz bekliyordu. Deri bir koltuk mekânda hazır edilmişti. Ancak Ağaoğlu bu koltuğa oturmak yerine eski bir sandalyeyi tercih etti ve şaşaalı deri koltuk pazarlık boyunca boş kaldı. Bu arada çaylar içildi ve muhabbet oldukça koyulaştı. Keyfi oldukça yerinde olduğu gözlenen Ağaoğlu, ardından herkesle el sıkışarak bir anda 'zengin kalkışı' yaptı ve mekandan kalabalık ekibi ile birlikte ayrıldı. Ancak Ağaoğlu, Taksim planları ile ilgili ise ser verip sır vermedi.
Öte yandan, yakın çevresinden alınan bilgiye göre Ağaoğlu, son birkaç aydır hergün bir yerlerde arazi bakıyor. Bazen Ağaoğlu bir gününü sırf bu işe ayırıyor ve günde beş-on araziye birden baktığı oluyor.

REZİDANS OLACAĞI DUYURULMUŞTU
Ancak Ağaoğlu'nun gezdiği alan geçen Ağustos ayında Ofton İnşaat tarafından satın alınmıştı. Şirketin Yönetim Kurulu Eşbaşkanı Yusuf Şimşek de Elmadağ'daki Andromeda diskonun arazisini satın aldıklarını belirterek, araziye 120 milyon dolarlık yatırımla 150 daireli bir rezidans inşa edeceklerini açıklamıştı. Ali Ağaoğlu'nun böyle bir süreçte ne gibi bir yatırım hedefi içinde olacağı merak konusu.

SIFIRDAN ZİRVEYE ÇIKTI
Ali Ağaoğlu, inşaat sektörünün önde gelen isimlerinden. 1981'de kendi işini kurarak başladığı sektörde birçok açılımlar yaptı. İstanbul'un Anadolu yakasında kurduğu Ağaoğlu İnşaat, Türkiye'de konut kavramının yeniden tanımlanmasına yol açabilecek yeniliklere imza attı. İstanbul'un özellikle Anadolu Yakası'nda yaptığı konutlarla, adından söz eetiren Ali Ağaoğlu, ilk adımı 1998'de Ümraniye'de yaptığı My City projesiyle attı. Ardından Altunizade'de My Dream'i, Çengelköy'de My Home'u, Samandıra'da My Village'i, Ümraniye'de My Town'u, Çekmeköy'de My Country'i gerçekleştirdi.

19 Ekim 2008 Pazar

Sonunda beklenen oldu yağmur çatıyı çökertti

İzmir Çankaya’daki Gaziosmanpaşa Bulvarı’nda yıllardır atıl vaziyette duran Özgörkey Grubu’na ait dört katlı eski tütün deposunun çatısı çöktü. Dün büyük bir gürültüyle çatının çökmesi çevrede panik yaratırken, taş parçaları şans eseri yoldan geçen insanlara isabet etmedi. Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, Özgörkey Grubu’na Pazartesi günü ihtar yazısı yazılacağını söyleyerek, “Binayı yıkmalarını isteyeceğiz, yıkmazlarsa biz yıkacağız” dedi.
Çatının çökmesinin ardından Gaziosmanpaşa Bulvarı, Necatibey Bulvarı ve Vali Kazım Dirik Caddesi’nin arasında kalan binaya gelen İzmir İtfaiyesi güvenlik önlemi aldı. Binanın çevresini güvenlik kordonunun içine alan itfaiye ekipleri, çatıdaki tehlike yaratan parçaları da kırarak düşmesini önlerken vatandaşlar yıllardır binaya el atılmamasına tepki gösterdi. Binayla ilgili hiçbir önlem alınmamasının sorumsuzluk olduğunu söyleyen vatandaşlar, “Çürümeye terkedilen binanın insanların üstüne çökmesi mi bekleniyor. Binadaki taşlar birilerinin başına düşse ve ölseydi bunun hesabını kim verecekti” diye tepkisini dile getirdi. Konak Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’ne bağlı ekipler de tespit raporu hazırladı.
REZİDANS PROJESİ
Daha önce eski tütün deposunun 1500 metrekarelik arazisinde iş merkezi yapmak isteyen, ancak inşaatın yoldan 5 metre içerde yapılmasının istenmesi nedeniyle anlaşmazlık çıkan projenin Özgörkey Grubu tarafından yenilendiğini söyleyen Başkan Tunçağ, “Geçmiş dönemde sundukları projelerde imar yönünden sakıncalar vardı. Yeni projelerinde itiraz ettiğimiz noktaları giderdiler. Bu projelerini bayram tatilinden sonra yapılacak mecliste önerge olarak meclise sunacağız. Kabul edilirse rezidans projelerini hayata geçirebilecekler” diye konuştu. Başkan Tunçağ, yeni projede Özgörkey Grubu’nun 5 metrelik çekme mesafesini kabul ettiğini, yeni olarak 4 katlı otoparkı yeraltına yaparak yanındaki Gürel Rezidans gibi emsal hakkı oranında serbest yükseklik kullanabileceğini söyledi

28 Eylül 2008 Pazar

En lüks otel hizmete giriyor

Dubai'nin ünlü palmiye adası üzerinde inşa edilen ve geceliği 25 bin YTL olan Atlantis yarın hizmete giriyor. Yaklaşık 1 buçuk milyar dolara mal olan otel lüks ve konforun tanımını değiştiriyor.

Lüks otelleriyle ünlü Dubai'nin ünlü palmiye adasında inşa edilen Atlantis otel yarın hizmete giriyor. Maliyeti 1 buçuk milyar doları bulan ultra-lüks otel, Burj El Arab'ın tahtını kapacak gibi.
Çevrecilerin büyük tepkisine yol açan otelde lüks ve konfor yeniden tanımlanıyor. Oteldeki odalar akvaryum manzaralı. Atlantis'in yapımında kullanılan malzemelerin hemen hepsi özel üretim. Diğer Dubai otellerindeki gibi Atlantis'te de altın malzemeler ağırlıkta.

Otelde bulunan dev akvaryumda tam 65 bin çeşit balık bulunuyor. Otelin en üst katındaki suitlerin gecelik fiyatı ise 13 bin eurodan (yaklaşık 25 bin YTL) başlıyor.

Dubaili turizmciler, inşa edilen otelle birlikte meşhur adanın turistlerin ilgi odağı olacağını söyledi. Uzmanlara göre bin 539 odalı görkemli otele Avrupa'dan, Rusya'dan ve Asya'dan zengin turist akını olacak.

Atlantis yetkilileri, otele tatile gelenlerin binlerce euroyu boşuna harcamayacağını, Atlantis'te hayatları boyunca unutamayacakları bir tatil geçireceklerini söyledi.

Petrol gelirlerini inşaata yatıran Dubai'de yeni oteller ve gökdelenler yolda...

22 Eylül 2008 Pazartesi

Salhane’ye dev proje geliyor

İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ, İzmir Salhane-Turan bölgesine 150 milyon dolarlık bir yatırımla konut-ofis-alışveriş merkezi projesini hızlandırıyor

İstanbul’daki Kanyon Alışveriş Merkezi’ni yaptıktan sonra bölgeye ciddi yatırımcı çeken İş Gayrimenkul Yatırım, şimdi de İzmir’deki Salhane-Turan bölgesine 150 milyon dolarlık yatırım yapmaya hazırlanıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamada, planlaması tamamlanan Liman arkası bölgesinin canlanması için ilk adımın bu projeyle atılacağı, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun bölgede öncü olması beklenen projeyle yakından ilgilendiği belirtildi.

Açıklamada, İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ Genel Müdürü Turgay Tanes ise, yatırım için gerekli mimari projelerin büyük ölçüde tamamlandığını belirterek, şunları kaydetti:

"Bölgede öncü olmaktan mutlu olduk. İstanbul’da Barbaros Bulvarı’nda yaptığımız Kanyon Alışveriş Merkezi’nden sonra oraya da arka arkaya yatırımlar gelmişti. Bir anlamda öncülük görevi yaptık. İstanbul dışına çıkmak istiyorduk ve İzmir bu anlamda önemli bir şehir. İzmir, pek çok açıdan çok önemli bir sembol. Böyle bir yatırımın ilk harcını başkanımızla birlikte koyma şansımız olursa, bölge için devamının geleceğine ve hızlı bir gelişme yaşanacağına inanıyoruz."

Karma proje olacak

Bölgeye karma bir proje uygulamayı düşündüklerini aktaran Tanes, İzmir’de önemli kentsel dönüşüm merkezi olarak, mevcut İş Bankası’na ait arsada proje yapmayı planladıklarını, işin mimari projesinin çizilmekte olduğunu, bölgeye yaklaşık 150 milyon dolarlık bir yatırım yapacaklarını kaydetti. Tanes, şöyle devam etti:

"Alışveriş merkezinin mimarisini, alışılmışın dışında ’yarı açık’ bir şekilde gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Proje çizimleri büyük ölçüde tamamlandı. Çarşının üstünü de kamuya açık park olarak planladık. 2009’un baharına kadar olan dönemde bu yatırımın ilk harcını koyup temel attıktan sonra devamının geleceğine ve bölgenin hızla gelişeceğine inanıyoruz."

22 Eylül 2008 - Milliyet Emlak
Kaynak: http://www.milliyetemlak.com/Default.aspx?aType=HaberDetay&articleID=3553

20 Eylül 2008 Cumartesi

Hızla Yayılan Yavaş Şehirler


İtalya’nın “Yavaş Şehir (Slow City)” hareketini destekleyenler, şehir merkezlerinde araba kullanımını yasaklayarak ve McDonald’s şubeleriyle süpermarketleri kapatarak yaşanır kentler oluşturmaya çalışıyorlar. Asya’ya da sıçrayan bu akım, tüm Avrupa’da hızla yayılıyor.


Toskana’nın minik Chianti şehri, 1999 yılında ilk “Cittá Slow” [İtalyanca yavaş şehir] kenti oldu, ardından Bra, Positano ve Orvieto geldi. Zamanla, yavaşlık dalgası diğer şehirler arasında yayıldı. Artık İtalya’daki 42 Yavaş Şehir’le birlikte, İngiltere, İspanya, Portekiz, Avusturya, Polonya ve Norveç’te de birçok Yavaş Şehir var. Almanya’dan, aralarında Hersbruck, Lüdinghausen, Schwarzenbruck, Waldkirch ve Überlingen’in de bulunduğu bazı şehirler, sadece 50.000’den az nüfusu olan kentlerin kabul edildiği harekete seçilebilmek için başvurdu.


Yavaş Şehir’in İtalya’da ortaya çıkmasına şaşırmamak gerek. “La dolce vita”nın [tatlı hayat] ülkesi İtalya, özelikle yemekle ilgili geleneklerine çok bağlı. İtalyanlar’ın dilleri bile yavaşlığa çok daha yatkın.


1991 – 2004 yılları arasında Orvieto’nun Belediye Başkanı olan Stefano Cimicchi, bu görevinden sonraki birkaç yıl “Slow Food (Yavaş Yemek)”un başarılı konseptinden yola çıkılarak hazırlanan Yavaş Şehir hareketinin başkanlığını yürüttü. Yavaş Şehir hareketi, küçük kentlerin geleneksel yapılarını, sıkı kuralları dikkatle uygulayarak korumaları gerektiğini savunuyor: Arabalar şehir merkezlerinden çıkarılmalı, insanlar sadece yerel ürünleri tüketmeli ve sürdürülebilir enerji kullanmalı. Bu küçük şehirlerde, süpermarket ya da McDonald’s aramanın bir anlamı yok.


Tarih: 19 Eylül 2008

Kaynak: Spiegel, Strans.org, Slowmovement.com, Matogmer.no, Treehugger

Çeviren: Gizem Kahraman

Derleyen: Zeynep Güney - Arkitera.com

15 Eylül 2008 Pazartesi

TEKEL İzmir ve Ankara`da 2 adet arsayı satışa çıkardı

Mülkiyeti TEKEL’e ait İzmir ve Ankara’da bulunan 2 adet taşınmaz satışa çıkarıldı.

TEKEL Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri A.Ş Genel Müdürlüğü’ne ait Ankara Yenimahalle İlçesi’nde bulunan 182 bin metrekare arsa ile İzmir Karşıyaka İlçesi’nde bulunan 27 bin 375 metrekare arsayı satışa çıkarıldı. Geçici teminat bedelleri, 30 bin dolar olan taşınmazların tanıtım dökümanı ve Şartname bedeli ise bin dolar olarak belirlendi. Söz konusu İhaleler için 24 Ekim 2008 saat 18:00’a kadar tekliflerin kapalı zarf içersinde verilmesi suretiyle pazarlık usulü ile gerçekleşecek.



Kaynak: http://www.1insaat.com/tribe/textdetail/id/34568

14 Eylül 2008 Pazar

Konut kredisinde euro mu, YTL mi doğru?

Kredi kullanmaya hazırlanan okurlardan gelen mesajlar nedeniyle bu konuya bir daha değinmek istiyorum. Çünkü, konut alacaklar için para biriminin cinsi bazı durumlarda hayati önem taşıyabiliyor.

Konut kredisi kullanırken ABD Doları’nı tercih ettiğimi, kurlardaki düşüşten ciddi şekilde yararlandığımı yazmıştım.Açıkçası ben konut kullanımlarında dövizin payının biraz daha yüksek olduğunu tahmin ediyordum. Ancak, hafta içinde konuştuğum Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Tayfun Bayazıt, “Mortgage kredilerinde yabancı para biriminin payı yüzde 1’ler düzeyindedir” değerlendirmesini yaptı ve ekledi: “1994 yılında yaşanan krizde dövizin patlaması sırasında çok sayıda insan evini kaybetti. O nedenle kolay kolay kimse dövize yaklaşmıyor.” Konut kredisi 37,2 milyar dolar Bayazıt’ın belirttiği eğilim sektör genelini yansıtıyor. Dolayısıyla oranlar bankadan bankaya değişebiliyor. Ancak, bir büyük bankanın rakamları, sektör geneli hakkında bilgi verebiliyor. O nedenle Garanti Mortgage Genel Müdürü Cemal Onaran’ın bilgilerinden yararlandım. Onaran’a göre, 15 Ağustos itibariyle sektörünün konut kredisi tutarı 37.2 milyar YTL’ye ulaşmış. Ancak, bunun YTL ve döviz ayrımını yapmak mümkün değil, çünkü böyle bir veri tutulmuyor. Onaran, “Bilançolardan bazı veriler çıkararak tahmin yapmak mümkün” diyor ve ekliyor: “İlk 6 aylık bilançolara göre toplam kredi büyüklüğü 36,3 milyar YTL. Bunun yüzde 93’ü YTL, yüzde 7’i dövize endeksli kredilerden oluşuyor. Ama bunun ne kadarı euro, ne kadarı dolar tahmin etmek zor.” Garanti’den gelen mesajlar Sektör geneliyle ilgili ayrıntılı bilgi almak zor. Ancak, mortgage pazarında yüzde 26 paya sahip Garanti’nin verileri önemli mesajlar içeriyor. Buna göre, bankanın kredilerinin yüzde 87’si YTL, yüzde 13’ü de döviz olarak kullandırılıyor. Dövizde liderlik yüzde 63 ile dolarda, onu yüzde 18 ile euro izliyor. Bu oranlar, temmuz ve ağustos ayında da değişmemiş. Onaran, “Müşteriler çoğunlukla YTL’yi tercih ediyorlar. Biz de onlara gelirlerine uygun para cinsinden borçlanmayı öneriyoruz” diyor. Aslında her bankacı aynı davranışı gösteriyor, müşterisine, “gelirine uygun” kredi önerisinde bulunuyor. Ancak, “daha uygun para” diye ısrara edenlere de yeni döneme uygun para birimleri de öneriliyor. Bir süredir dolar öne çıkıyordu, şimdi Euro… Bunun yanında uzun süredir İsviçre Frangı vardı. Şimdi Japon Yeni de öneriler arasına girdi. Fakat en ideali, gelire göre tercih yapmak. Başka para birimi arayanların ise risk analizini iyi yapmaları gerekiyor. Öbür türlü ciddi sorunlar yaşayabilirler.

Tarih: 05-09-08, Kaynak: Hürriyet

11 Eylül 2008 Perşembe

Ev Alırken Nelere Dikkat Etmeli

Tamamlanmamış Ev Alımında Dikkat Etmeniz Gerekenler
Satın alacağınız evin güvenilir, tanınmış bir inşaat, taahhüt şirketi tarafından yapılmış olmasına özen gösterin.

Alınacak Eve İlişkin Geçmiş Vergi Borçları
Satın alacağınız evin geçmiş yıllardaki emlak vergisinin ödenip ödenmediğini Vergi Dairesi'nden kontrol edebilirsiniz. Ayrıca satıcıdaki makbuzları alarak kontrol edebilir ve birer kopyasını saklayabilirsiniz.
Alacağınız evin, satıldığı yıl ve geçmiş yıllara ait ödenmemiş emlak vergisinin ödenmesinden, alıcı ve satıcı müteselsilen yani zincirleme olarak sorumlu tutulurlar. Ev satın alanların "o yılın sonuna kadar" emlak vergisi beyannamesi vermeleri gerekmektedir. Satıldığı yılın emlak vergisini ise satıcı ödeyecektir.
Ayrıca satın aldığınız evin Çevre Temizlik Vergisi hiç ödenmemişse siz, mülkü satın aldığınız tarihten itibaren sorumlu olduğunuzdan, tapu suretiyle beraber bağlı olduğunuz belediyeye müracaat ederek beyannamenizi verebilirsiniz.

Kat İrtifakı/Kat Mülkiyeti Çıkartılması
Kat İrtifakı bir arsa üzerinde yapılacak veya yapılmakta olan bir veya birden çok yapının bağımsız bölümleri için, o arsanın maliki veya ortak malikleri tarafından, Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre kurulan irtifak hakkıdır. Kat Mülkiyeti, tamamlanmış bir yapının kat, daire, büro, dükkan, mağaza, mahzen, depo gibi bölümlerinden ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya elverişli olanları üzerinde, o taşınmazın maliki veya ortak malikleri tarafından Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre kurulan özel bir mülkiyet hakkıdır.
Satın alacağınız veya aldığınız bağımsız bölümün tapusunda sizin hisseniz arsa hissesi olarak gözüküyorsa, kat irtifakı veya kat mülkiyeti tesis edilmesini engelleyen bir neden olabilir. Bu nedenle, Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre cins değişikliği yapılmamış demektir. Ayrıca bu konut iskansız da olabilir. Konut Kredisi kat irtifakı / kat mülkiyeti alınmış konutlara verilmektedir.

Tapu Kaydında Taşınmaz Üzerindeki Kısıtlılık Halleri
Alacağınız konut üzerinde ipotek, haciz gibi kısıtlılık halleri olabilir. Konutun kısıtlılık halini taşınmazın kayıtlı olduğu ilgili tapu dairesinden öğrenebilirsiniz. Kısıtlı bir taşınmaz satın almanız durumunda, çeşitli problemlerle karşı karşıya kalabileceğinizi göz önünde bulundurmanız gerekmektedir.

Satın Alınacak Binaya Ait Zemin Etüdü
Binanın bulunduğu zeminin sağlamlığı deprem gibi bir doğal afette önem kazanmaktadır. Ancak burada iki noktaya özellikle dikkat etmek gerekmektedir.
Zemin ne kadar sağlam olursa olsun, inşaat kalitesine özen gösterilmemişse ve proje doğru uygulanmamışsa binanın depreme dayanıklı olması mümkün değildir.
İkinci önemli nokta ise, zemin etüdüdür. Zemin etüdü yapılmadan sorunlu bölgelerde rastgele inşa edilmiş binalar depremde büyük zarar görebilmektedir.
Bir yapının depreme dayanıklı olup olmadığını anlayabilmek için önce binanın projesinin kurallara uygun olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir. Proje doğruysa, bu kez yapının inşasının projeye uygun olup olmadığına bakılarak zemin etüdü yapılır. Evinizin depreme karşı dayanıklılığını test ettirmek için İTÜ (İstanbul Teknik Üniversitesi) İnşaat Fakültesi'ndeki Yapı ve Deprem Uygulama Araştırma Merkezi Müdürlüğü'ne ya da İTÜ İnşaat Fakültesi Dekanlığı'na başvurabilirsiniz.

Diğer Dikkat Edilecek Noktalar
Satın alacağınız konutun değerinin belirlenmesinde binanın cephesi, toplam daire sayısı, kullanım özellikleri, ses ve ısı izolasyonu, inşaat malzemesinin kalitesi, içinde kiracı olup olmadığı, yangın merdiveni, güvenlik, bahçe ve düzeni, balkon durumu ve inşaat sınıfı önemli etkenler arasında yer almaktadır.
Yeni evinizi satın alırken, tapu harcına esas matrahın ve değer artış kazancı gibi hesaplamaların yapılması açısından evin değerinin doğru olarak belirlenmesi büyük önem taşımaktadır.
Tapu harcı, açıklanan konut değeri üzerinden, emlak vergisi değerinden az olmamak üzere, alıcı ve satıcı tarafından %1,5 oranında ayrı ayrı talep edilmektedir.
Emlak komisyoncuları, konut alım satım işlerinde konutun gerçek satış bedeli üzerinden hem alıcıdan hem satıcıdan %2 - %3 arasında bir komisyon almaktadır.
Gayrimenkulün satışı sırasında bir değer artışı gerçekleşiyorsa, elde edilen kazanç 'değer artış kazancı' olarak değerlendirilir ve gelir vergisine tabi tutulur. Gelir vergisine tabi olan değer artışı, tapuda belirtilmiş olan değer üzerinden hesaplanmaktadır.

Kaynak: http://www.1insaat.com/tribe/textdetail?id=30892

7 Eylül 2008 Pazar

Mimarlığın ‘yükselen’ değeri: Burj Dubai

“Dubai Tower” olarak da bilinen Burj Dubai, yapımı hâlen devam eden ve bütün mimarlık camiasının son halini merak ettiği gökdelenlerden bir tanesi. Birleşik Arap Emirlikleri’nin mimarlar için oyun alanı olmuş şehri Dubai’de yer alan kule, henüz tamamlanmamış olmasına rağmen şimdiden dünyadaki en yüksek kule unvanını elinde bulunduruyor. Yapımına 21 Eylül 2004’te başlanan kulenin Eylül 2009’da tamamlanması ve işleme geçmesi bekleniyor.
Kulenin mimarı, 2006’dan bu yana Skidmore, Owings and Merrill (SOM) mimarlık firmasıyla çalışmakta olan Adrian Smith. Burj Dubai için ayrılan bütçe ise, toplamda 4,1 milyar doları buluyor. Kulenin bulunduğu Dubai şehir merkezi içinse şimdiye kadar toplam 20 milyar dolar harcanmış durumda. Emaar Mühendislik’in CEO’su Mohamed Ali Alabbar, Burj Dubai’deki ofislerin metrekare fiyatının 370 dolara ulaştığını ifade ediyor.

SOM, daha önce Chicago’daki Sears Tower’ın yanı sıra New York’taki Freedom Tower’ı da inşa etmişti. Burj Dubai’nin tasarımı, Frank Lloyd Wright’ın Chicago için tasarladığı Illinois gökdelenine benziyor. İslam mimarîsinden şablonları da içeren yapı, merkezdeki çekirdek etrafında kümelenen üç farklı birimden oluşuyor. Tepeye yaklaştıkça ana gövde ufalıyor ve en tepede sivrilerek sona eriyor. Y şeklindeki zemin kat planı, Basra Körfezi’nden güzel manzaralar görecek şekilde ayarlanmış. Aşağıdan yukarı bakıldığında, binanın biçimi İslam mimarîsinin klasik kubbe tasarımını da andırıyor. Tasarlama aşamasında, mühendisler binanın açısını 120 derece kaydırarak, yapıyı sert esen rüzgârların etkisinden kurtarmayı amaçlamış.

İç dekorasyon Armani’den
Burj Dubai’nin dış cephe kaplaması, 142 bin metrekarelik parlak cam, alüminyum ve desenli paslanmaz çelikten oluşuyor. Kaplama sistemi, Dubai’nin aşırı sıcak iklimine dayanabilecek şekilde tasarlanmış. Yapının içi, Giorgio Armani tarafından dekore edilecek. Binanın ilk 37 katı, Armani Otel olarak işlev görecek.
45 ve 108. katlar arasında, toplam 700 adet özel daire bulunuyor. Yetkililerin açıklamasına göre, 700 dairenin tamamı, satışa çıkmasından itibaren 8 saatte satılmış. Yapının 78. katında, yüzme havuzu yer alıyor. Kalan katların çoğunda ofisler yer alırken, 123. katta bir adet lobi, 124. katta ise hem açık hem kapalı gözetleme ofisi bulunuyor. Kulenin 200 metrelik sivri kısmındaysa, iletişim ekipmanları yer alıyor.

Dünyanın en hızlı asansörü
Burj Dubai, aynı zamanda dünyanın en hızlı asansörünü de içinde barındıracak. Asansörün hızı, saniyede 18 metre olarak belirlenmiş. Bu rekor, daha önce saniyede 16,83 metre ile Taipei 101’in elinde bulunuyordu. Yapıda, her biri bir kerede 42 kişiyi taşıyabilecek 56 adet asansör yer alacak.
Dışarıda ise, 217 milyon dolar gibi rekor bir ücretle, WET Design tarafından tasarlanan havuz bulunacak. 6600 ışık kaynağı ve 50 renkli projektörle ışıklandırılacak olan havuz, 275 metre uzunluğunda olacak ve yerden 150 metre yukarıya su fışkırtacak. Havuzun bu şovuna, Arap ve dünya müzikleri eşlik edecek.
Yapının temel malzemesi, güçlendirilmiş beton olarak belirlenmiş. Binanın temelinde, ağırlığı 110 bin tonu geçen 45 bin metreküplük çimento ve çelik kullanılmış. Burj Dubai’nin yapımı tamamlandığında, toplam 330 bin metreküp çimento ve 39 bin tonluk çelik kullanılmış olacak. Bir istatistiğe göre, kulede kullanılan çeliğin uzunluğu, dünyanın çevresinde ¼ tur atmaya yetiyor.

En yükseğe çimento pompalama rekoru
Kule yükseldikçe, binanın tepesine çimento pompalamanın daha güç bir hal aldığı belirtiliyor. Bundan önce, en yükseğe çimento pompalama rekoru, 532 metreyle İtalya’daki Riva del Garda Nükleer Santrali’nde bulunuyordu. Burj Dubai, 19 Ağustos 2007’de 536,1 metreye çimento pompalayarak, bu rekoru kırdı. 8 Kasım 2007’deyse çimento 601 metre yüksekliğe pompalanmıştı bile.
Kulenin muazzam ağırlığını taşıması için, özel bir beton karışımı kullanılmış. Betonun her bir parçası, belli bir ağırlığa dayanıklılığı ölçülerek yerleştiriliyor. Basra Körfezi’nde sıcaklığın 50 dereceye kadar yükselebildiği düşünüldüğünde, betonun sağlamlığı daha da önem kazanıyor. Bu sorunu aşmak amacıyla, beton gündüz değil, gece dökülüyor. Karışıma bir miktar buz eklenerek, gecenin daha soğuk ve kuru olma özelliğinden faydalanılıyor. Daha soğuk dökülen beton, iyice sıkıştığından, çatlaması ya da kırılması zorlaşıyor.

Bugün itibariyle 160. katına ulaşan yapıya, her hafta yeni bir kat daha ekleniyor. Ancak yapının tamamlandığında ulaşılacak olan uzunluğu, hâlen sır gibi saklanıyor. Mühendislerden bir tanesi, “Yapının son uzunluğunu sadece birkaç kişi biliyor. Size sadece 700 metrenin üstünde olacağını söyleyebilirim” diye konuşuyor.
Bina güvenliğine ise ayrı bir önem verilmiş. Her 25 katta bir, özel hava kaynağı bulunan, kendi kaçış merdivenlerine sahip “sığınma odaları” yer alıyor. Yapının kolonları, herhangi bir deprem dalgasını emecek ve etkisini en aza indirecek şekilde tasarlanmış.

Burj Dubai’nin kırdığı rekorlar
En yüksek yapı: 636 m (önceki rekor: KVLY-TV direği – 628,8 m)
En yüksek bağımsız yapı: 636 m (önceki rekor: CN Tower – 553,5 m)
En çok katlı yapı: 164 (önceki rekor: Sears Tower / World Trade Center – 110)
En yükseğe çimento pompalama: 601 m (önceki rekor: Taipei 101 – 449,2 m)
Not: Burj Dubai henüz “dünyanın en yüksek gökdeleni” unvanını almış değil. 20 Temmuz 2007’de Yüksek Binalar ve İnsan Yerleşimleri Konseyi başkanı Antony Wood, “Bu binanın yapımı tamamlanana ve ticarete açılana kadar ‘en yüksek gökdelen’ olarak adlandırmayacağız. Şimdilik en yüksek gökdelen unvanı hâlen Taipei 101’e aittir” açıklamasını yapmıştı.

Kaynaklar: Wikipedia, This Is London

Dünyanın En Pahalı Caddeleri

Dünyada hemen hemen her kent en seçkin markaların mağazalarının bulunduğu bir caddeye sahiptir. Tıpkı İstanbul`da Nişantaşı Abdi İpekçi caddesi veya Kadıköy`deki Bağdat caddesi gibi... Dünya markalarının yer aldığı bu alışveriş koridorlarında emlak fiyatları ister düşsün ister yükselsin, işler iyi gidiyor; yani en azından şimdilik! İşte dünyanın en pahalı caddelerinden bazı örnekler ve bunların civar alanlara yayılma girişimleri...

FIFTH AVENUE / NEW YORK
Gözde Yeri: 57. Sokak ve Fifth Avenue`nun kesiştiği yer
Kira: Metrekaresi 16.300 dolar
Piyasa Durumu: Birkaç kilometre güneyindeki Wall Street kan kaybetse de 50. ve 58. sokakların arasında yer alan Fifth Avenue bu yıl rekor kırdı. YÜksek meblağlar baş döndürürken bazı pazarlamacılar buradaki mağazalarını ticari kazanç kapısından çok pahalı reklam araçları olarak görmeyi tercih ediyor. Fifth Avenu`nun amiral gemisi olan Tiffany`s geçen yıl metrekare başına brüt 81 bin dolarlık satış gerçekleştirdi. BU rakam toplam satışlarının yüzde 10`una denk düşüyor.

BOND STREET / LONDRA
Gözde Yeri: Caddenin güneyindeki üçüncü kısım
Kira: Metrekaresi 9 bin 350 dolar
Piyasa Durumu: New Bond ve Old Bond gibi iki ana caddeden oluşan Bond Street 18. yy.`dan beri zengin Londralıların moda merkezi olarak biliniyor. Günümüzde ise Asprey`den Zegna!ya bütün markalar burada bulunuyor. Harry Winston`ın taşındığı No:171!deki mağazanın metrekare fiyatı yaklaşık 14 bin 560 dolar. Chanel ve Dolce&Gabbana caddenin en çok rağbet gören kısmında yer alsa da yakınlarındaki Conduit ve Bruton Streets de sayıları gittikçe artan prestijli kiracıları ağırlıyor.

AVENUE MONTAIGNE / PARIS
Gözde Yeri: Caddenin Prada ile Gucci arasında kalan çift sayılı bölümü
Kira: metrekaresi 7 bin 170 dolar
Piyasa Durumu: Turistik Champs Elysees ne kadar yüksek kiralarıyla bilinse de Christian Dior`ûn 1946 yılında ilk modaevini açtığı Avenue Montaigne, `haute couture` söz konusu olduğunda en üst kesime hitap ediyor. Chanel, Louis Voitton, ve Chloe burada yer alıyor. caddenin cirosu 2006 yılından beri fazla artmadı ve 200 metrekarenin üzerinde mağaza bulunmadığından dolayı bazı markalar yanı başındaki Rue Saint Honore`yi tercih etmeye başladı.

RODEO DRİVE / LOS ANGELES
Gözde Yeri: Brighton ve Dayton arasındaki 300 blok
Kira: Metrekaresi 5 bin 870 dolar ile 9 bin 240 dolar arası.
Piyasa Durumu: Julia Roberts`ın `Pretty Woman`daki ünlü eğlence sahnesinden çok önce Beverly Hills`in bu bölgesi zaten revaçtaydı; kiralar bu nedenle biraz yükselişe geçmiş olsa da, New York`un Fifth Avenu`suyla karşılaştırıldığında daha ucuz.

TVERSKAYA CADDESİ / MOSKOVA
Gözde Yeri: Manege Meydanı`ndan Mayakovskaya metro istasyonuna kadar olan bölge
Kira: Metrekaresi 5 bin 430 dolar
Piyasa Durumu: Tverskaya Caddesi Moskova`nın sayıları hızla artan zenginlerinin rublelerine gözünü diken Escada ve italyan ayakkabıcı Vicini gibi markaları cezbetmeyi başardı. Kiralar yüzde 10-15 oranlarında artış kaydetti.

CHUO CADDESİ/ TOKYO
Gözde Yeri: Chuo ve Marronnier`nin kesişme noktası
Kira: Metrekaresi 6 bin 740 dolar
Piyasa Durumu: Ginza bölgesine bir zamanlar büyük mağazalar damgasını vururken, Japonların beğenileri kişisel mağazalara yöneldiğinden Chuo`daki kiralar son beş yılda rekor kırdı. Kiralama faaliyetleri yavaşladıysa da perakendeciler hala dünyadaki lüks ürünlerin yüzde 40`ını oluşturan bir pazarda varlıklarını pekiştirme çabasında...

Kaynak: http://www.1insaat.com/g/century21_proje

6 Eylül 2008 Cumartesi

Kuşadası'na 10 dev firma talip oldu

Proje çerçevesinde yapılacak 25 milyon dolarlık kongre merkezi için yarış başladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın büyük destek verdiği ve Kuşadası'nın turizmde kaderini değiştirecek 100 milyon dolarlık Kongre Vadisi'nin ilk etabı olarak ihale edilen 12 bin kişilik kongre merkezi, inşaat devlerinin kapışmasına sahne oldu.

Kuşadası - Adagöl çevresindeki 1 milyon 200 bin metrekarelik alana yapılacak, 1500 kişilik otel, sosyal tesisler ve Safari Park'ın bulunacağı Kongre Vadisi'ndeki yatırımlardan ilki olan kongre merkezine, 10 dev firma teklif vererek yapımına talip oldu. Yaklaşık 25 milyon dolara mal olacak 12 bin kişilik kongre merkezinin geçtiğimiz haftasonu gerçekleşen ihalesine, MNG Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nafiz Günal'a ait Günal İnşaat, Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk'e ait Doğuş İnşaat, Tepe Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Atalar'ın sahibi olduğu Tepe İnşaat'ın yanı sıra Mustafa Göçen'e ait Göçay İnşaat, Kemal Ayyıldızlar'a ait Ayyıldızlar İnşaat, Nihat Uludoğan'a ait Ulka İnşaat ile Osman Çelik'e ait Aks İnşaat, Özer Kutlu Ünal'ın sahibi olduğu Ünal İnşat, Naci Topsakal'ın sorumlu olduğu Enda-Bahadır Konsorsiyumu ve Mehmet Raif Yalgı'nın sahibi olduğu Yeni Teknik Yapı firmaları katıldı. İhalenin 10 gün içinde sonuçlanacağını belirten Kongre Vadisi'nin yaratıcısı 70 ortaklı KOMER A.Ş'nin Başkan Vekili Şinasi Hurda, kongre merkezinin temelini ise, 28 Nisan'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Aydınlı Turizm Bakanı Atila Koç'a attırmak istediklerini söyledi.

5 yıldızlı otel
İhale edilen kongre merkezinin yanı sıra 100 milyon dolarlık kongre vadisine, 1500 kişilik 5 yıldızlı bir otel, "Civilarium" adı verilen alışveriş mekanlarının bulunduğu sosyal tesisler, amfitiyatro, üst düzey konuklar için 400 adet Efes Yamaç Evleri'nin benzeri villa, safari park ve iskele inşa edilecek.

Vadinin ikinci etap yatırımı olan 25 milyon dolarlık Civilarium'un bu yıl sonbaharda ihale edilmesi planlanırken 2007 ortalarında hizmete açılacak. 25 milyon dolara mal olacak 1500 kişilik 5 yıldızlı otel ise gelecek yıl ihale edilirken 2008 sonunda faaliyete geçecek.

25 milyon dolarlık 4'üncü ve son etap olan 40 adet Efes Yamaç Evleri benzeri villa, Safari Park, amfitiyatro ve iskele ise 2 yıl içinde ihale edilecek. Tamamı 100 milyon dolarlık yatırımın 50 milyon dolarlık yarısı, şirket ortaklarının öz kaynaklarıyla karşılanırken diğer yarısı dış kredi ile temin edilecek.

Geçen hafta sonu Tusan Otel'de bulunan KOMER A.Ş Merkezi'ne ve İstanbul'daki Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Merkezi'ne 10 firma tarafından teslim edilen 25 milyon dolarlık dev yatırımın teklif dosyaları, Aydın Bayındırlık İl Müdürlüğü Yetkilisi, şartnameyi hazırlayan firma görevlisi ve Kongre Vadisi Koordinatör Mimarı tarafından değerlendirilecek. Daha sonra verilen teklifler, Aydın Valisi Mustafa Malay'ın Başkanı olduğu 9 kişilik Komer A.Ş Yönetimi'ne sunulacak ve kazanan firma 10 gün içinde belirlenecek.

Kimler katıldı?
MNG Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nafiz Günal'a ait Günal İnşaat, Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk'e ait Doğuş İnşaat, Tepe Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Atalar'ın sahibi olduğu Tepe İnşaat'ın yanı sıra Mustafa Göçen'e ait Göçay İnşaat, Kemal Ayyıldızlar'a ait Ayyıldızlar İnşaat, Nihat Uludoğan'a ait Ulka İnşaat ile Osman Çelik'e ait Aks İnşaat, Özer Kutlu Ünal'ın sahibi olduğu Ünal İnşaat, Naci Topsakal'ın sorumlu olduğu Enda-Bahadır Konsorsiyumu ve Mehmet Raif Yalgı'nın sahibi olduğu Yeni Teknik Yapı.

Avrupa'nın en büyüğüİnşa edilecek kongre merkezi 12 bin kişi kapasiteli olacak.

İhaleyi kazanan firma, 29 Nisan'da temeli Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından atılacak 45 bin metrekare kapalı alana sahip 2 katlı bir kongre merkezi inşa edecek.

Toplam kapasitesi 12 bin kişi olan kongre merkezinin 3 bin 500 kişilik dev bir ana salonu ve 8 bin 500 kişilik 6 bağımsız salonu ile çeşitli toplantı ve komite odaları bulunacak. Ayrıca Avrupa'nın en büyük kongre merkezine 2 cep sineması, 3 restoran, pastane, sağlık merkezi ve basın büroları inşa edilecek. Kongre merkezi, Kuşadası'nın turizm patlaması yapmasını sağlayacak.

3 dönem mimarisi Alışveriş mekanları ve sosyal tesislerin bulunacağı vadinin en önemli yapılarından mini kent Civilarium, Roma, Osmanlı ve Bizans olmak üzere Anadolu'da yaşayan 3 dönemin mimari özelliklerini taşıyacak.

Aynı anda 2 bin kişinin yararlanabileceği dev yemek salonlarının bulunacağı Civilarium içinde Agora isimli alışveriş merkezi yer alırken konukların sıkılmaması için her türlü ayrıntıya yer verilecek. Sohbaharda ihale edilecek Civilarium, 2007'de faaliyete geçecek.

100 milyon dolarlık yatırımın gerçekleştirileceği Kongre Vadisi'ne Efes Antik Kenti'ndeki tarihi yamaç evlerinin benzeri olan 40 adet villa yapılacak. Kendine ait iç avluları bulunan villalarda kongreler için gelen üst düzey panelistler konaklayacak. Ayrıca Efes Antik Tiyatrosu'nun bir benzeri de vadi içine inşa edilecek. Efes'e kısa bir mesafede, antik tiyatroyu ve yamaç evlerini, günümüz mimarisine ait doğal yapısıyla yaşama imkanı elde edilecek.

Kongre Vadisi'ne yapılacak yatırımların orta kısmında kalan ve Pigale Antik Kenti'nin bulunduğu Adagöl, KOMERN yönetimi tarafından derinleştirildi.

Mini Disneyland
Adagöl'ün içinde Kadırga adı verilen teknelerin dolaşacağını belirten Kongre Vadisi uygulayıcı mimarı Uğur Onur, bu teknelerin bağlanacağı bir de iskele yapılacağını kaydetti. Vadiye gelen konuklar, Adagöl'de teknelerle gezerek stres atacak.

Kongre Vadisi'nin 5 yıldızlı otel ve Civilarium adlı sosyal tesisinin ardından son etap yatırımlarından birisi de raylı sistemle gezilebilecek 500 bin metrekareye sahip Safari Park olacak. Macera Kapısı, Cennet Kapısı ve Sihirli kapı denen 3 kapıdan girilecek parkta, hayvanlar serbest olarak dolaşma imkanı bulacak. Yatırımcılar vadiye yapılacak Safari Park'ı, "Türkiye'nin mini Disneyland'ı" olarak adlandırıyor.

Türkiye'de turizmin merkezlerinden biri olan Kuşadası'na kurulacak Kongre Vadisi, konuklarına hem iş, hem de tatil imkanı yaratacak. Konuklar, düzenlenen kongrelere aileleriyle birlikte de gelme imkanına sahip olacak.

Ada'yı tercih edecekler
Aydın Valisi ve KOMER A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Malay, "Şu anda kuruluşlar kongreler için İstanbul ve Antalya'yı tercih ediyor. Ancak yapacağımız muhteşem vadi sayesinde pek çok kongreye ev sahipliği yapacağız. Artık dünyanın sayılı kongrelerinin Kuşadası'nda yapılacağından eminiz. En kısa zamanda hayata geçmesi için elimizden gelen tüm çabayı ortaya koyacağız. Hem devlet, hem de turizmcilerin bu yatırımı hayata geçirmek için özverili şekilde çalışması Kuşadası'nı yürüklendiriyor."

Teklif veren firmalar ne diyor?
Oğuz Sarp (Ulka İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi):"Kongre Vadisi'ni yakından takip eden bir kuruluşuz ve devlet ile turizmcilerin işbirliğini takdirle izliyoruz. Tasarımı çok etkileyici ve Kuşadası'na gerçekten çok yakışacak. Biz 1986 yılında kurulmuş bir firma olarak bugüne kadar pek çok okul ve yurt inşa ettik. Mimari ve proje detaylarına çok önem vermemizle tanınırız. Son olarak Başbakan Erdoğan tarafından açılan Anadolu Grubu'na ait John Hopkins Hastanesi'ni yaptık. Bu nedenle şanslı olduğumuzu düşünüyorum."

Nezih Mataracı (AKS İnşaat Yetkilisi):
"Firmamız şu an zaten Kuşadası-Selçuk duble yolu inşaatını yapıyor. Daha önce Bandırma Susurluk Yolu'nu ve Düzce ile Bolu'da deprem konutlarını inşa ettik. Karadeniz Bölgesi'nde de önemli yapılara imza attık. İlk kongre inşaatı deneyimimiz olmasına rağmen çok iddialıyız. Kaliteli yapılar geride bıraktığımız için kendimize güveniyoruz."

İhsan Ayyıldızlar (Ayyıldızlar İnşaat Başkan Vekili):
"Biz daha önce 10 bin kişi kapasiteli olan DenizliKongre Merkezi inşaatını da yaptık. Yani 18 yılık bir firma olarak kongre merkezi konusunda tecrübe sahibiyiz. Şu anda Kuşadası'nda devam eden 700 konut inşaatımız var. Bu ihale konusunda da iddalıyız ve bugüne kadar yaptığımız inşaatlar da ortadadır. Son olarak Gebze'de yaptığımız Tübitak binası, Avrupa'nın en akıllı 4'üncü yapısı seçildi."

Yeni Asır - İlker Çoban

ARSADA YATIRIM TÜYOLARI

Doğru zamanda doğru yerde gayrimenkule yatırım yapmak orta ve uzun vadede yatırımcılara çok büyük getiri sağlayabilir. Emlak yatırımlarından en yüksek kazancı sağlayacak olan arsadır. Fakat arsaya yatırım yapmanın da altın kuralları vardır. Bu kurallara dikkat ettiğiniz sürece orta ve uzun vadede mutlaka kazanırsınız. İşte 16 altın kural:
1- Büyük inşaat şirketlerine komşu olun: Büyük inşaat şirketlerinin arsa satın aldığı bölgelerde arsa fiyatları prim yapar. Bu şirketler prestijli projeleri hayata geçirir.
2- Planlı kentleşme olan bölgeleri tercih edin: Planlı kentleşmenin yapıldığı bölgelerde, kaliteli ve üst gelir gruplarına hitap eden projeler gerçekleştirilir. Planlı kentleşen bölgelerde arsa fiyatları daha çabuk yükselir.
3- Göç alan bölgeler çok kazandırır: Kentlere göç edenlerin yerleştiği bölgelerde yeni yapılaşmaya gidilir. Kentlerin göç edenlerin yerleştiği bölgelerinde arsa fiyatları yükseliş eğilimindedir.
4- Gelir seviyesi yüksek kesime komşu olun: Potansiyel olarak üst gelir grubunun tercih edebileceği bölgelerde arsa satın almak, ilerde büyük kazançlar sağlayabilir. Bu kesimin tercih edebileceği bölgelerde arsa fiyatları yükseliş eğiliminde olur.
5- Teşvik, arsa fiyatlarını yükseltir: Bir kente yatırımlar artarsa arsalar da bundan payını alır. Teşvik kapsamındaki illere yatırım için sıcak para gireceğinden bu eninde sonunda arsa fiyatlarına yansır. Fiyatlarda yükseliş öncelikli olarak sanayi imarlı arsalarda başlar.
6- Hızlı büyüyen kentlerden arsa alın: Hızlı büyüyen kentlerde konut ve ticari bina yapımı için arsaya olan talep artar. Talep de fiyatları yükseltir.
7- Faizlerdeki düşüş arsa fiyatlarını yükseltir: Enflasyon ve faizdeki düşüşler, emlak fiyatlarını yükseltir.
8- Ulaşım projeleri değeri artırır: Bir bölgedeki emlak fiyatlarının yükselmesi o bölgeye yapılacak yol ve ulaşım projeleri ile doğru orantılıdır.
9- Ana caddeleri tercih edin: İmara yeni açılan bölgelerde ana cadde üzerindeki arsaların fiyatı, arka taraflara göre daha kısa sürede ve daha hızlı artar.
10- Resmi kurumlara yakın olsun: Eğer gelişmekte olan bir bölgede arsa alıyorsanız, imar planını detaylı olarak inceleyin. Mutlaka hastane, okul, belediye, kaymakamlık, valilik gibi resmi dairelerin yakınında olan arsaları tercih edin.
11- Cephesi geniş olsun: Bir arsanın, ana caddeye olan cephesinin genişliği gelecekte değerinin daha da artmasını kolaşlaştırır.
12- Çevresindeki yolları önemseyin: Bir arsanın etrafı yollarla çevreleniyorsa bu arsanın değeri de artar.
13- Yaya geçitlerini tercih edin: Alacağınız arsanın ilerde yaya geçiti yapılabilecek noktalarda olmasına özen gösterin.
14- Endüstri tesislerine dikkat edin: Özellikle konut yapmak veya müteahhite vermek için satın aldığınız arsaların endüstri tesislerine yakın olmamasına özen gösterin.
15 - Ormana yakın olmayın: Ormana komşu arsaları satmak zordur. Türkiye'de ormanla ilgili politikalar hükümetlere göre değişiklik gösterebilir.
16- Kriz dönemlerini fırsat bilin: Arsa satın alırken kriz dönemlerini fırsat bilin.

Kaynak: http://akmuhendislik.com/arsa_tuyo.asp

AK MÜHENDİSLİK ve İNŞAAT Ltd. Şti.

AK MÜHENDİSLİK ve İNŞAAT Ltd. Şti.

Foreign investors shun Turkey

Foreign investors planned large investment projects in Turkey but the recent political and economic tensions in the country urged the investors to shift its focus to European Union countries, the Middle East and Russia. The current political and economic climate in Turkey has shaken the confidence of the investors who now plans to exit the Turkish real estate market, Zaman reported. Jan de Kreij, CEO of Dubai-based Majid Al Futtaim Properties at a conference organised by the Association of Real Estate Investment Companies (GYODER) declared that the company has stopped further investments in Turkey.

16 June 2008 - Issue : 786
http://www.neurope.eu/articles/87784.php

5 Eylül 2008 Cuma

Emlak Vergisi'nde yeni metrekare maliyeti belirlendi

Emlak Vergisi'ne esas olmak üzere 2009 yılında uygulanacak 'bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri' tespit edildi.

Resmî Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren tebliğe göre, çelik karkas binalarda metrekare başına ortalama maliyet 1.151,24 YTL, betonarme karkas binalarda 701,36 yeni lira olacak. Gecekondu tarzı binaların ortalama metrekare maliyet bedeli de 3. sınıf inşaatlarda 69,48 Yeni Türk Lirası olarak uygulanacak.

Tarih: 24-08-08, Kaynak: Zaman

Teknokent'te İmzalar Atılıyor

İzmir'e teknoloji ağırlıklı yabancı yatırım çekmek için atağa geçen Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, teknokent projesi için Fransız C.I.COM'u yatırıma ikna etti. Proje, 4 milyar dolarlık bir yatırımla yapılacak. C.I.COM, dünyada 27 teknoloji geliştirme bölgesine sahip. C.I.COM ayrıca, Avrupa'nın en büyük teknoloji üslerinden Fransa'nın Nice kentindeki Sophia Antipolis'in kurucusu da.

Engel kalmadı

İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi A.Ş. ile C.I.OM teknokent yatırımı için 10 Eylül'de Urla'da önsözleşme imzalayacak. Bu imzayla C.I.COM'un, Urla'da üs kullanım hakkı İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi'ne (İZTEKGEB) ait olan, 2 milyon 183 bin metrekarelik arazide dev bir teknoloji kenti kurması için çalışmalara başlanmasının önünde bir engel kalmayacak. Urla'daki yatırım için C.I.COM'un yüzde 75, EGİAD'ın yüzde 25 hisseye sahip olacağı bir şirket kurulacak. EGİAD'a ayrılacak yüzde 25'lik hisse içinde Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı Şinasi Ertan'ın yaptığı Tepekule Holding ve Atay Holding de yer alacak.

Cazibe alanı

Ortaklar arasında, EBSO Meclis Başkanı Ender Yorgancılar ve Alphan Manas gibi kentin önde gelen işadamları da yer alacak. Ege Genç İşadamları Derneği Başkanı Cemal Elmasoğlu, "İmzaların atılıp, şirketin faaliyete geçmesinin ardından bölgedeki ilk binalar 2009'un Aralık ayında yükselmiş olacak. İYTE Kampüsü ile Çeşme'yi birleştiren bu proje ile içinde havaalanı, limanı olan yeni bir cazibe alanı oluşturulacak" dedi. Elmasoğlu, yüzde 25'lik payları için İzmir'den başka isimleri de ortak olarak alacaklarını, bu konudaki görüşmelerin sürdüğünü dile getirdi.

20 bin kişiye iş

Hazırlanan projeye göre C.I.COM, Urla'da İYTE'deki mevcut Teknoloji Geliştirme Bölgesi içinde yer alan 2 milyon 183 bin metrekarelik arazide bir teknoloji kenti kuracak. Ulusal ve uluslararası firmalar, bu kente açacakları Ar-Ge merkezleriyle yeni ürünler geliştirecek. Sözkonusu projeyle teknoloji kenti için yapılan toplam yatırım miktarının 4 milyar doları bulması hedeflenirken, 20 bin kişiye de istihdam sağlanacak. Teknoloji geliştirme bölgesinde teknoparkın yanı sıra otel, restoran ve kafeler ile spor alanları gibi sosyal tesisler de bulunacak.C.I.COM'la yaptıkları görüşmelerin 14 ay sonunda imza aşamasına geldiğini kaydeden EGİAD Başkanı Cemal Elmasoğlu, İzmir'i bilişim merkezi yapma düşüncesiyle geçtiğimiz yıl gerçekleştirdikleri arama konferansının ardından ilk teklifin onlardan geldiğini söyledi.
Elmasoğlu, "Dernek olarak genç nesilleri bir arada tutabilmek ve beyin göçünü engelleyebilmek için çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Yayınladığımız Sanayileşme Stratejisi'nde de ortaya koyduğumuz gibi bölgemizin dünyaya açılan kenti İzmir'i iletişim ve bilişimle anılır hale getirmek istiyoruz. 10 Eylül'de atılacak imzaların ardından 2 milyon 183 bin metrekarelik alanın üs kullanım hakkına 49 yıllığına sahip olan İZTEKGEB, bu hakkı C.I.COM devredecek" diye konuştu. İYTE Rektörü Prof. Dr. Zafer İlken de sözkonusu yatırımla ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek detaylı açıklamaları daha sonra yapacaklarını söyledi. İlken, "10 Eylül'de teknoloji geliştirme bölgesinin üs kullanım hakkı ile igili imzaların atılmasının ardından çalışmalar başlayacak" diye konuştu.


Haber: Yeni Asır Gazetesi 04.09.2008

Otele Arsa, Limana Kıyı Yok, Yatırımlar Duvara Çarpıyor

Ege'de her taraf duvar
Arkas'ın öncülüğünde, Hüsnü Özyeğin'e ait Fina Holding'in ve Batıçim'in de aralarında bulunduğu 146 İzmirli sanayi şirketi ve işadamıyla beraber Tepekule Holding'i kurduklarını belirten Ertan, 250 milyon dolar özsermaye taahhüdü olan şirketin yatırım için beklediğini söyledi. Ertan, şöyle devam etti: "İzmir'in, belki de Türkiye'nin en büyük şirketlerinden biri olacak Tepekule'nin altında şirketler kurmayı planlıyoruz. İlk adımı 2 yıl önce Alsancak Liman Hizmetleri AŞ'yi kurup Alsancak Limanı'nın ihalesine katılarak attık. Ancak aklımızdan geçen miktarın çok üstünde para vermemize rağmen, ihalede üçüncü olabildik. Ege kıyılarında liman kurmak için arayışlarımız devam ediyor. Limana uygun çok güzel yerler var, izin sorunu yaşanıyor. Milyarlarca dolar yatırım yapmak istiyoruz ama her taraf duvar."

Gözler otoyol ve elektrik dağıtım ihalelerinde

Tepekule Holding olarak İzmir'i Ankara ve İstanbul'a bağlayacak otoyolların yapımına talip olabileceklerini, İzmir ve Manisa elektrik dağıtım ihalelerine girebileceklerini ifade eden Ertan, hayal kırıklığına uğramamak için dikkatli davrandıklarını vurguladı.
Ege'nin potansiyelinin Türkiye'nin milli geliri kadar değer yaratacak büyüklükte olduğunu savunan Ertan, "Ama biz bu engin potansiyelden yeterince yararlanamıyoruz. İzmir ihmal edildi. Altyapı yatırımları yapılmadı. 1.5 yıl geçmesine rağmen Alsancak Limanı ihalesine onay verilmedi. İşler böyle yürümemeli. Bana göre İzmir'in şu anki durumundan 2-3 kat daha büyük olması gerekiyor" diye konuştu.

Hüsnü Özyeğin'le hayallerimiz yarım kaldı

Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin'in, Alsancak Limanı için oluşturdukları konsorsiyumda Fina Holding aracılığıyla yer aldığını dile getiren sanayici Şinasi Ertan, "Hüsnü Bey'in hissesini şu anda pek büyütmek gayretinde olmadığını görüyorum. Çünkü uluslararası bir firma, kendisi uluslararası bir ad. Çok büyük işlere giriyor. Enerjiye de belki girecek. Benim de eski dostum. Onu yanımıza alırken çok büyük hayallerimiz vardı. Maalesef şimdilik yarım kaldı" dedi.
Haber: Referans Gazetesi (02.09.2008)

3 Eylül 2008 Çarşamba

The House of 1000 Mirrors

Long ago in a small, far away village, there was a place known as the House of 1000 Mirrors. A small, happy little dog learned of this place and decided to visit. When he arrived, he bounced happily up the stairs to the doorway of the house. He looked through the doorway with his ears lifted high and his tail wagging as fast as it could. To his great surprise, he found himself staring at 1000 other happy little dogs with their tails wagging just as fast as his. He smiled a great smile, and was answered with 1000 great smiles just as warm and friendly. As he left the house, he thought to himself, "This is a wonderful place. I will come back and visit it often."
In this same village, another little dog, who was not quite as happy as the first one, decided to visit the house. He slowly climbed the stairs and hung his head low as he looked into the door. When he saw the 1000 unfriendly looking dogs staring back at him, he growled at them and was horrified to see 1000 little dogs growling back at him. As he left, he thought to himself, "That is a horrible place, and I will never go back there again."
All the faces in the world are mirrors. What kind of reflections do you see in the faces of the people you meet?
Japanese Folktale


[san.francisco.jobs.com] The House of 1000 Mirrors

Sivri sinek kimi ısırır?

Florida üniversitesi' nde uzman Dr. Jerry Butler, "10 kişiden birinin diğerlerine göre sivrisinekleri daha çok çektiğini" belirtiyor. Sivrisineklerde dişiler insanları ısırır, erkek sinekler ısırmaz. Dişi sivrisinekler, yumurtalarının gelişmesi için insan kanına ihtiyaç duyar. Sivrisineklerin daha çok kilolu, iyi beslenmiş insanları ısırdığına dair veri henüz bulunamadı.
Dr. Joe Conlon, "insanların büyüklükleri ya da kokuları sivrisinekleri yönlendirebilir" diye belirtti. Yapılan 400 civarındaki farklı inceleme oldukça zahmetli oldu, katılanların çoğu ilk başta kaşınmaya başladı. Genetik yapı gereği insanların yüzde 85'i sinek ısırıklarından kolay etkileniyor. Vücut kimyamızda, cilt yüzeyinde sineklerin dikkatine çeken elementler bulundu.
Cilt yüzeyindeki vücut kimyasalları önemli Sivrisinekler, cilt yüzeyinizde steroid ya da kolesterolün yüksek olduğu yüzeye sahip insanlara saldırılar.. Tabi ki bu tüm sineklerin üşüştüğü insanların kolesterollerinin yüksek olduğunu göstermez. Sivrisinekler ayrıca, ürik asit gibi bazı asitlerin yüksek olduğu kişilere de gelir.
Hamileleri daha çok ısırıyor Sineklerin saldırma süreci ciltle temas etmeden önce başlar. Sivrisinekler hedefe ulaşmadan 50 metre önce koku alabilir. Uzun süre önce ya da yeni dışarı verilen ortamdaki karbondioksit sinekleri çeker. Büyük insanlar çocuklara göre çok daha fazla karbondioksit verir. Bu nedenle sinekler çocuklardan daha çok yetişkinleri ısırır. Hamile kadınlar da daha fazla karbondioksit verdikleri, daha hareketli oldukları ve vücut ısıları yüksek olduğu için sivrisinekleri çeker. Eğer bahçeye çıktığınızda sivrisinekler sizi ısırıyorsa, bunun nedeni karbondioksit, hareketleriniz ve yaydığınız ısıdır.
Sivrisinekler nerelere gizlenir? Sadece vücut kimyanız sivrisineklerin size saldırmasına neden olmaz, nerede olduğunuz da önemlidir. Sivrisineklerin en yoğun olduğu yerler kıyılar veya sahillerdir. Kıyılardan uzakta olmanız güvende olduğunuz anlamına gelmez, sivrisinekler bir yemek için 40 mil uçabilirler. Herhangi bir su kaynağı onların üremesi için potansiyeldir, özellikle durgun suları tercih ederler. Eğer böyle bir çevrede oturuyorsanız sivrisineklerin ürememesi için ilaçlama yapmanız ya da bu tür yararsız su kaynaklarını kurutmanız gerekir. Sivrisinekler çölde bir su kenarında aktif olabilirler ancak Alaska gibi soğuk bölgelerde yaşayamazlar. Sivrisinekler 175 milyon yıldır dünyamızda varlar ve tamamen ortadan kalkacak gibi görünmüyorlar. Günümüzde satılan sineksavar ilaçlar ve diğer ürünlerle sizi ısırmasını en aza indirebilirsiniz ancak kutuların üzerinde belirtilen kullanma talimatlarına mutlaka uymayı ihmal etmeyin.

29 Ağustos 2008 Cuma

Emlak piyasası borsa gibidir

Her zaman söylenir ‘emlak piyasası borsa gibidir’ diye. Onun kadar hızlı olmasa da bazen inişler bazen de çıkışlar gösterir. Piyasa, son 2 yıldır düşüş olmasa bile ciddi bir durgunluk içinde ve fiyatlarda gerilemeler yaşanıyor.
2005 yılındaki furyaya kendini kaptırıp konut alan çevremdeki kişiler ‘Şimdi ne olacak?’ diye soruyorlar. O dönemde çok hızla yükselen fiyatlardan konut alanlar bu artışların hep böyle olacağını düşündü. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı!
Türkiye’de alım gücünün yetersizliği nedeniyle konut ihtiyacı bir türlü talebe dönüşemezken, dünyada yaşanan mortgage dalgasının da etkisiyle piyasa beklentileri karşılayamadı. Özellikle yatırım amaçlı konut alanlar büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. Yeni konut alınmasına rağmen fiyatlar beklenildiği kadar artmadı. Kira fiyatları geçen yıllara göre büyük düşüşler yaşadı. Bu gelişmelerle birlikte faizlerin yükselmesi konut yatırımcılarının mevduata yönelmesine neden oldu.
Piyasadaki genel görüş yaşanan bu daralmanın taşların yerine oturması bakımından önem taşıdığı yönünde. Yani 2005 yılında istikrarsız ve aşırı bir büyüme gösteren emlak piyasası gerçek seviyesine geliyor. Fiyatlar olması gereken noktalara oturuyor. Piyasanın çok hızlı bir büyüme göstermesi yerine yavaş ama sürekli bir büyüme kaydetmesi bekleniyor. Geldiğimiz noktada gerçekten de çok uygun fiyatlardan ve çok uygun koşullarda konutlar alınabiliyor.
Piyasa olması gereken seviyeye geliyor ama kimse bu istikrarlı gidişatın sürekliliğinin garantisini veremiyor. Standartların ve kurumsallaşmanın yetersiz kaldığı, yanlış yetkilendirilmiş kurumların varlığı nedeniyle emlak piyasası müdahale edilemez bir konumda bulunuyor. Her durumdan bir fırsat kollayan bir millet olarak piyasayı kendi akışkanlığına bırakmıyoruz bit türlü. Ramazan arifesinde gıda fiyatları yüzde bilmem ne kadar arttı! Peki, neden arttı? Çünkü Ramazan ayı geldi. Hoş geldi, sefalar getirdi de fiyatlar neden böyle oldu anlamakta güçlük çekiyorum. 3 YTL’lik hurmayı 10 YTL’ye satarsan kimse hurma yemez. Sonra o hurmaları çöpe atarsın.
Konutta da durum farklı değil aslında. Kısa bir süre sonra okullar açılacak ve üniversite öğrencileri konut aramaya başlayacak. Bu çok yaşamsal durum piyasada talebin artması olarak değerlendirilecek ve fiyatlara yansıtılmaya çalışılacak. Yani 750 YTL’lik kiralık konut için 1000 YTL istenecek. Sonra konutlar kiraya verilemeyecek ‘piyasa kötü’ denilecek.
‘Nasıl olsa banka kredisiyle herkes konut alıyor’ deyip fiyatlarını arttıranlar şimdi kredi faizlerinin tekrar düşmesini bekliyor. Zaten faizlere fazladan onbinlerce YTL ödeyen vatandaş bir de müteahhit zamlarıyla uğraştı.
Şu aralar konut alan çoğu kişi maalesef ‘acaba kazıklandım mı?’ diye düşünüyor. Çünkü konutları aldıkları fiyatlardan satamıyorlar. Aldıktan sonra fiyatlar artarsa kendilerini iyi hissediyorlar ama bugün olduğu gibi gerilemeler yaşanırsa kötü hissediyorlar. Başta da söylediğim gibi konut piyasası borsa gibi bir inip bir çıkabilir…

Tarih: 27-08-08, Kaynak: Milliyet

27 Ağustos 2008 Çarşamba

Hayat Kurtaran Duvar Türkiye'de


İstanbul’da büyük bir deprem olacağı beklentisi her geçen gün artarken, Alman firma Lirefa, tehlike anında duvarın dağılmasını önleyici ve yıkılmasını geciktirici deprem duvar sistemini dünyada ilk kez Türkiye’ye getirme kararı aldı. 1999 yılından 2005 yılına kadar yapılan çalışmalar neticesinde geliştirilen Lirefa Deprem Duvar Sistemi (DDS), İTÜ’de yapılan testlerde de önemli başarı elde etti.
Türkiye nüfusunun yüzde 70’i 1. ve 2. derece deprem bölgesinde bulunuyor. Birinci derece deprem bölgesinde bulunan İstanbul’da beklenen deprem ve bu depremin büyüklüğüne dair söylentiler ise artmaya başladı. Alman firma Lirefa ise 1999-2005 yılları arasında geliştirdiği Lirefa DDS’yi ilk kez Türkiye’ye ihraç etme kararı aldı. Lirefa DDS, tehlike anında duvarın dağılmasını önlüyor ve duvarın yıkılmasını geciktiriyor.
Lirefa DDS, Almanya’da Karlsruhe Üniversitesi’nde yapılan testlerde önemli başarı elde ederken, Lirefa’nın Türkiye distribütörü ve temsilcisi olan Global MT. firması da aynı testleri İTÜ Yapı ve Deprem Mühendisliği laboratuarında yaptırarak başarılı sonuçlar aldı.
Almanya’da Ulrich Nürnberger tarafından 2003 yılında bulunan Lirefa DDS’de kullanılan cam elyafından üretilmiş özel doku, başlarda köprü, otoyol viyadükleri güçlendirilmesi gibi amaçlarda kullanılmıştı. Sistem, 2005-2007 arasında ise zenginleştirildi.
Lirefa DDS’deki cam lif içeren dokuma kumaşı yüksek dayanım özelliği ve esnekliği ile duvarların dağılmasını engelliyor. Japon-Alman teknolojisi ile geliştirilen kumaşın lif hammaddeleri temiz ve alev almıyor.
Lirefa DDS, duvar kağıdı kadar kolay ve hızlı bir şekilde duvara uygulanıyor. Temiz, kokusuz ve hızlı kuruyan özelliği sayesinde Lirefa birkaç saat içinde uygulanabiliyor.


26 Ağustos 2008 Salı

Gayrimenkulde barter: Ticari gayrimenkul satışında yeni devir başladı!

Yanlış yapılan yatırımlar, ekonomide meydana gelen olumsuz gelişmeler ve genellikle aile şirketi özelliğindeki küçük ölçekli firmaların çok ortaklı büyük firmaların sayısından fazla olması atıl kapasite ve yatırımları arttıran en önemli nedenlerin başında geliyor..

Sanayileşme çabasında bir ülke olmaya çalışan Türkiye’de bu durum ciddi sıkıntılara sebep oluyor. Atıl durumdaki fabrikalarını satamayan ve/veya bankalardan gerekli kredileri alamayan firmalar, bu yüzden girdikleri darboğazdan çıkamıyor. Şu anda Türkiye’de tekrar sanayi hayatına kazandırılabilecekleri gibi, farklı şekillerde de kullanılarak değerlendirilebilecek yüzlerce atıl durumda fabrika bulunuyor.
Türk Barter, firmaları bu sorundan kurtarmak için Türkiye’de ilk defa uygulanacak olan barter sistemi ile ticari gayrimenkul satışını gerçekleştiriyor. Barter sistemi ile, atıl durumdaki fabrikalar pazarlanarak tekrar sanayiye kazandırılıyor. Bu sistem ile firmalar, atıl durumdaki fabrikalarını satarak hem girmiş oldukları dar boğazdan çıkıyor, hem de yeni yatırım alanlarına yönelebiliyor. Atıl durumdaki fabrikaları alan firmalar ise, hem ceplerinden nakit çıkarmadan bu ticari gayrimenkulleri alıyorlar hem de bu fabrikaları tekrar işler duruma getirirken, barter sistemine olan borçlarını üretecekleri mal ve hizmetler ile de yapabiliyor.
Türk Barter’ın, Türkiye’de ilk defa barter sistemi ile gerçekleştireceği ticari gayrimenkuller arasında ayakkabı fabrikası, sebze– meyve paketleme ve soğuk hava tesisleri ve kuluçka fabrikası bulunuyor. Toplam değerleri 20 milyon YTL’yi bulan fabrikalar Malatya, Sakarya ve Yozgat illerinde bulunuyor.
Türk Barter Başkan Yardımcısı Ahmet Bayar konu ile ilgili olarak; “ Ülkemizde şu anda pek çok nedenden dolayı atıl durumda olan ve ölü yatırım haline gelen fabrika bulunmakta. Bu fabrikalar, değerlendirilemedikleri için her geçen gün daha da zarar ediyor. Bunun sonucunda da atıl durumdaki fabrikalarını elden çıkaramayan firmalar büyük bir darboğaza giriyor. Veriler bizlere, bu fabrikaların tekrar sanayi hayatına kazandırılmaları ve ya farklı yatırım alanlarında değerlendirilmeleri durumunda ekonomimizde canlanma yaşanacağını gösteriyor. Bizde Türk Barter olarak, her sektöre çözüm olduğumuz gibi bu konuda da firmaların çözüm ortaklığını yapıyoruz. Barter sistemi ile ticari gayrımenkullerin satışını gerçekleştirerek, hem firmaların üstündeki yükü alıyoruz, hem de başka firmalara farklı yatırım kanalları sunuyoruz. Barter sistemimiz ile ölü durumdaki bu yatırımların tekrar ülke ekonomisine kazandırılmasını sağlıyoruz. Bu yüzden atıl kapasitede ticari gayrımenkulü olan tüm firmaları bizimle işbirliği yapmaya çağırıyoruz ” dedi.

Kaynak: Ela Deneçli, www.1insaat.com text: 33765

25 Ağustos 2008 Pazartesi

2009 Yılında Uygulanacak İnşaat Maliyetleri Belirlendi

Maliye ile Bayındırlık ve İskan Bakanlıkları, 2009 yılında uygulanacak inşaat maliyetlerini belirledi.
Maliye ile Bayındırlık ve İskan Bakanlıklarının, 2009 yılında uygulanacak inşaat maliyetlerine ilişkin Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre; 2008 yılında metrekare başına 96,64 YTL olan basit mesken betonarme karkas ortalama inşaat bedeli, 2009 yılı için 115,96 YTL'ye çıkarıldı. Aynı kategoride lüks inşaat ortalama maliyeti ise 584,46 YTL'den 701,36 YTL'ye yükseltildi.
Betonarme karkas için fabrika ve imalathane binalarında basit inşaat ortalama maliyeti 97,73 YTL'den 104,77 YTL'ye, birinci sınıf inşaatta ise 365 YTL'den 391,28 YTL'ye yükseltildi.
Kaynak: Anka

24 Ağustos 2008 Pazar

SOYAK - Mavişehir

 
Betonsan İzmir'deki arsasını 9.1 trilyon liraya Soyak'a sattı
Betonsan İzmir-Karşıyaka-Şemikler mevkiinde bulunan arsasının satışına ilişkin düzenlediği ihalşeyle arsayı KDV hariç 9 trilyon 111 milyar lira bedelle Soyak Toplu Konut AŞ'ye sattı. Soyak, topğlam bedelin 1 trilyon 111 milyar liralık bölümünü peşin, kalanı 24 ay eşit taksitlerle ödeyecek.

Soyak, İzmir'de 4 bin konut yapacak
Soyak İnşaat, İzmir'de 4 bin konut yapmayı planlıyor. İzmir'e Soyak kalitesini getireceklerini belirten Soyak Toplu Konut AŞ Genel Müdür Yardımcısı Aybars Kızılsencer, İzmir projeleri ile 2005 yılında 5 bin 600 konut ve 550 milyon dolar ciro hedefine ulaşmayı hedeflediklerini söyledi.

Crowne Plaza Oteli'nde düzenlenen toplantıda projelerini anlatan Kızılsencer, İstanbul'dan sonra ilk projelerini İzmir'de yapacaklarını belirtti. Kızılsencer, 2005 yılı yazında 4 bin konutun temellerini atmayı planladıklarını kaydetti. Mavişehir'de 200 bin metrekarelik alan üzerine Emlak Gayri Menkul Yatırım Ortaklığı ile gelir paylaşımı sistemine dayanan bir sözleşme imzaladıklarını ifade eden Kızılsencer, "Yaz aylarında temelini atacağımız konutları 12-18 ay içinde teslim edeceğiz. İzmirliler'in 60 ay vadeli konut almalarını sağlayacağız. Şu anda proje aşamasındayız. Fiyatlandırma belirlenmedi" dedi. İzmir-Çanakkale yolu üzerindeki kendilerine ait alanda da 2 bin konut projeleri olduğunu anlatan Kızılsencer, iki projeyi aynı anda başlatacaklarını vurguladı. Konutların 1+1, 2+1, 3+1, ve 4+1 olarak yapılacağını dile getiren Kızılsencer, sadece konut satmayacaklarını, İzmirliler'e güzel bir çevre ve yaşam alanı sunacaklarını ifade etti.
 
Soyak internetten daire sattı
RADİKAL - İSTANBUL - (Çrş 22 Hzr 2005) Soyak, bu yıl 5 bin 600 konut satışı ve 550 milyon dolarlık satış hacmi hedefliyor. Soyak'ın ilk bölümü geçen yıl satışa sunulan Olympiakent projesinin 1.500 konutu kapsayan üçüncü aşaması bugün satışa çıkacak. Soyak Olympiakent'te 58-60 metrekare büyüklüğündeki dairelerin peşin satış fiyatı 79 bin 410 YTL'den başlıyor.
 
İstanbul'da Atatürk Olimpiyat Stadı yakınında gerçekleştirilen Olympiakent projesi, üçüncü aşama ile birlikte 3.500 konuta ulaşacak. Soyak Yapı Genel Müdürü Emre Çamlıbel, geçen yıl 2 bin 500 daire satışı ve 250 milyon dolarlık satış hacmi gerçekleştirdiklerini belirtti.

İzmir projesi hazır
Çamlıbel, bu yıl ise 5 bin 600 konut satışı ve 550 milyon dolarlık satış hacmi hedeflediklerini açıkladı. 2004 yılında bir günde 1.000 daire, bir hafta sonu da internet üzerinden 204 daire satarak dünyada bir ilki gerçekleştirdiklerini anlatan Çamlıbel,, sadece görsellere bakılarak gerçekleştirilen satışı markalarının başarısı olarak gördüklerini vurguladı. İstanbul dışında da genişleyeceklerini belirten Çamlıbel, İzmir Mavişehir'de 2 bin konutluk projesinin inşaatına ve satışına yazın başlamayı planladıklarını açıkladı.

23 Ağustos 2008 Cumartesi

Deprem İzmir’i de Tehdit Ediyor

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Deniz Bilimleri Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Atilla Uluğ, İzmir ve çevresindeki fay hatlarının büyük depremler üretebileceğini, İzmir’deki fay hatlarının yalnızca küçük depremler üretir düşüncesinin yanlış olduğunu bildirdi.
Prof. Dr. Uluğ, burada yaptığı konuşmada, İzmir ve çevresinin, Türkiye’nin 1. derece deprem kuşağında bulunduğunu ve bölgede 10’un üzerinde diri fayın yer aldığını söyledi.İzmir ve çevresinde tarih boyunca depremler meydana geldiğini ve pek çok medeniyetin bu depremler sonucu yok olduğunu hatırlatan Uluğ, diri faylardan herhangi birisinin orta büyüklükte bir deprem üretmesi halinde kentte büyük hasarlar oluşacağını bildirdi.İzmir’de 10’un üzerindeki diri fay hattının geçmişte de 7-7.5 civarında depremler ürettiğini belirten Uluğ, ’’Bu fayların kısa olduğu, bu nedenle daha sık ve küçük depremler üretebildikleri doğru değil. Unutmayalım ki geçmişte bir yerde bir deprem olmuşsa, gelecekte de o yerde yeni bir deprem olabilir’’ dedi.İzmir ve çevresinde Karaburun-Gülbahçe, Seferihisar ve Zeytindağ-Yuntdağı fay hatlarının çok aktif oluğuna işaret eden Uluğ, yeni oluşumlar üzerindeki sahil kesimlerinin yerleşim açısından daha riskli, dağlık kesimlerin ise daha güvenli olduğunu kaydetti.Uluğ, Karaburun fayının 7 ve üzerinde deprem yaratabileceğini söylerken, "Bu fay, Midilli Adası’nın güneyinden başlayarak Karaburun Yarımadası’nın doğu sahilleri boyunca güneye doğru devam ediyor. Daha sonra Sığacık açıklarında tekrar deniz içinde Sisam Adası’nın kuzeyine kadar uzanıyor. Depremin büyüklüğünün fay uzunluğuyla orantılanması doğru değil. Fakat Karaburun fayı, büyük yıkıcı bir etki yaratabilir” dedi...
Kaynak: HaberX.Com

22 Ağustos 2008 Cuma

Chelsea'nin sahibi Abramoviç Çeşme'de 17 milyon dolara arsa satın aldı

Dünyanın en zengin 16'ncı adamı olan Rus Roman Abramoviç, geçen ay teknesiyle geldiği İzmir'in Çeşme ilçesinde hayran kaldığı Çiftlikköy'deki Kum Beach'i satın aldı. Roman Abramoviç'in, 160 dönümden oluşan araziye 17 milyon dolar verdiği açıklandı.

DHA - İZMİR- Forbes Dergisi tarafından dünyanın en çok para harcayan zengini ilan edilen, Sunday Times Zenginler Listesi'nde ise İngiltere'nin en zengin adamı olarak açıklanan, dünyanın en zengin 16'ncı ve Rusya'nın birinci zengini konumundaki Roman Abramoviç, geçen ay teknesiyle geldiği İzmir'in Çeşme İlçesi'nde hayran kaldığı Çiftlikköy'deki Kum Beach'i satın aldı. Tur Site olarak bilinen 250 ortaklı Kum Beach'in 160 dönümden oluşan arazisini 17 milyon dolara Abramoviç'in satın aldığını açıklayan Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu, geçen cuma günü tapu alım satım işlemlerinin tamamlandığını açıkladı.

Ev yapacak

Antalya Kundu Bölgesi'nde inşaatı devam eden beş yıldızlı bir oteli de satın alan Chelsea Futbol Kulübü'nün patronu Abramoviç'in, Çeşme Çiftliköy'de yeni sahibi olduğu Kum Beach'e ev yapacağını belirten Faik Tütüncüoğlu, şunları söyledi:

"Tapu işlemleri Roman Abramoviç'in sahibi olduğu şirket üzerine gerçekleşti. Turizm Bakanlığı tarafından Turizm Teşvik Yasası kapsamında yer alan Çeşme Çiftlikköy'de Abramoviç'in satın aldığı Kum Beach benzeri arazilerin, turizm tahsisine karşı Antalya Barosu'nun açtığı davada Danıştay 6'ncı Dairesi şubat ayı başında yürütmeyi durdurma kararı vermişti.

53 tahsis projesi tehlikede

Kararla birlikte Antalya, Çeşme ve Alaçatı'ndaki 53 tahsis projesi de tehlikeye girmişti. Turizm Bakanlığı, Danıştay'ın bu kararına itiraz etti. Danıştay, tahsisle ilgili hukuki düzenlemeyi Anayasa'ya aykırı bulduğu için ve iptali talebiyle de Anayasa Mahkemesi'ne intikal ettirdi. Anayasa Mahkemesi'nin kararına kadar Danıştay, konuyla ilgili esasa ilişkin karar almayacak. Anayasa Mahkemesi'nin karar vermesi için iki aylık süresi kaldı. Danıştay'ın da buna göre karar alması bekleniyor. Roman Abramoviç'in Çeşme'ye yatırım yapması oldukça sevindirici bir gelişmedir. Bir yıl içinde inşaata başlamak istediklerini belirtti." Dünyanın en zengin adamlarından biri olarak kabul edilen Roman Abramoviç geçen ay Grand Blue adlı süper lüks yatıyla Marmaris'ten İstanbul'a kadar yolculuk yapmıştı.

Ünlü işadamı bu gezi sırasında yatında görüntülenemezken özellikle Marmaris, Bodrum, Çeşme, Küçükkuyu, Erdek'de birer gün mola vermiş, amacının kendisine arazi beğenmek olduğu öne sürülmüştü. Bu gezinin hemen ardından Çeşme'deki satış bilgisinin ulaşması ünlü işadamının Türkiye'deki gayrimenkul yatırımları için harekete geçtiği yorumlarına neden oldu.

Dünyanın en zenginleri listesinde

Dünyanın en zenginleri listesinde yer alan Roman Abramoviç'in serveti inanılmaz boyutta. Şu anda dört yata sahip işadamının sipariş ettiği yatsa 160 metre boyuyla dünyanın en büyük yatı özelliğini taşıyor.

Yatların bakımı için yılda 23 milyon avro harcayan Abramoviç, 'The Bandit' adlı 30 kişilik yemek salonu, lavaboları altın kaplamalı mutfağı olan Boeing- 767 tipi jete de sahip. Bu değişikliklerle birlikte uçağın 300 milyon dolara mal olduğu belirtiliyor.

Ayrıca işadamanın bir Boeing 737 uçağıyla iki de helikopteri var. Başta Maybach limuzin olmak üzere hepsi zırhlı olan otomobil filosuna sahip olan Abramoviç, Londra'da, Eaton Meydanı'nda altı katlı bir evi 28 milyon sterline satın almıştı. Abramoviç'in İngiltere'nin batısındaki Sussex'te 450 dekarlık arazisi ve Moskova, Cote d'Azur, İspanya ve İsrail gibi ülkelerde çok sayıda mülkleri var. Abramoviç, 2005 yılında, Londra'da açık artırmayla satılan İtalya'nın Toskana bölgesinde bulunan,

850 gramlık trüf siyah mantarı 28 bin pounda satın almıştı.

Kaynak: Radikal - 11/09/2007

19 Ağustos 2008 Salı

ÇATILARDA BAHÇE KEYFİ

Gökdelenleriyle ünlü kent, New York'ta birkaç yıldan beri çatı katlarının terasları yemyeşil olmaya başladı. Tabii, bu kolay iş değil. Ama yeşil özlemiyle yanıp tutuşanlar, çatı katlarında bahçe keyfi yaşamak için uğraş veriyorlar.
Çatı katı teras bahçeleri artık bir sektör haline geldi. Bu işi yapan şirketler ise müşteri sıkıntısı çekmiyor. Peyzaj mühendisleri, botanik uzmanları, işte bu yüzden çok önemli hale geldi. New York'ta başlayan bu trend, Paris ve Tokyo'da da yükseliyor.





17 Ağustos 2008 Pazar

Gayrimenkul Alırken Dikkat Edilecek Hususlar

Arsa Alırken

Söz konusu arsanın imar durumunun uygunluğu, dikkat etmeniz gereken en önemli husus. Satıcının sözlü beyan değil, resmi imar durumu belgesini size göstermesi ya da bir fotokopisini vermesi gerekiyor. Tapu senedinde ada, pafta, parseli belirtilen arsanın size gösterilen arsaya tekabül edip etmediğini kontrol ettirmelisiniz. Arsanın bağlı bulunduğu tapu sicil müdürlüğüne giderek, tapu kütüğüne bakıp, arsanın satışı ile ilgili aleyhte şerh olup olmadığını da kontrol ettirmelisiniz. Alacağınız arsa hisseli arsa ise, alınan hissenin, hissedar olunan arsa üzerinde tespitini yapmak mümkün değildir. Parselasyonu yapılmışsa, kroki üzerinde noter tarafından tasdik edilmek suretiyle kime satıldığının belirlenmesi düşünülebilir. Arsa alırken yatırım düşünüldüğünden, uzman bir gayrimenkul profesyoneli ile çalışmakta çok büyük faydalar olacaktır. Aksi taktirde paranız boşa gidebilir.


Konut Alırken

Alınacak emlakın tapu kaydı mutlaka önceden kontrol edilmeli. Kat irtifakının kurulup kurulmadığına, iskanın, yani yapı kullanım izninin alınıp alınmadığına dikkat edin. Eğer alacağınız gayrimenkul inşa halinde ise müteahhidinin mali durumunu araştırın. Müteahhidin kat karşılığı yaptığı bir inşaattan gayrimenkul alıyorsanız, müteahhitle mukavele yaparak, yaptığınız mukaveleye bitirme tarihi ve kullanılacak malzemeleri tek tek yazarak, gerekli miktarda tazminatları ilave etmelisiniz. Alacağınız gayrimenkul kiracılı ise öncelikle kiracı ile yapılan kira kontratını incelemeniz, kiracıyla bizzat görüşmeniz ya da kiracı tahliye taahhüdü vermiş ise tahliye taahhüdündeki tarih ile kontrat tarihini karşılaştırmanız gerekir. Satış sonrası gelebilecek elektrik ve su gibi borçlardan kurtulmak için eski malikten, bu borçlardan onun sorumlu olduğuna dair imzalı bir belge alın. Tapu işlemi sırasında alacağınız emlağın değerini yeniden değerleme oranlarına göre hesaplayarak beyan etmelisiniz. Çünkü beyanınız eksikse ödenen alım satım harçları cezalı olarak size geri dönecektir.


Kooperatife Üye Olurken

Kooperatifin bölgesel bir üst birliğe üye olup olmadığına bakın. Çünkü bu sistemde gelişmiş bir denetim mekanizması bulunur. Kooperatif arsasının kooperatif adına tapulu ya da tahsis belgeli olup olmadığına bakmalısınız. Kooperatife ait arsanın imar durumunu inceleyin, imarı yoksa üye olmayın. Bir kooperatife üye olduktan sonra işlerin nasıl yürütüldüğünü takip etmek için yılda bir yapılan genel kurul toplantılarına düzenli olarak katılın. Kooperatif aidatlarını elden vermek yerine banka hesabına yatırın. Dekontları saklayın. Yönetimde bulunan kişilerin yakın evrelerine ucuz devir gibi yollarla çıkar sağlayabileceklerini düşünerek uyanık olmanızda da ayrıca fayda var.