23 Aralık 2012 Pazar

Karşıyaka Belediyesi 2013’de de yatırım şampiyonu olmaya aday

Yatırım şampiyonu Karşıyaka Belediyesi 2013’e de hızlı giriyor. 2012’de onlarca prestij projenin açılışının yapıldığı kentte yeni projelerin startı 2013’ün ilk aylarında verilecek. “Karşıyaka’yı geleceğe hazırlıyoruz” diyen Belediye Başkanı Cevat Durak, en büyük projesi olarak nitelediği Sosyal Yaşam Merkezi’nin temelini de yılın ilk aylarında atacak.

156 milyon liralık 2013 bütçesinin yüzde 30’unu yatırıma ayırdıklarını hatırlatan Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, “9 yıllık görev süremizde 300’ün üzerinde projeyi hayata geçirdik. 250 milyonu kendi kaynaklarıyla olmak üzere 500 milyonun üzerinde yatırım gerçekleştirdik. 2013’de de Karşıyaka’yı proje patlaması bekliyor. Yapımı devam eden 9 büyük projenin açılışını yaparken, 30 projenin de temelini atacağız. Bu projelerden önemli bir bölümünün açılışları da yine aynı yıl içinde olacak. Karşıyaka’ya hizmette sınır tanımıyoruz” dedi.

Karşıyaka Belediyesi’nin 2013 yılında açılışını yapacağı projeler arasında Ahmet Piriştina Kültür Merkezi, eski lunapark alanı üzerine yapılan Sosyal Yaşam Alanı, Çarşı Tiyatro, Doğal Afet Eğitim Merkezi, Arşiv Binası, Bostanlı Açıkhava Tiyatrosu, Bahçelievler Balık Satış Merkezi, Temizlik İşleri Tesisi ile Kurban ve Adak Satış Yeri bulunuyor.

Yeni yılda Karşıyaka’da temeli atılacak tesisler arasında ise Sosyal Yaşam Merkezi, Yamanlar Sağlıklı Yaşam Merkezi, Karşıyaka Belediyesi Yüzme Havuzu ve Spor Kompleksi, Konser Salonu, Milli Mücadele Müzesi ve Parkı, Zübeyde Hanım Meydan düzenlemesi, Zübeyde Hanım ve Mustafa Kemal Mahallelerine kapalı pazaryerleri yer alıyor. Karşıyaka Belediyesi’nin 2013 yatırımları arasında 18 park ve sağlık evleri de bulunuyor.

2013 açılışlar yılı olacak

Kentle özdeşleşen eski lunapark alanında çalışmaları tüm hızıyla devam eden Sosyal Yaşam Alanı projesi engellilerin çalışacağı çay evi, 365 gün hizmet verecek aşevi, mini lunaparkı, çocukların kalbini çalacak “fil restaurant”ı ve spor sahalarıyla dikkat çekiyor. Proje yeraltı otoparkıyla da, hem bölgenin park sorununa çözüm getirecek, hem de sığınak ihtiyacını karşılayacak. Sosyal Yaşam Alanı’nın açılışı Mayıs 2013’ün ilk günlerinde yapılacak.

Şemikler’de yapımı devam etmekte olan Ahmet Piriştina Kültür Merkezi ise, 650 kişilik tiyatro salonu, sergi salonları ve düğün salonu ile kentin sanatsal etkinliklerinin yeni mekanı olacak. Dev merkezin açılışı eski Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina’nın 9. ölüm yıldönümü olan 15 Haziran 2013’de yapılacak.

Çarşı Tiyatro, Temizlik İşleri Tesisi ile Kurban ve Adaklık Satış Yeri de yine 2013’ün ilk yarısında hizmete girecek yerler arasında bulunuyor.

Karşıyaka projeye doymuyor

Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak’ın “En büyük projem” dediği Sosyal Yaşam Merkezi’nin temelinin yeni yılın ilk aylarında atılması planlanıyor. Zübeyde Hanım Mahallesi’nde 15 farklı sosyal proje için gerekli mekanı ihtiyacını karşılamak üzere projelendirilen tesiste, Geriatri Merkezi, Aile Planlama Merkezi, Engelliler Sosyal Yaşam Destek Merkezi, Sağlık Destek Merkezi, Çocuk Sanat Merkezi, Çalgı Aletleri Eğitim Merkezi ve Kariyer Ofisi gibi merkezler yer alacak.

Karşıyakalıların Cumhuriyet değerlerine göstermiş oldukları hassasiyetin yeni simgesi için de yeni yılda start verilecek. Yalı Mahallesi’nde yapılacak olan Milli Mücadele Parkı, aynı zamanda açık hava müzesi olarak tasarlandı. 2 bin 500 metrekare alana projelendirilen parkta, Anadolu insanının Çanakkale Savaşı’ndan başlayan kurtuluş mücadelesi heykeller, rölyefler, büstler ve kitabelerle anlatılacak.

Örnekköy Şantiyesi içinde yapılacak olan Doğal Afet Eğitim Merkezi de temel atma için gün sayıyor. Çocuklar başta olmak üzere, kent halkının doğal afetler konusunda bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi amacını taşıyan tesiste eğitimler uygulamalı olarak yapılacak.

2013’de, Karşıyaka’nın temel ihtiyaçları arasında yer alan sanat ve spor tesisi eksiğini giderecek Karşıyaka Belediyesi Yüzme Havuzu ve Spor Kompleksi ile 750 kişilik Konser Salonu’nun da temeli atılacak.

“Karşıyaka’yı geleceğe hazırlıyoruz”

2013’ü seçim yılı olarak değil, Karşıyaka için bir hizmet yılı daha olarak gördüklerini belirten Başkan Durak, yeni yılda yatırımların hız kesmeden devam edeceğini vurgulayarak, “Karşıyaka’yı geleceğe hazırlıyoruz. Attığımız her temelde, çaktığımız her çivide, bu kentin geleceğinin izleri var. Cumhuriyet’in 100. yılına yakışır bir Karşıyaka yaratma çabasındayız. Aydınlık yüzlü insanların yaşadığı sağlıklı, güvenli ve modern bir kent için elimizi değil, bedenimizi taşın altına koyduk. Bize, Karşıyaka’ya hizmet etme ayrıcalığını veren tüm hemşerilerime teşekkür ediyorum” dedi.   

Kaynak: RT Haber - 23.12.2012

21 Aralık 2012 Cuma

Bu güzellik koruma altında

İzmir Büyükşehir Belediyesi, deniz ve rüzgarın etkisiyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan Homa Dalyanı’nın çevresini setlerle güçlendirerek Kuş Cenneti’nin korunması adına çok önemli bir adım attı. Çalışmaların sonunda ortaya çıkan fotoğraflar, Dalyan’ın görkemini ve yapılan işin önemini net biçimde gözler önüne serdi.

İzmir Kuş Cenneti’ninin önemli değerlerinden biri olan Homa Dalyanı, yok olmaktan kurtularak yeniden can buldu. Çekilen hava görüntüleri, kuşların en önemli beslenme ve üreme alanlarından olan Homa Dalyanı’nın büyüklüğünü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan çalışmanın önemini net olarak gözler önüne serdi.

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nin girişimiyle harekete geçen İzmir Büyükşehir Belediyesi, rüzgar ve deniz aşındırması nedeniyle yok olma tehlikesi bulunan dalyanı çevreleyerek koruma altına aldı. Yaklaşık 5 ay süren çalışmalar tamamlanırken, bölgeye 3150 kamyon dolgu malzemesi döküldü ve deniz ile dalyan arasında sular altında kalmaya başlayan set güçlendirdi. Kıyıdan yaklaşık 4.5 kilometre içeriye kadar uzanan yolu da düzenleyen Büyükşehir Belediyesi, proje maliyetini yaklaşık 10 milyon TL olarak açıkladı.

Önce ceza, sonra teşekkür
Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, 2009 yılında deniz suyunun yükselerek dalyanı tehdit etmesi üzerine İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden yardım istedi. Büyükşehir Belediyesi, yaklaşık 100 kamyonluk dolgu malzemesi dökerek Homa Dalyanı ile deniz arasına set çekti. Bu set deniz suyunun rüzgarın etkisiyle dalyana karışarak dalyanı yok olmasını önledi. Ancak Belediye’nin koruma amaçlı döktüğü malzeme bazı gruplarca kamuoyuna “moloz” şeklinde yansıtıldı. İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’na yapılan itiraz sonunda da, Büyükşehir Belediyesi koruma amaçlı bu malzemeyi yine “yüksek maliyetli bir çalışmayla” kaldırdı. Bu arada İçişleri Bakanlığı, Üniversite ve Belediye aleyhinde soruşturma başlattı. Kurumlar, soruşturmadan beraat etti. Ancak İl Çevre Müdürlüğü, işlemi yapan Büyükşehir Belediyesi ile talepte bulunan Ege Üniversitesi’ne 83’er bin lira para cezası kesti.

Daha sonraki süreçte Ege Üniversitesi tarafından hazırlanan planlar, Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’na sunularak onay alındı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Homa Dalyanı’nı kurtarma çalışmaları yeniden başlatarak Dalyan’ın bugünkü sağlıklı görüntüsüne kavuşmasını sağladı.

Kaynak: RT Haber - 21.12.2012

20 Aralık 2012 Perşembe

İzmir'de denize nazır balık hali kuruluyor

Balık hali, deniz kıyısına 20 kilometre uzakta olan İzmir, denize nazır bir balık haline kavuşuyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin İzmir Ticaret Odası (İTO) işbirliği sonucu yaptığı çalışma ile Güzelbahçe'ye modern bir balık hali kurulacak. Yeni balık hali ile İzmir yerli ve yabancı turistler için de yeni bir cazibe merkezine kavuşacak. İTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığı çalışma ile deniz kenti İzmir'in deniz kıyısında bir balık haline kavuşacağını belirterek, "O bölge, insanların taze balıklarını aldığı, mezata katıldığı, hafta sonları dolaştığı bir yer haline gelecek" dedi. Geçtiğimiz hafta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile hem balık hem sebze meyve haline gezi düzenlediklerini hatırlatan Demirtaş, programa sabah 05.30'da balık çorbasıyla başladıklarını, ardından birinci sınıf restoranlarda yiyecekleri lezzet ve çeşitte balık yediklerini söyledi.

Güzelbahçe'de olacak

Buca Kaynaklar'daki balık halinin iyi hizmet veren, sistemli çalışan bir yer olduğunu dile getiren Demirtaş, ancak halin denizden oldukça uzak mesafede yer aldığını söyledi. Demirtaş, "Hepimiz yurtdışında deniz kenarında olan şehirlere gittiğimizde hemen balık hallerine uğrarız. Örneğin Hong-Kong'da insanlar sabah erken kalkıp, deniz kıyısındaki halde balık çorbasını içer. Denizden çıkan balıkları, mezatı görür. Bu bir turizm biçimi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız da balık hali ile ilgili bir proje geliştirmiş. Daha önce Seferihisar tarafında düşünülen hal, Güzelbahçe'de kurulacak" diye konuştu. Demirtaş, balıkçıların daha fazla taşıma yapmadan teknelerinden soğuk hava deposuna ve iç piyasaya balıklarını sev kedeceğini belirterek, "O bölge cazibe merkezi olacak. Güzelbahçe'de balıkçı limanı var. Ama yeni bir yer yapılacak. İkisi de birlikte çok büyük cazibe yaratacak. İzmirliler, hafta sonları gezmeye gidecek, mezata katılacak, taze balık satın alacak" dedi. Balıkçılığın artık deniz ve kültür balıkçılığı diye ikiye ayrıldığını belirten Demirtaş, "Denizin kıyısındaki halde deniz balıkçılığına, Buca'daki mevcut halde de kültür balıkçılığına hizmet verilecek" diye konuştu. Demirtaş, Buca'daki İzmir Sebze Meyve Hali'nin de genişleyeceğini açıkladı.

"Dalgakıran, dava sonucunu bekliyor"
İTO'nun 2 milyon 695 bin lira teklif vererek icradan aldığı Pasaport'taki tarihi dalgakıranın projelerini hazırlandığını açıklayan Ekrem Demirtaş, temyiz sonucuna göre hemen ışıklandırma ve su oyunlarına başlayacaklarını söyledi. Demirtaş, "Dalgakıranda temyiz sonucu bekliyoruz. İhaleye fesat karıştırma iddiasıyla ilgili davayı kazanmıştık. 8 ay gibi zaman kaybımız oldu. Ama, karşı taraf yüzde 10 tazminata mahkum oldu. Buna rağmen temyize başvurdular. Temyiz sonucuna göre dalgakırana çıkabilme imkanına kavuşacağız. Şu anda karşımızda duruyor ama üzerine çıkıp dolaşamıyoruz dahi. Hemen müdahale ediyorlar. Işıklandırmanın yılbaşına yetişmesi zor görünüyor. Şu an projelendirmesi yapılıyor. Aldığımızda, hemen ışık ve su oyunları ile burayı yaşayan bir yer yapacağız. Uygun bir deniz aracı ile insanları oraya çıkarmaya başlayacağız" dedi.

Kaynak: Yeni Asır, 19.12.2012

13 Aralık 2012 Perşembe

ULUPARK EVLERİ: Yeni cazibe merkezinde yeni proje

Bir Mete Tamer OMUR yazısı, Hürriyet Ege - 13 Aralık 2012

Topuz Yapı, son dönemde İzmir’in yeni cazibe merkezi olmaya aday Ulukent’te yapımına başladığı yeni projesi Ulupark Evleri’nin satışına başladı.

İZMİR’de yaptığı prestijli projelerle adını duyuran Topuz Yapı, yeni projesi Ulupark Evleri’ni uygun ödeme koşullarıyla müşterinin beğenisine sundu. Çanakkale yolu üzerindeki Ulupark Evleri, 18 bin metrekare alanda toplam 164 daireden oluşuyor.
Topuz Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Birol Gündoğan, 13 blokta 3’er katlı yapılacak evlerin özellikle, kent merkezinin yoğunluğundan bunalan ve ferah bir site ortamında yaşamak isteyen aileler için büyük fırsat yaratacağını söyledi. Projenin 135 ile 160 metrekare arasındaki farklı büyüklüklerde 3 + 1 dairelerden oluştuğunu aktaran Gündoğan, “280 araçlık yeraltı otoparkı, her 3 parselde de yer alacak yüzme havuzu, çocuk oyun ve geniş yeşil alanları, hem yazlık hem de kışlık olarak kullanılabilecek yapıda tasarlanıyor. Ulupark Evleri’nde ısı ve ses yalıtımına özel önem veriliyor. Projenin 3 katlı olması sayesinde depreme dayanımı daha da artırıldı. Her evde ebeveyn banyosu, soyunma odası, kiler, ankastre mutfak, doğalgaz uyumlu kalorifer sistemi yer alacak. Hiçbir ailenin otopark problemi olmayacak. Böylelikle hem site içinde görüntü kirliliği olmayacak, hem de toplam 3 bin 600 metrekare yeşil alan kullanıma sunulacak” bilgisini verdi.
2014’ün sonunda teslim edilmesi planlan projede anlaşmalı bankalarla çok uygun ödeme olanakları sağlayacaklarını ifade eden Gündoğan, örnek daireyi de bu ay sonunda ziyarete açacaklarını sözlerine ekledi.

Yüksek yapıdan bunalanlaraProjenin Karşıyaka, Çiğli, Çandarlı, Menemen ve Foça’ya yakınlığıyla yoğun talep görmesini beklediklerini anlatan Gündoğan, “Ulukent’te yeni bir yaşam fırsatı sunuyoruz. 3 ayrı parsel içinde kurulacak site içinde çocuk oyun alanları, geniş yeşil alan ve çevre düzenlemesi, çocuk ve yetişkin havuzu, toplantı odaları, 24 saat güvenlik ve kamera sistemi bulunacak. Gediz Üniversitesi, Gelişim ve Ekin Koleji ile diğer eğitim kurumlarına çok yakın konumda bulunan Ulupark Evleri, şehirdeki yüksek binalardan bunalan, doğayla iç içe huzurlu bir ortam arayan ailelerin tercihi olacak” dedi.

PRESTİJLİ PROJELER
LOBİ Platinium Mavişehir, Atıf Bey Konutları, Antalya Park Platinium Konutları, Bornova Platin Park, Nevzat Bey Konutları, Uslu Loft, Kartal Blokları, Kahya Sitesi, Topuz Yapı’nın prestij projeleri arasında yer alıyor.



İkinci etaba yatırımcı ilgisi
‘BÖYLESİ İstanbul’da Bile Yok’ sloganıyla eylül ayında satışa sunulan MYVIA Bahçe Projesi’nin 2. etap satışları, yatırımcı ve site konforunda yaşamak isteyenlerin yoğun ilgisini görüyor.
İnşaat yatırımları açısından her geçen gün cazibesini artıran Bornova’da konumlanan MYVIA Bahçe projesi, kaliteli konut birimlerinin yanı sıra iyi planlanmış spor ve yaşam alanları ile dikkat çekiyor. MYVIA Bahçe 1+0 (Single), 1+1 (Classic ve Big), 2+1 (Maxi ve Large) 1+1 Dubleks daireler, ofis ve otel katları, mağazalar olmak üzere farklı alternatifler sunuyor. 2. etap satışlarının yoğun ilgisinden çok memnun olduklarını belirten Gözde Grubu yetkilileri, ulaşım kolaylığının ofis, konut ya da dükkan sahibi olmak isteyenlerin oldukça fazla ilgisini çektiğini belirtti, “Ayrıca, yatırımcılara sunulan yüzde 10 peşin, 60 ay 0.79 vaiz oranı, hemen tapu verebilme olanaklarımız bu ilgiyi yoğunlaştırıyor. Projenin en büyük ilgi noktasının ise 12 ayda teslim edilmesinin planlanması” dedi.

Kaynak: Mete Tamer OMUR, Hürriyet Ege, 13 Aralık 2012

Bayraklı Sağlık Kampusü projesi hayata geçiyor

Kamu Özel Ortaklığı'nın açtığı ihalenin bin 775'inci turunda, yıllık 177 milyon 990 bin lira kira bedeli almayı içeren teklifi veren ortaklık ipi göğüsledi
İzmir'de sağlık sektörünün en büyük yatırımlarından biri olan, 2060 yatak kapasiteli Bayraklı Entegre Sağlık Kampusü'nün yapım ihalesini Türkerler İnşaat-Gama Holding A.Ş. iş ortaklığı kazandı. Ortaklık, ihaleyi, bin 775 tur sonunda, yıllık 177 milyon 990 bin TL "Her Şey Dahil Yıllık Kira Bedeli" ile kazandı. Buna göre, ihaleyi kazanan Türkerler-Gama ortaklığı, entegre sağlık kampusünü hem yapacak hem de 25 yıl süreyle işletecek. Yapım süresi 36 ay sürecek. İnşaat bittikten sonra geri kalan 22 yıl için Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan her şey dahil yıllık 177 milyon 990 bin TL kira alacaklar.

Hastane ve ticari alan

Sağlık Bakanlığı Kamu Özel Ortaklığı Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen ihale 5 saat sürdü. Açık eksiltme usulü ile yapılan ihale, 242 milyon 262 bin 560 TL bedelle başlayıp, 10'ar bin TL'lik indirimlerle, 500'üncü turda 219 milyon 710 bin TL, 1000'inci turda 206 milyon 70 bin TL, bin 775. turda ise 177 milyon 990 bin TL'ye ulaşıldı. Bu rakamı veren Türkerler İnşaat-Gama Holding A.Ş. İş Ortaklığı ihaleyi kazandı. Sağlık kampusü, 573 bin metrekare kapalı alanda toplam 2 bin 60 yataktan oluşuyor. Son teknoloji cihaz ve ekipmanların, yenilikçi enerji çözümlerinin ve akıllı bina sistemlerinin kullanılacağı proje genel hastane, KVC hastanesi, kadın doğum ve çocuk hastanesi, onkoloji hastanesi, yüksek güvenlikli adli psikiyatri hastanesi ve ticari alanlardan oluşuyor.

36 ayda tamamlanacak

Proje kapsamında Türkerler-Gama İş Ortaklığı, inşaatın yanı sıra mobilya ve medikal ekipmanı da temin edecek ve işletme süresi olan 25 yıl boyunca bina, mobilya ve ekipmanların bakım onarımını yapacak ve çeşitli hizmetleri verecek. Kampusün inşaatı 36 ayda tamamlanacak ve proje bittiğinde dünyanın en büyük 10 sağlık kompleksinden bir tanesi İzmir'de hizmet vermeye başlayacak.

Farklı alanlarda çalışmaları var

Türkerler Holding, geçtiğimiz yıl dünyanın en büyük 3 sağlık kompleksinden bir tanesi olarak kabul edilen 3 bin 566 yataklı Etlik Entegre Sağlık Kampusü ihalesini İtalyan Astaldi firması ile birlikte kazanmıştı. Türkerler, İzmir'de Park Yaşam Mavişehir Projesi'ni hayata geçiriyor ve İzmir Doğalgaz Dağıtım Şirketi İzmirgaz'ın büyük hissedarları arasında bulunuyor. Başta Türkiye ve Rusya olmak üzere dünyanın farklı bölgelerinde büyük inşaat ve mühendislik projelerine imza atan Gama Holding ise "Marmaray İstanbul Boğazı Demiryolu Tüp Geçiş Projesi"nin yapımına devam ediyor.
Kaynak: Yeni Asır, 12.12.2012

11 Aralık 2012 Salı

İnşaat sektöründe istihdam arttı

İnşaat sektöründe istihdam, yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,2 arttı.
 
TÜİK, İnşaat İşgücü Girdi Endeksleri 2012 üçüncü dönem sonuçlarını açıkladı.

Buna göre, Üç Aylık İnşaat Sektörü İstihdam Endeksi 2012 yılı üçüncü çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,2 artış gösterdi.

Söz konusu dönemde, Bina İnşaatı Sektörü İstihdam Endeksi yüzde 1,6 artarak 82,0'dan 83,3'e, Bina Dışı İnşaat Sektörü İstihdam Endeksi de yüzde 3 artışla 122,2'den yüzde 125,8'e çıktı.

Çalışılan saat yüzde 1,6 arttı

Üç Aylık İnşaat Sektöründe Çalışılan Saat Endeksi 2012 yılı üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,6 arttı.

Bina İnşaatı Sektörü Çalışılan Saat Endeksi yüzde 1,4 artarak 79,6'ya, Bina Dışı İnşaat Sektörü Çalışılan Saat Endeksi de yüzde 1,9 artarak 126,6'ya ulaştı.

Brüt ücretler yüzde 16,5 yükseldi

Üç Aylık İnşaat Sektöründe Brüt Ücret-Maaş Endeksi 2012 yılı üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16,5 yükseldi.

Bina İnşaatı Sektöründe Brüt Ücret-Maaş Endeksi yüzde 18,5 artışla 197,6'ya, Bina Dışı İnşaat Sektöründe Brüt Ücret-Maaş Endeksi de yüzde 14,3 artışla 278,6'yı buldu.

Kaynak: CNNTURK Ekonomi, 07.12.2012

9 Aralık 2012 Pazar

İzmir Homeros ile taçlandırılmalıdır

Bir Ayçe DİKMEN yazısı, Hürriyet Ege - 09 Aralık 2012

İZMİR Tevfik Fikret Fen Lisesi Müdürü İhsan İnekçi, arkeoloji ve güzel sanatlarla ilgilenen bir heykel sanatçısı. Kent kültürüyle de yakından ilgilenen İnekçi, İzmir’in simgesi haline gelmiş birçok binanın aslında ne kadar taş, beton göründüğünü fark etmiş ve mimari yapıları değiştirilmeden neler yapılacağını düşünmüş. Birçoğunu ölçümleyerek bu topraklarda yaşamış uygarlıklardan esinlenen süslemeler ve yüzey çalışmaları tasarlamış. Bunları gördükten sonra hergün önünden geçip de fark etmediğim birçok binanın aslında ne kadar kötü göründüğünü farkettim. Dışarıdan hapishane duvarı gibi görünen renksiz, ruhsuz ve soğuk görünümlü binalar bence de İzmir’e yakışmıyor. “Benim aşkım İzmir, Ege Bölgesi” duygularını dile getiren İnekçi’yle, “Belki büyük düşünüyorum ama keşke bunların onda biri olsa” dediği projelerini konuştuk.
BİRÇOK ÖNEMLİ EGELİ’NİN BÜSTÜNÜ YAPTIM
- Eğitimci ve okul müdürüsünüz ama birçok farklı alanda çalışmalar yapıyorsunuz...
- Arkeoloji ve Ege uygarlıklarına çok meraklıyım. Halikarnas Balıkçısı’nın manevi torunu ilan edildim. Ekrem Akurgal’la Artemis Tapınağı ve arkeoloji görüşmelerim oldu. Çeşitli maket çalışmalarım vardı, Akurgal’a gösterdim. Hemen Avusturya’yı aradı, benim için izinler alındı. Efes Müzesi Müdürlüğü’nden izin alarak Trojan Çeşmesi’ni elimde kumpasla aylarca ölçüp çizimlerini yaptım.
- Heykel çalışmalarınız da dikkat çekici. Kimlerin büstlerini yaptınız?
- Ortaokul dönemlerinden beri heykelle uğraşıyorum. Tevfik Fikret’in büstünü yaptıktan sonra çok beğenildi. Sonrasında Konak Belediye Başkanımız Hakan Tartan’ın önerisiyle, Kutlu Aktaş’ın rahmetli eşinin ve Şenel Aksu’nun büstlerini yaptım, çok beğenildi. Ayrıca Bergamalı tıpçı Galen, Efesli düşünür Herakleitos’un, Zeki Müren’in Dario Moreno’nun, Ekrem Akurgal’ın da büstlerini yaptım. Teos’lu Anakreon’un büstünü yapmayı düşünüyorum. Herakliatos’un büyük bir heykelini Selçuk’a yapmayı isterim.

ŞEHİRCİLİKTE YANLIŞ UYGULAMANIN TELAFİSİ EN AZ 50 YIL
- Kent kültürüyle ilginiz nasıl başladı?
- Zaten resim, heykele çok meraklıydım. İlk yurtdışına çıktığımda çok etkilendim. Avrupa’daki kentler çok planlı, sanat ve kültür etkinlikleri, sokak hayatlarıyla başka bir hayat yaşıyorlar. İzmir’e döndüğümde çok üzüldüm ve kent olgusunun eksik olduğunu düşündüm. Paris’teki gibi bir şehirde binaların, yapıların güzelliği o şehre olan ilginin temelini oluşturuyor.
- Tüm bunlardan sonra İzmir’e bakınca ne gördünüz?
- Maalesef birçok yanlış uygulama yapılmış. Yanlış bir uygulamanın telafisi en az 50 yıl alıyor. İzmir’de 100 yılda bile döndürülemeyecek yanlışlar yapılmış. O nedenle herşey tartışılsın, konuşulsun, oldu bittiye getirilmesin.
KADİFEKALE TEPESİ’NE DEV HOMEROS ANITI YAPILMALI
- İzmir ile ilgili büyük anıt projenizi anlatır mısınız?
- Homeros ve Hektor’a özel ilgim var. İzmir deyince Avrupa’da akıllara Homeros geliyor. Bence İzmir’in simgesi Homeros’la ilgili olmalı. Büyük bir Homeros anıtı yapılarak İzmir taçlandırılmalıdır. Agora’dan yukarıya doğru olan binalar kentsel dönüşüm çerçevesinde kaldırılırsa, bir büyük yol yapılarak yukarıdaki büyük Homeros Anıtı’na çıkılabilecek. Anıtta Homeros lir çalarken gösterilecek, iki tarafta da Amazon heykelleri olacak. Bu büyük anıt İzmir’in her yerinden görülecek. Bu bir rekreasyon ve peyzaj çalışması olabilir.
- Peki aradaki binalar yıkılmazsa?
- Yine yapılabilir. Agora’dan yukarıya yürüyüş yolu olmaz belki ama anıt tepenin üzerine konularak İzmir’in her yerinden görülebilir.

BİRÇOK BİNA İZMİR’E YAKIŞMIYOR, GÖRÜNÜMLERİ DÜZENLENMELİ
- İzmir’deki binalar hakkında neler düşünüyorsunuz?
- Ben birçok belirgin binanın mevcut mimari yapısına dokunmadan yapıştırma ve asmalarla, rötuşlarla görüntülerinin değişebileceğini iddia ediyorum. Hatta çoğunun ölçümlerini alarak çizimlerini bile yaptım. Mesela Kordon’daki orduevi denizden çok göze çarpıyor. Oysa madalyonlar, İon sütunları, çelenkler yapılarak bina bambaşka bir şekle dönüştürülebilir. Denizden gelen turistlerin görebileceği çok güzel bir bina olur. Zaten Kordon’da bu büyüklükte başka bina yok.
- Başka hangi binaları incelediniz?
- Mesela Fransız Kültür Merkezi’ni milim milim ölçtüm, ona da bazı süslemeler düşündüm. Dokuz Eylül Meydanı’ndaki Basmane vergi dairesi, eski Atlas Oteli hep incelediğim binalar. Bunlara birçok süslemeler yapılabilir. Roma dönemi, İon gibi eski Ege uygarlıklarını yansıtan birçok süsleme yapılabilir.

BU BİZİM KÜLTÜRÜMÜZ DEĞİL DİYEN CAMİLERİMİZİ İNCELESİN
- Peki Roma, Hellenik süslemeler yaptığınız zaman ‘bunlar bizim özkültürümüz değil’ diye karşı çıkanlar olursa?
- O zaman ben de onlara, ‘gidin Hisar Camisi’nin mimberine, kapısına bakın, Salepçioğlu Camisi’ne bakın’ derim. Hepsi Roma kökenli sanattan etkilenmiştir. Yani camilerimizde bile bu topraklardaki medeniyetlerin izlerini görüyorsunuz. Çünkü tüm bu medeniyetlerin sanatı, yansımaları katman katman birbirine geçmiştir.


FUAR BİR KÜLTÜR VE TARİH PARKI OLMALI
- İzmir Fuarı ile ilgili projeleriniz var mı?
- Homeros Anıtı Kadifekale’ye yapılmazsa, fuara da yapılabilir diye düşünüyorum. Ayrıca Homeros müzesi de yapılabilir, gelen turistler burayı ziyaret eder. Arkeoloji Müzesi, ‘Ege Uygarlıkları Müzesi’ adıyla fuara taşınabilir. Hatta fuar bence bir tarih ve kültür parkı olmalı. Bir tarafta Homeros Anıtı ve müzesi, diğer tarafta Zeus Sunağı replikası yapılabilir. Belki düşüncelerime şaşıranlar olacaktır ama bunların 10’da 1’i bile yapılsa İzmir’de büyük farklılıklar olacaktır. Hedefi her zaman büyük tutmak gerekli.
- Mimarlarla görüşüp yapılabilirliğini tartıştınız mı?
- Akademisyenlerle alaylılar arasında her zaman farklı yaklaşımlar olabiliyor. Ama Michelangelo, Bernini de alaylıydı. Efes ile ilgili kazıların başındaki Anton Bauer ile görüştüm. Ben birçok kişinin maalesef ufuklarının dar olduğunu düşünüyorum. Mesela Makedonya’da yeni yapılan arkeolojik müzesi bu şekilde. 3-5 milyonluk bir ülke bunları sahipleniyor. İyon uygarlığının, sanatının beşiği bu topraklar, esas bizim bu mimariyi sahiplenmemiz gerekiyor. Birçok uygarlık şu an yaşayanların soy devamcısı olmadığı kadim uygarlıklardır. Bu nedenle biz bu topraklarda yaşıyorsak, bu topraklardaki tüm uygarlıkları sahiplenmek zorundayız.

Kaynak: Hürriyet Ege, Ayçe Dikmen - 09.12.2012

8 Aralık 2012 Cumartesi

İzmir’i uçuracak projeler

Bir Mete Tamer OMUR yazısı, Hürriyet Ege - 06 Aralık 2012

Kavuklar Grubu, Ege Bornova'nın ardından, 2013'te birçok ilke imza atmaya hazırlanıyor. Şirket, Türkiye'nin üzeri açılır kapanır sisteme sahip AVM'sini İzmir'de yapacak.

İZMİR’e son yıllarda simge yapılar kazandıran Kavuklar Grubu, 2013’e hızlı giriş yapmaya hazırlanıyor. Firma, geçen ay satışa çıkardığı ve 60 konuttan 22’sinin satışını gerçekleştirdiği Ege Bornova’nın ardından, önümüzdeki yıl iki büyük projeyle adından söz ettireceğe benziyor. Yılbaşında başlayacak 300 bin metrekare inşaat alanına sahip ilk proje, İzmir’de alışveriş merkezi ve konutların bir arada olacağı en büyük karma proje olma özelliğini taşıyor. Üç kuleden oluşan, bin 100 konutun yer aldığı ve Eylül 2013’te satışa çıkması beklenen ikinci proje ise İzmir’de özel sektör tarafından tek seferde yapılan en büyük konut projesi olma unvanına talip. Birçok ilke imza atılacak her iki proje için 500 milyon doların üzerinde yatırım planlanıyor. Şirketin gündeminde ayrıca, uluslararası alanda önemli projelere imza atan firmalarla birlikte İzmir’de yatırım yapmak da yer alıyor. Kavuklar Gayrimenkul Geliştirme Grubu Başkanı Metehan Kavuk, şirketin devam eden ve yapılması planlanan projelerin anlattı, konut almayı planlayanlara önemli tavsiye ve uyarılarda bulundu.
Yatırımcılara kapalı
Yatırımcıyla sosyal donatıları kullanmayanlara kapalı olan Ege Bornova hakkında bilgi veren Kavuk, “Bu projeye satış kaygısı olmadan başladık. Biz komşularımızı arıyoruz. Dolayısıyla yatırım gözüyle bakan ya da sosyal alanlardan faydalanmayı düşünmeyenlere projemizin kapısını kapattık. Ciddi talep var. Ama seçici davranıyoruz. 60 rezidanstan şu ana kadar 22’sini sattık. Yılbaşına kadar projenin yarısını satmayı planlıyoruz. 2013’ün üçüncü çeyreğinde ise tamamını bitirmek istiyoruz.”

Olmayanları getirecek
Bitme aşamasında olan Bayraklı Tower için bu ay oturma ruhsatına başvuracaklarını ve Mart 2013’te projede yaşamın başlayacağını dile getiren Metehan Kavuk, projenin yüzde 93’ünün satıldığını, son şanslıları beklediklerini ifade etti. Kavuk, “Büyük bir hipermarket zinciri geliyor, slow food’un yine önemli bir temsilcisi Bayraklı’da yerini almaya hazırlanıyor. Bunun dışında birçok önemli marka burada olacak. Butik konseptte bir alan oluşturduk. İzmir’de olmayan markaları getirmek için çalışıyoruz” dedi.
Türkiye’de ilk olacak
İzmir Otobüs ve Terminal İşletmeleri A.Ş.’nin karşısına yapılacak ve dünyada ikinci, Türkiye’de bir ilk olan üzeri açılır-kapanır en büyük AVM ünvanına sahip projeye yılbaşında başlayacaklarını aktaran Metehan Kavuk, yanında 800 de konutun yer aldığını dile getirdi. Projenin detayları hakkında bilgi veren Kavuk, sözlerine şöyle devam etti:
“Proje, şu anda yaklaşık 300 bin metrekarelik inşaat alanı bakımından İzmir’de tek noktaya yapılan en büyük yatırım olarak görünüyor. Bizden daha büyük olan ise Adnan Menderes Havalimanı’nın yapımı süren iç hatlar kısmı. Yüzde 5 bizden daha büyük bir alan söz konusu. Ama özel sektör olarak biz ilk sıradayız. Proje için İngiltere, İtalya, İspanya, Portekiz, Amerika ile Türkiye’den İzmir ve İstanbul’dan 12 mimarlık ofisinin katıldığı bir yarışma düzenledik. İpi, Amerikalı HOK göğüsledi. Projede, 800 konut ve 50 bin metrekarelik kiralanabilir alanın bulunduğu AVM yer alıyor. AVM, 26 bin metrekarelik alanın üzeri açılır kapanır bir sistem oluşturacak. Bu, Türkiye’de bir ilk. Daha küçük ölçekli uygulamaları var, ama bu kadar geniş bir alanı kapsayanı henüz yok. Dünyada da ikinciyiz. Diğeri Miami’de yer alıyor. Alt kattan üst kattaki, üst kattan ise alt kattaki vitrini görebiliyorsunuz. Büyük vitrinler olacak. Bir temayla geliyoruz. Türkiye’de teması olan ilk AVM olacağız. Şu anda yapı denetim ve kazı ihalesi bitti. Kazık ihalesine çıkıyoruz. Ardından da kaba inşaata başlayacağız. Yüksek yapılardan geçtik. İnşaata ocak gibi başlayıp martta da ihaleye çıkmayı düşünüyoruz. Konutlar orta kesime hitap edecek, ama lüks hayatın standartlarını sunacak. Proje 325 milyon dolarlık yatırım değeri taşıyor.

İZMİR’E RÜZGAR OLACAK
Önümüzdeki yıl hayata geçirecekleri bir diğer konut projesinin daha bulunduğunu ifade eden Metehan Kavuk, orta gelir grubuna hitap edecek olan 1100 konutun yer aldığı Altındağ uçan yoldaki projenin Eylül 2013’te satışa çıkacağını açıkladı. 29 katlı iki, 14 katlı bir kuleden oluşan projenin 180 bin metrekarelik inşaat alanı olacağını ve tek seferde İzmir’de yapılan en büyük konut projesi olduğunu anlatan Kavuk, “Her iki projede de bulundukları bölgelerde kentsel yenilemeye çomak sokmuş olacağız. Projelerimizin tamamı Körfez’i görüyor. İzmir’e bir rüzgar getirmek istiyoruz” dedi.
YABANCILARLA DA PROJE
Son günlerde ardı ardına açıklanan projeleri de değerlendiren Metehan Kavuk, piyasanın hareketlendiğini, daha da hareketli günlerin yaşanacağına dikkat çekerek, şunları kaydetti: “Biz her yapılan projeye İzmirli gözünden bakıyoruz. Gelen yatırım yapıyor, para getiriyor ve istihdam sağlıyor. Biz gelen yatırıma bu gözle bakıyoruz, rekabet olarak bakmıyoruz. Sonuçta benim kadar İzmir’i tanımaları mümkün değil. Bundan hareketle İstanbul’da da yatırımları bulunan Alman bir grup bizimle ortak yatırım yapmak istediğini iletti. ‘Lokal partnerim olursa yanlış yapmam’ şeklinde bakıyorlar. Biz de bu tip talepleri değerlendiriyoruz. ABD’nin önde gelen inşaat firmalarından Magellan da bunlardan biri.Biz ileride yabancı bir partnerle proje geliştirmek istiyoruz. Onların isminin İzmir’de geçmesi için uğraşıyoruz.”
UCUZ KONUT KORKUTUYORİnşaat piyasasında yaşanan son gelişmelere ilişkin de konuşan Metehan Kavuk, Türkiye’de son yıllarda belirli belirsiz birçok kişinin araştırma yapmadan sektöre girdiğini söyleyerek, şu bilgiyi verdi: “Böyle olunca bir anda piyasa şişti. Metrekaresi bin-bin 500 lira arasında olan konutlar çıktı. Bu maliyetlerle bunu kimse satamaz. Bu ileride tüketici için büyük bir risk anlamına geliyor. İnşaat geliştirmede yüzde 10-15 karla çalışırken bu fiyatlar korkutuyor. İzmir’de çok büyük hareketlilik olmadığı için bu gelişmelerden etkilenmedi. İzmirli tüketici çok dikkatli. Bizim yapıların satılmaması gibi bir korkumuz yok. Öncelikle doğru projeler yapıyoruz. Bunun yanında her yıl 1 milyon kişi orta gelir grubuna katılıyor. Projelerin de çoğu da bu kesime yapıldığı için sıkıntı yok.

Kaynak: Mete Tamer OMUR, Hürriyet Ege - 06 Aralık 2012