20 Nisan 2015 Pazartesi

3. Katı da çıktılar

Konak Pier'in Pasaport'a bakan cephesinde tadilat çalışmaları sürerken İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü yetkililerinden tadilatla ilgili açıklama geldi. Yetkililer tadilatın 2000'li yılların başında yapının bütününe ilişkin proje kapsamında devam ettiğini ancak aksi bir durum tespit edilmesi halinde tadilata müdahale edileceğini ifade ettiler. Binanın tarihi yapısına uymadığı halde kaçak kat çıkmayı sürdüren firma, İzmirlinin gözü önünde 3. katın sıvalarını da tamamladı.
Paris'teki Eyfel Kulesi'nin mimarı olarak da bilinen ünlü Fransız mimar Gustave Eiffel'in 1890 yılında tasarladığı Konak Pier'in Pasaport'a bakan cephesinde gerçekleşen tadilat işlemleri devam ederken binalardan bir tanesine 3. kat çıkılmış durumda.
Geçtiğimiz aylarda Deniz Kuvvetleri'nin taşınmasının ardından boşaltılan Konak Pier'in kuzey kısmında restorasyon başlatılmış, restorasyonda kepçe ve kamyon kullanılması dikkatleri çekmişti. Tarihi binada çatı işlemleri devam ederken bina önünde bulunan moloz yığınlarının kepçelerle kamyonlara yüklendiği fotoğraflarla belgelenmişti. 1995 yılında alışveriş merkezi olarak düzenlenmek için kapsamlı bir tadilata alınan tarihi yapıdaki son tadilat çalışmasında iş makinelerinin rahat çalışması için tarihi yapının bir duvarı yerle bir edilmiş ve restorasyonun iş makineleriyle sürdürülmesi tepki toplamıştı.

PROJE 2000'LERİN BAŞINDA ONAYLANMIŞ
Konak Pier'in Pasaport'a bakan cephesinde yapılan tadilatın 2000'li yılların başında yapının bütününe ilişkin onaylanan proje kapsamında devam ettiği öğrenilirken tadilat sırasında aykırı bir durum olması halinde gerekli müdahalenin yapılacağı belirtildi.
İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü yetkilileri Konak Pier'de devam eden tadilatla ilgili şu bilgileri verdi, “2000'li yılların başında Konak Pier'in yani o yapının bütününe ilişkin proje onaylanmış. Burası önceden Konak Pier olarak yapılırken burada askeriye de vardı. Ancak proje bütün olarak onaylanmış. Askeriye mevcut haliyle devam ettiği için orayla ilgili herhangi bir uygulama yapılmamış.

“AYKIRI DURUMDA MÜDAHALE YAPILIR”
Askeriye yakın zamanda burayı boşalttığı için şu an o projeye uyularak orada AVM'nin bütününe yönelik bir tadilat çalışması yapılıyor. 3-4 ay önce bilgi almak için BİMER üzerinden bir takım yazışmalar yapılmış, yerinde tespit yapılmış ve projeye aykırı bir uygulama olmadığı tespit edilmiş.
Ancak şu an güncel olarak öyle bir tespit olması halinde yerine gidip bakılır ve gerekli incelemeler yapılır. Aykırı bir durum olursa ise gerekli müdahale yapılır.”

GÜMRÜK BİNASI OLARAK KULLANILDI
Konak Pier, İzmir'de tarihi değeri yüksek yapıların başında geliyor. 1867 yılından 1950 yılları sonuna kadar gümrük binası olarak kullanılan Konak Pier, ünlü Fransız mimar ve inşaat mühendisi olan Gustave Eiffel tarafından 1890 yılında dizayn edildi. İzmir'in tarihi Konak Meydanı yakınında özel bir konuma sahip bu özgün yapı, uzun yıllar gümrük binası olarak kullanıldıktan sonra 1960 yıllarında Balık Hali oldu.



Kaynak: Oda TV - Deniz Kezer, 18.04.2015

18 Nisan 2015 Cumartesi

Bayraklı Tower'a Mimari Bakış

Rüzgarla Şekillenen

KREATİF MİMARLIK’IN TASARLADIĞI, GÜNEŞLENME VE RÜZGAR KOŞULLARINA GÖRE BİÇİMLENEN İZMİR’DEKİ BAYRAKLI TOWER, BÖLGENİN İLK YÜKSEK YAPISI. OFİSLE BİRLİKTE SOSYAL VE TİCARİ ALANLARIN YER ALDIĞI BAYRAKLI TOWER, İZMİR'E YUKARIDAN BAKIŞ SUNUYOR.

XXI Mimarlık Dergisi'nin internet yayınından alınan bir yazı

Bornova’nın hemen doğusunda, Ankara Caddesi üzerinde yer alan Bayraklı Tower, İzmir Körfezi’ne ve metro hattına yakınlığı ile oldukça cazip bir konumda bulunuyor. Bayraklı Tower bölgedeki ilk yüksek yapı. Bu nedenle kulenin kütle tasarımında etrafındaki kent dokusuna etki eden hakim rüzgar ve güneşlenme koşullarını değiştireceğini göz önünde bulundurduk. Rüzgar analizlerinin sonucunu, binanın önünden geçen ve yoğun şekilde kullanılan karayolunu ve onun gürültüsünü de dikkate alarak kuleyi yoldan olabildiğince geriye konumlandırdık. Rüzgar analizlerine göre kulenin formunu oluşturduk. Bayraklı Tower’da çalışanların ve tüm İzmirlilerin kullanabileceği sosyal ve ticari alanları akılcı bir tasarımla mümkün olanın iki katına çıkarmayı amaçladık. İleride oldukça etkin bir yaya ve ulaşım aksı olacağı şimdiden belli olan bu caddedeki yayalar için sokak kotunda geniş cepheleri ile büyük mağazaların yer alacağı bir alan ayrıldı. Kaldırım sınırından oldukça geriye çekerek yarattığımız küçük meydanın caddede çok önemli bir toplanma ve buluşma mekanı olmasını öngörüyoruz. Zemin kotun üstündeyse yine hem ofis bloğunda çalışanlara hem de tüm İzmirlilere açık olan yemek alanlarının yer aldığı sosyal kat bulunuyor. Bu katın uzantısı olan teras ise insanları karayolunun gürültüsü ve karmaşasından uzaklaştıran kısa süreli bir dinlenme alanı olarak tasarlandı. Oldukça geniş olan bu teras alanında farklı eğimli yüzeylerle daha dinamik ve kısmi olarak yeşillendirilen yapay bir topoğrafya yarattık. Bu eğimli yüzeyler aynı zamanda zemin kattaki mağazalarda daha geniş ve sıra dışı bir iç mekan yaratılmasına imkan verdi.

Bodrum katlarındaki 290 araçlık otoparktan doğrudan ulaşılabilen ofis bloğu, projenin en önemli unsuru. Oldukça rasyonel bir taşıyıcı sisteme sahip olmasına rağmen kiralanabilir ofis alanlarını farklı büyüklüklerde farklı çeşitlemelere imkan verecek esnekliğe sahip şekilde planladık. Her ofisin küçük bir mutfak birimi ve banyoya sahip olduğu Bayraklı Tower’da kiracılar İzmir’in sıcak ikliminde duş imkanına ve kendi ofis alanlarına ait bağımsız klima sistemine sahip olabiliyorlar.

Ofis kiracılarına hizmet edecek şekilde tasarlanan spor salonunu, toplantı ve seminer odalarını tüm kiracılar tarafından ortak kullanılabilir mekanlar olarak kurguladık. Ofis bloğunun cephesi, dikdörtgen prizmanın alışıldık kütlesini deforme eden bir yaklaşımla ele alındı. Bu eğik yüzeyler aynı zamanda iç mekanlarda akustik bir yarar da sağlıyor. Giydirme cam cephelere asılı yatay bronz renkli metal bantlar ise İzmir’in sert güneş ışığının süzülerek içeri kontrollü bir şekilde alınmasını sağlıyor.
Kuledeki bu güneş kırıcı yüzeyler güney, doğu ve batı cephelerinde sık bir şekilde yer alarak güneş ışığını kontrollü bir şekilde içeri alırken kuzey cephede gittikçe seyrekleşerek tamamen yok oluyor. Doğuşundan batışına dek güneşin tüm hareketine şahit olan üç cephedeki güneş kırıcıların bu değişken dokusu aydınlatma senaryosuna da referans veriyor. Güneşin batışından doğumuna kadar geçen süre içinde otomasyonla kontrol edilen yatay ışık bantları bir döngü içinde kütlenin etrafındaki ışık şiddetini azaltarak bu senaryoyu gece de canlandırıyor.


Proje künyesi
tasarım ekibi:
A.Volkan, S.Cengiç, O.Arat, E. Ilıcalı, M.Turunç

yer:
İzmir

proje tarihi:
2010 - 2011

inşaat tarihi:
2011 - 2012

işveren:
Kavuklar A.Ş. - Miray İnşaat

kapalı alan:
40.000,00 m²

statik proje:
Barma Mühendislik

mekanik proje:
RLC Elektrik

elektrik projesi:
ÖĞE Mühendislik

peyzaj projesi:
AN Peyzaj

cephe danışmanı:
AXIS Facades

aydınlatma danışmanı:
Studio Lightning Design
 

16 Nisan 2015 Perşembe

Triyanda Masal'a yoğun ilgi

Egesel İnşaat'ın Triyanda Masal projesinde 317 birim bulunuyor

İzmir'in yeni çekim merkezi Torbalı Ayrancılarda Egesel İnşaat'ın yapımını sürdürdüğü Triyanda Masal projesi hem yurtiçi hem de yurtdışından büyük ilgi görüyor.
 
'Önce insan ve önce yeşil' felsefesiyle prestijli konut projelerine imza attıklarını ifade eden Egesel İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Şahin, Bakü ve Tebriz gibi kentlerden ve bazı avrupa ülkelerinden yatırımcılara satışlar yaptıklarını söyledi.
 
Hüseyin Şahin, Triyanda Masal da toplam 75 bin metrekarelik inşaat ürettiklerini ve konutların dışında da 30 bin metrekarelik sosyal tesis, donatılar, açık ve kapalı havuz ve peyzaj alanları planladıkları bilgisini verdi. 
 
10 ay gibi kısa bir sürede binaları yüzde 70 civarında tamamladıklarını ve anahtar teslimini 2016 yılının ikinci yarısında yapacaklarını dile getiren Hüseyin Şahin, “Ayrancılar İzmir’in en hızlı gelişen bölgesi. Gerek ulaşım olanakları, gerekse de sanayi merkezlerine olan yakınlığıyla yükselen bir grafiğe sahip. Biz de bölgedeki beklentileri ve değişimi göz önünde bulundurarak modern ve yüksek kaliteli bir proje ürettik. Yoğun talep alıyoruz. Egesel İnşaat olarak gittiğimiz yerlerin arsa değerini artırmak gibi bir özelliğimiz var. Yatırımlarımızı aynı bölgede farklı etaplarla da sürdürmeyi planlıyoruz” diye konuştu. 
 
Projeden ev alanların genelde üst düzey yönetici, doktor ve avukat gibi meslek gruplarından oluştuğunu ve gerçek bir yaşam alanı ürettiklerini belirten Şahin, bölgede emlak fiyatlarının hızla arttığına, müşterilere hem iyi bir yaşam hem de iyi bir yatırım fırsatı sunduklarını söyledi
 
İzmirli Epik mimarlık firmasının sahibi mimar Semiha Güneş'in imzasını taşıyan projenin özel bir yaşam konsepti sunduğunu da dikkat çeken Şahin, projede peyzaj mimarlarının toplamda 3 bin 500 ağaç ve bitki örtüsüyle yeşil alanları tasarladığını, 317 dairelik projenin toplam 50 milyon TLye mal olduğunu sözlerine ekledi. 
 
Egesel Triyanda Evleri'nin yüzde 77'si Yeşil alan...
 
30 bin metrekare alan üzerinde toplam 317 adet konutun yer aldığı Triyanda Masal, birçok özelliğiyle öne çıkıyor. Projede yeşil alanlara özel önem verilirken; Evlerin yüzde 77'si özel peyzajla ayrılmış yeşil alanlardan oluşuyor. Ev sahiplerine çok amaçlı spor sahası, açık hava sineması, market, cafe, 1000 metrekarelik kapalı fitness salonu, çocuk oyun parkları, yürüyüş parkurları, yetişkin ve çocuk yüzme havuzları, kapalı havuz, 24 saat kameralı güvenlik sistemi ve açık otopark alanı gibi birçok olanak sunuluyor.  Konutlarda, doğalgaz merkezi sistem, ankastre ocak, fırın, davlumbaz ve multisplit klimalar bulunuyor.
 
Ulaşım Olanaklarıyla Dikkat Çekiyor...
 
Triyanda Masal, ulaşım olanaklarıyla da öne çıkıyor. İzban ve çevre yoluna 5 dakika, Torbalı merkeze 15 dakika, havalanına ise 10 dakika mesafede yer alan proje bu özellikleriyle talep görüyor. Triyanda Masal'da hizmet verecek ücretsiz ring seferleri de konut sahiplerine büyük avantaj sağlayacak. 
 

15 Nisan 2015 Çarşamba

Narlıdere hizmete aç

Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur'un 365 gününü değerlendiren vatandaşlar, ilçelerinde kalıcı bir proje olmamasından yakındı. Otopark sıkıntısı olduğunu belirten Narlıdereliler, ayrıca sosyal alanlar oluşturulmasını istiyor
 
Narlıdere'de 4 dönemdir belediye başkanlığı koltuğunda oturan Abdül Batur, 30 Mart yerel seçimlerinin ardından 1 yılı geride bıraktı. Sadece Narlıdere için değil İzmir'in prestiji açısından önemli bir yere sahip olan Narlıdere'de vatandaşlar ilçede kalıcı bir proje olmamasından yakınıyor. Kent merkezindeki otopark sıkıntısının en büyük sorun olduğunu dile getiren vatandaşlar, Demokrasi Meydanı'na otopark, çay bahçeleri ve tuvalet yapılmasını istiyor. Ayrıca ailelerin ve gençlerin vakit geçirebileceği sosyal alanlar olmamasından yakınan vatandaşlar, ilçede siyaset değil hizmet istiyor.
TOLGA TEKİN

BAŞKANLARININ 365 GÜNÜNÜ DEĞERLENDİREN VATANDAŞLAR NE DEDİ?
Serpil Özdemir (Muhasebeci) : Demokrasi Meydanı'nın altına otopark istiyoruz. Çünkü Narlıdere'de hiç otopark yok. Araçlar yol kenarına park ettiği için trafik kilitleniyor. Ayrıca kaldırım işgalleri çok fazla. Bu konuda çalışma yapılmasını istiyoruz. Ayrıca vatandaşların oturup vakit geçirebileceği bir tesis yok. Sahilde de aynı şekilde belediyenin halka açık sosyal tesisler yapmasını istiyoruz.
Cennet Kapıcıoğlu (İşçi) : Narlıdere'de iş sahası yok. Belediyenin istihdam konusunda sorunun çözümü için işsiz gençlere ve kadınları destek olmasını istiyoruz.
Halit Daşdemir (Emekli) : Narlıdere'nin gelişmesi için kentsel dönüşüm ve imar bekliyoruz. Gecekondular çok kötü bir görüntü oluşturuyor. Hizmetler yetersiz.
Naci Kendirli (Emekli) : Narlıdere Belediyesi imar sorunu yaşıyor. Belli yerlerde çok kat belli yerlerde 2 kat. Bu yerlerde imar değişikliği yapılması gerekiyor. Burada mal sahiplerinin büyük zararı var. Kentsel dönüşüm sırasında mağdur olmak istemiyoruz.
Selda Sefiloğlu (Ev hanımı) : Kadınlara yönelik meslek kurslarının açılmasını istiyoruz. Daha önce belediye bünyesinde vardı ama iptal ettiler. Böylece aile ekonomisine katkı sağlarız. Temizlik yeterli değil. Kaldırımlar da yaya olarak yürüyemiyoruz. Oturacak bir yerimiz yok. Halka açık çay bahçeleri sosyal tesisler yapılmasını istiyoruz.
Osman Kızıldağ (Esnaf) : İstihkam okuluna gelen asker ailelerinin geliş gidişleri sırasında yolun bir tarafına 5 metre kaldırım yapıldı bir tarafına ise yürüyüş için kaldırım yapılmadı. Asker ziyareti için dışardan gelen ailelerin yolda yürümesi için bir alan yapılmasını istiyoruz.
Kemal Demirtaş (Emekli) : Narlıdere'de halka hizmet anlamında kalıcı bir proje göremiyoruz. Kadınların gençlerin gezip oturacağı bir park yok. Demokrasi Meydanı'nda bir çay bahçesi veya bir tuvalet bile yok.
Sadece meydan yapmak yetmez. Bu meydanın altına otopark yapılmasını istiyoruz. Narlıdere'de yürüyüş alanı bisiklet alanı yok.
Ahmet Hilal (Emekli): Narlıdere'de yapılan sevgi yolu, çöp ve pislikten geçilmiyor. Çiçek ve yeşillik içinde olması gerekiyor. Abdul Batur 4. döneme girdi ama hiç proje göremedik.
Ahmet Özdumlupınar (Emekli) : Belediyeden memnun değiliz. 4 dönemdir hiçbir faydalı bir hizmet göremiyoruz. Otopark sorunu başta olmak üzere ilçede insanların oturup vakit geçirebileceği güzel alanlar yapılmasını istiyoruz. Meydan var ama altında otopark yok çay bahçesi yok. Bu şekilde hizmet olmaz.
Erdoğan Barut (Emekli) : Narlıdere sahilinde yollar bozuk ve hiçbir düzenleme yok. Sahil kenarındaki kumların dalgalarla birlikte gelmesi nedeniyle yolların üstünü toprak kaplamış durumda. Bu da tozlara neden oluyor. Burada bir düzenleme şart. Ayrıca sahilde araçlar hız yapıyor. Hız kesici bariyerlerin konulmasını istiyoruz.
İlhan Özdemir (Ev hanımı) : Narlıdere'de ailelerin vakit geçirebileceği sosyal bir alan yok. Çocuk parkları yetersiz. Mecburen başka ilçelere gitmek zorunda kalıyoruz. Ara sokaklardaki çocuk parkları çok ıssız. Demokrasi meydanında tuvalet yok. Otopark yok. Proje anlamında kalıcı bir çalışma göremiyoruz.
Emin Göktaş (Emekli) : İlçenin üzerine sanki ölü toprağı serpilmiş gibi. Çöpler zamanında toplanmıyor, sosyal tesis yok, Ali onbaşı deresinin kenarına bir yürüyüş yolu yapılabilir. Demokrasi Meydanı'nın altına otopark yapılsın. Tuvalet yok çay bahçesi yok. Bunları istiyoruz.
Erol Küçükgökçen (Emekli) : Narlıdere turizmin gelişmesi gereken bir ilçe. Ama hiçbir turizm yatırımı yok. Sürekli aynı parti her dönem ilçede hakim ancak hizmet yok. Abdül Batur aldığı oyların hakkını veremiyor. Kendisinden memnun değiliz. Çocuk parkları yok. Ailelerin oturacağı çay bahçeleri yok. Çocuklar, kadınlar, gençler için kurslar etkinlikler yapılmıyor.
Halil Tur (İşçi) : Belediyeden memnun değiliz. Sokaklarda çöp konteynırı yetersiz. Yollar bozuk. Mahallelerde parklar yetersiz. Yıllardır CHP'ye oy veriyoruz. Ama hiç hizmet göremiyoruz.
Bilal Tur (Öğrenci) : Narlıdere'de sadece siyaset var ama hizmet yok. İlçenin acilen otoparka ve ailelerin vakit geçireceği sosyal alanlara ihtiyacı var.
 

Kuşadası turizm sezonunda artış yaşayacak

Turizm sezonunun başlamasına az bir süre kala, Kuşadası bu yıl turizmde altın sezonunu yaşamak istiyor. Emniyet Genel Müdürlüğü ve Türkiye İstatistik Kurumu'ndan alınan geçici verilere göre veriler şöyle;

2014 yılında Türkiye'ye gelen ziyaretçilerin sayısı, geçen yıla göre yüzde 4,43'lük bir artışla 41 milyon 627 bin 246 kişi ve turizm gelirinin de 36 Milyar dolar civarında olduğu verilerle ortaya çıkmıştır. Bu demektir ki, ülkemiz tatilciler tarafından tekrar fark edilmeye başlanmış ve potansiyeli artmıştır.

Yeni pazarlar oluşmuş, Ortadoğu pazarı ülkemizin turizm girdisine katkı sağlamaya başladı. Yabancı ziyaretçi sayısı bakımından sıralayacak olursak Almanya, ran, Gürcistan, Bulgaristan, Rusya, ngiltere, Benelüks ve skandinav ülkelerini gözü kapalı sayabiliriz. Turizm gelirimizin yüzde 76,2'si yabancı ziyaretçilerden, yüzde 23,8'i yurt dışında ikamet eden Türk vatandaşlarından elde edilmiş. Bu rakamların %6 oranına yaklaşan bölümünün Kuşadasfnda misafir edildiği, Kuşadası ekonomosinin bacasız fabrikaya dayalı olduğu unutulmamalıdır.

En yoğun ve sıcakların olduğu aylarda bile ayrı bir iklim güzelliğine sahip ilçemiz, mavi ile yeşilin birleştiği, Kuşadası merkezden Güzelçamlı Milli Parka kadar yürüyerek gidildiği, falezsiz, girintisiz bir sahilde yürümenin zevkine varıldığı tek yerdir Kuşadası, ülkemizde böyle bir sahil şeridinin olmadığını söylersem inanın abartma yapmam, Tarihi dokusu, inanılmaz güzellikleri barındıran ve yabancı, yerli misafirlerimizin istediği ; Deniz Turizmi,Yat Turizmi, Termal Turizmi, Kongre Turizmi , yayla turizmi, Bisiklet Turizmi, Mağara Turizmi, kamp ve karavan turizmi, dağ ve doğa yürüyüşü, yaban hayatı, kuş gözlemi, Milli parkı ve ilçemize ayrı bir değer kazandıracak ses getirecek doğal botanik parkı ile bir cennetten köşedir Kuşadası. Bu arada, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı verilerine göre de Türkiye'ye 2014 yılında gemiyle gelen turist sayısı 1 milyon 790 bin olarak gerçekleşmiş, Kuşadası 2014 yılı içerisinde deniz yoluyla gelen turist sayısında 556 bin 745'e ulaşarak, Türkiye birincisi oldu.

Kuşadası'nı 518 bin 935 turist ile stanbul, 257 bin 233 turist ile zmir Limanı izledi. Kuşadası'na gemi gelmesi demek ekonominin canlanması dem ektir. Varsın gemi turistinin Kuşadası'na yararı yok desinler, onlar kendilerini öyle avutsunlar. Bunun suçunu da biraz kendimizde aramamız gerekir.

Kaynak: Emlak Kulisi, 15.04.2015

14 Nisan 2015 Salı

Bornova otopark ve sosyal tesis istiyor

Bornova'ya genç yaşta belediye başkanı olan Olgun Atila, 1 yılda ilçenin üniversite, turizm ve sanayi kenti hedefi doğrultusunda çeşitli çalışmalar gerçekleştirdi. Yeni Asır'ın Atila'nın bir yılını değerlendirmelerini istediği vatandaşların ortak talebi, otopark ve sosyal tesis oldu. İlçede kenar semtlerde oturan vatandaşlar ise, daha çok ilgisizlikten yakındı. Bornova Cumhuriyet Meydanı'nda otopark sıkıntısı çeken vatandaşlar meydanın altına otopark yapılmasını istedi. Başkan Atila'yı semtlerinde daha çok görmek istediklerini belirten vatandaşlar, mahalle sorunlarına daha çok önem verilmesini istiyor. Emekli vatandaşlar, ilçenin Büyük Park ve Saraykent gibi semtlerinde belediyeye ait vakit geçirebilecekleri sosyal tesis ve kafeteryalar yapılmasını istedi. Öğrenciler ise, gençlere yönelik sosyal projeler görmek istediklerini ifade etti. Bornova'da 1 yıldır gözle görülür bir gelişme olmadığını belirten bazı vatandaşlar ise, ilçenin hak ettiği yere gelmesi için daha somut projeler üretilmesini bekliyor.

İLÇE SAKİNLERİ 365 GÜNÜ DEĞERLENDİRDİ
Mürüvvet Can (Emekli): Büyük Park'ın içinde belediyeye ait oturup çay kahve içebileceğimiz bir mekan açılmasını istiyoruz. Böyle bir yer yok. Olmadığı için de özel yerlerdeki ücretler bize biraz fazla geliyor. Oralara hergün oturamıyoruz. Belediyenin halk için bir kafe açmasını istiyoruz.

Burak Altıntaş (Öğrenci): Başkandan öğrenci olarak memnun değilim. Daha çok gençlere, öğrencilere yönelik proje ve sosyal aktiviteler bekliyoruz. Çünkü Bornova gençlerin yoğunlukta olduğu üniversite kenti. Ayrıca benim gördüğüm kadarıyla ilçe merkezinde bir otopark sıkıntısı yaşanıyor.

Mehmet Lokçu (Emekli): Saraykent- 3'te oturuyorum. Başkanı seviyoruz ama Saraykent'te belediyeye ait oturacak bir kafe ve sosyal tesis yapılmasını istiyoruz. Bunun için yer de var. Ayrıca kent meydanına bir otopark istiyoruz.

Akın Gül (Öğrenci): Bornova'da özellikle tarihi önem taşıyan eserlere ve yapılara sahip çıkılmasını istiyorum. Peterson Köşkü ben doğduğum günden beri bu halde ilgisiz şekilde duruyor. Elbirliği ile bu sorunun çözülmesini istiyorum. Çünkü tarih bizim geleceğimiz.

Rahime Yılmaz (Hemşire): Bornova'da etkili çalışmalar yapılmadığını düşünüyorum. 1 yıldır gözle görülür hiçbir değişiklik yok. İlçenin en önemli sorunu ayrımcılık yapılması. Bornova sadece merkezden ibaret değil kenar semtlere de eşit ilgi gösterilmesini istiyoruz.

Ali Köse (Emekli): Çöpler zamanında toplanmıyor. Ayrıca Bornova Merkez Pazar Yeri'nin içinde yerler çok dar. Herşey içiçe. Yer dar olduğu için esnaf yarıya düştü. Pazar yerinin genişlemesini ve esnafın çoğalmasını istiyoruz.

Hüsnü Çelik (Emekli): Ben Bornova'da doğdum büyüdüm. Ama, bugüne kadar Bornova için çok fazla birşey yapıldığını görmedim. Bornova hak ettiği yerde değil. Kızılay Mahallesi 50 sene önce nasıl ise şimdi de aynı. Biz eğer halk olarak kendisine sahip çıkıp başa getirdiysek onun da Bornova'ya sahip çıkması gerekiyor.

Fatma Can (Hemşire):
Kendisinden memnunuz. Gelecek vaad eden genç bir başkan. Güzel projeler bekliyoruz Ergene Mahallesi'nde imar durumunu gözden geçirirse seviniriz.

Şahin Kalbent (Emekli): Kendisinden memnun değilim. Şu ana kadar etkin bir çalışmasını göremedim. Yollar bozuk, çöpler zamanında toplanmıyor. Özellikle çevre semtlerin çok sorunları var. Onun için bu bölgelere ağırlık vermesini istiyorum.

Şevkiye Kırcalı (Emekli): Başkanın 1 yıldır hiçbir projesini görmedim. Yaptığı tek şey kaldırımları değiştirmek. Pazar yerinin de yeniden düzenleme yapılarak daha gösterişli bir hale getirilmesini istiyoruz. Ayrıca otopark sorununa çözüm bulmasını istiyoruz.

Fatma Azman (Bakıcı): Kendisinden çok memnunum. Başkanımız Olgun Atila'ya biraz daha zaman tanımak gerekiyor. Önümüzdeki 4 yılda daha iyi işler yapacağını düşünüyorum. Nazan Ulusay (İşçi): Başkandan memnunum genç ve dinamik bir başkan. Bu önemli bir avantaj. Ayrıca üniversite kenti Bornova'da gençlerle ortak hareket ederek, onların fikirlerini alarak ortak çalışmalar yapacağına inanıyorum.

Levent Ateş (Esnaf): Küçükpark ile ilgili sıkıntılarımız vardı çevre düzenlemesi yaptı. Küçükpark'ın içinden çöp bidonlarının kaldırılması çevre için çok iyi oldu. Çünkü çevreyi çok rahatsız ediyordu.

Haydar Özdemir (Taksici): Evka-3 semtine pazar yeri istiyoruz. Ayrıca Mustafa Kemal Caddesi'nde çift taraflı park eden araçlar yüzünden sıkıntı yaşanıyor.

Betül Çevik (Öğrenci): Bornova'da verdiğimiz oyun karşılığını tam olarak alamadığımızı düşünüyorum. Ben Çamdibi'nde oturuyorum. Parklar aynı, yollar bozuk. Yağmur yağdığı zaman araçlar ve yayalar için kötü oluyor. Özellikle parklarda çocukların kumun içinde oynamasını istemiyoruz. Basketbol sahasında potalar yıllardır ayrı duruyor.

Kaynak: Yeni Asır, 14.04.2015

Torbalı yolları duble olacak

Torbalı Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez, Türkiye'nin en eski karayollarından olan ve yaklaşık 30 kilometrelik kısmı Torbalı sınırları içerisinden geçen İzmir-Aydın Karayolunun yenileneceğini müjdeledi. Kısıkköy'den başlayıp Belevi'ye kadar uzayan 47,5 kilometrelik yolun duble yol olarak yeniden yapılacağını duyuran Başkan Görmez, dev projenin 1 ay içerisinde başlayacağını vurguladı. Bu çalışma ile Ayrancılar, Kuşçuburun ve Pamukyazı bölgeleri de rahat bir nefes alacak.
Hergün on binlerce aracın kullandığı İzmir-Aydın karayolu, yaklaşık 25 yıl önce otoyolun açılmasıyla eski hareketliliğini kaybetti. Ancak, ilçe ve mahallelerle bağlantılar için kullanılan eski yol önemini koruyor. Torbalı sınırlarında, Türkmenköy'den başlayan yol Pamukyazı Mahallesi'ne kadar uzanıyor. Torbalı'nın içinden yaklaşık 30 kilometre devam eden yolda, her yıl yüzlerce trafik kazası meydana geliyor. Maddi hasarlı, yaralamalı ve ölümlü kazaların sayısı bir hayli fazla. Çift yönlü 4 şeritli yol yapılacak çalışmayla yenilenecek.

20 kavşak var
200 kilometrelik yolun yaklaşık 50 kilometresi yenilenecek ve duble yol olacak. Kısıkköy'den başlayıp Belevi'ye kadar olan bölümdeki 2'si kapalı olmak üzere 20 kavşakta da düzenleme yapılacak. Kavşakların 8 tanesinde sinyalizasyon bulunurken, bir tanesi de döner kavşak olarak kullanımda. Yenileme çalışmalarının 1 ay içerisinde başlayacağını dile getiren Başkan Görmez, "İlçemizin tam ortasından geçen karayolu sil baştan yenilenecek ve duble yol olacak. Bakanlık ile yaptığımız görüşmeler neticesinde projenin startı verildi. İlçemiz modern bir yola kavuşacak" diye konuştu.
 

Gün ışığı evlerin değerini artırıyor

Son yıllarda birbiri ardına yükselen konut projelerinde rakiplerinden bir adım daha öne çıkmak isteyen inşaat firmaları, evlerin gün ışığı görme süresini de önemli bir detay olarak sunmaya başladı

Ankara'nın gözde yerleşim merkezlerinden Beytepe'nin en yüksek noktasında inşa edilen Parktepe Evleri, iki blok arasındaki 90 metre mesafe ile konutta ferahlık arayanların tercihi olurken, gün ışığından da kesintisiz yararlandırıyor. LEMA Grup ve FERTAŞ AŞ işbirliği ile kurulan Şahika Grup Yapı'nın inşa ettiği Parktepe Evleri'ni Ankaralılara kazandıran şirket ortaklarından Murat Altuntaş, projelerin iç detayları kadar ferahlık, manzara ve gün ışığı süresinin de önem kazandığını kaydetti. Altuntaş, Parktepe'yi inşa ederken ferahlık ve aydınlığın daha eve girmeden başlamasına dikkat ettiklerini bildirdi. Ankara'da önümüzdeki yıllarda adından çokça söz ettirecek Beytepe'nin tam ortasında ve en yüksek noktasında inşa edilen Parktepe Evleri'ne gelen konukların en fazla bol ışıktan etkilendiklerini vurgulayan Altuntaş, şunları söyledi:

FERAHLIK YETMEZ
"Ferah mekân oluşturmak için yalnızca konutları geniş tutmak yetmiyor. Projenin daha da değerlenmesi için gün ışığı süresi artık büyük önem taşıyor. Yıllarca konutlar birbirine yakın konumda inşa edildi ve apartman sakinleri pencerelerini açtıklarında her zaman komşuları ile göz göze gelmekten rahatsız oldular. Proje konutlarda yaşamı kolaylaştıran ayrıntılara karşın birbirine yakın blokların verdiği rahatsızlığı önlemek için biz Parktepe'yi inşa ederken 20 katlı iki blok arasını 90 metre tuttuk. Blokların gölgesinin bile birbirinin üzerine düşmemesine özen gösterdik. Sonuçta Parktepe'de herkesin penceresinin ferahlığa açılmasını sağlayacağız."

Kaynak: Sabah, 14.04.2015

13 Nisan 2015 Pazartesi

Ahşap evlerin fiyatı 70 bin TL

Son yıllarda ahşap eve olan ilgi de her geçen gün artıyor. 20 günde inşa edilen, 100 yıl ömre sahip ahşap evler 70 bin liradan satılıyor...

Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden inşaat sektöründe son yıllarda ahşap eve olan ilgi de her geçen gün artıyor.
Betonarme daireler 130 bin liradan başlayan fiyatlarla vatandaşların beğenisine sunulurken sadece 20 günde inşa edilen, 100 yıl ömre sahip ahşap evler ise 70 bin liradan alıcı bekliyor.

Tüyap Bursa Fuarcılık AŞ tarafından Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), İnşaat Müteahhitleri Sanayici ve İşadamları Demeği (İMSİAD), Bursa Emlak Müşavirleri Esnaf Odası ve bir çok kuruluşun desteğiyle düzenlenen Bursa İnşaat Fuan'nda firmalar dikkat çekmek için ilginç tasarımlarını sergiliyor.

Balıkesir'in Edremit ilçe merkezli bir ahşap Firmasının yaptığı iki katlı ahşap ev fuarın ilgi çeken ürünlerinden oldu.

Kaynak: Emlak Kulisi, 13.04.2015

Mevaport'ta yatırım bitmez

İnşaat sektörünün başarılı isimlerinden Mevaport İnşaat, 2015 yılında da çok özel projelere imza atmaya hazırlanıyor. Yapımı devam eden Çamdibi Paprat Konutları, Mevakent Konutları ve Mevaplaza iş merkezinin yanısıra kısa süre içerisinde Çamdibi Konutları-3 ve Altındağ'da çok özel bir proje olan Prestij Konutları- 1'in de temelini atacaklarını söyleyen Mevaport Genel Müdürü Zekeriya Hazırbulan, "Tüm bunların yanı sıra Güzelbahçe'de inşa edeceğimiz villa projemizin de lansmanını Ağustos ayında yapacağız" diye konuştu. Projelerin ilgi gördüğünü vurgulayan Hazırbulan, "Ege'nin incisi İzmir'de bugüne kadar Kent Bornova, Çamdibi Konutları, Maltepe Ravza Sitesi, Gaziemir de bir çok projeyi tamamlayıp teslim ettik. Çamdibi Paprat Konutları, Mevakent Konutları ve Mevaplaza projelerinin yapımına olanca hızımızla devam ediyoruz. Kısa süre içerisinde temelinin atacağımız Çamdibi konutları-3 ve Prestij konutları'nın da satışlarına kısa süre içerisinde başlayacağız" şeklinde konuştu.

Kaynak: Sabah Egeli, 13.04.2015

Urla'daki taş ocağının ÇED toplantısı 2 Temmuz'da

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nün Urla'nın Birgi Köyü'nde 100 hektarlık alanda kalker ocağı ve kırma eleme tesisi için ön izin alan şirket projeyi halka anlatacak.

Hızır Kaptan tarafından işletilmesi planlanan tesis ile ilgili ÇED süreci belli oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, görüşlerin sunulacağı ÇED toplantısının 2 Temmuz'da yapılmasına karar verdi. Köye sadece 950 metre uzaklıkta orman alanı ve doğal yaşam merkezinin ortasında kurulması planlanan tesis ile ilgili köylüler kampanya başlatmıştı. Sosyal medyadan da destek verilen kampanya kapsamında birçok kişi alana giderek incelemelerde bulundu.
2 İŞÇİ ÖLMÜŞTÜ
Maden İşleri Genel Müdürlüğümün '200808418 ruhsat numarası' ile izin verdiği Kalker Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi'ni İstanbul'da yaşanan kaza ile gündeme gelen Hızır Kaptan isimli kişinin işletileceği öğrenildi. Sultangazi'de faaliyet gösteren 'Has Beton' adlı taş ocağında geçen 29 Haziranda meydana gelen toprak kaymasında, kepçe operatörü Süleyman Akay ve kamyon şoförü Erdem Çelikmen tonlarca balçığın altında kalarak yaşamını kaybetmişti.

Kaynak: Emlak Kulisi, 13.04.2015

FOÇALILAR TURİZMİN KALBİ OLMAK İSTİYOR

Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ'ın 365 gününü değerlendiren vatandaşlar, ilçelerinin turizm kenti olma özelliğini yitirdiğini söyledi. Foçalılar, Fransız Tatil Köyü'nün ve yel değirmenlerinin faaliyete geçmesini istiyor
 
Foça'da 3 dönemdir belediye başkanlığı görevini yürüten Gökhan Demirağ ilçenin gelişmesi ve güzelleşmesi için çalışmalarını sürdürürken ilçe sakinleri, Foça'ya turizm yatırımı istedi. Genel olarak kendisinden memnuniyetini dile getiren vatandaşlar, ilçenin turizm kenti olma özelliğini giderek kaybettiğini vurguladı. Yıllar önce turizmin kalbinin attığı Foça'da artık seyahat acentalarının bile çekildiğini ve turizm yatırımlarının yok denecek kadar az olduğunu belirten vatandaşlar, yıllar önce turistlerin uğrak yeri olan Fransız Tatil Köyü'nün faaliyete geçmesi için Foça Belediyesi'nin imar düzenlemesi yapmasını istedi. Foça'daki yel değirmenlerinin faaliyete geçmemesi ise bir diğer eleştiri konusu oldu.

Birtan İskit (Kuyumcu) : Gökhan Demirağ, 3 dönemdir başkanlık yapan ve halkın güvenini kazanmış birisi. Büyükşehir yasası nedeniyle birçok yetkisi elinden alındığı için kısıtlı şartlarda hizmet vermeye çalışıyor. Önümüzdeki 4 yılda Foça turizmine katkı koyacak ve canlandırılacak projeler yapmasını bekliyoruz.
Ali Haydar Çelebi (Foça Reha Necla Midilli Vakfı Başkanı) : Foça'da belediyeye ait yeşil alanlara gecekondu yapılanmasına göz yumuluyor. Foça'da turizm bitme noktasına geldi. Alaçatı'da turist yokken Foça'da turist kaynıyordu. Ama bugün tam tersi oldu. Seyahat acentaları bile Foça'da çalışmıyor artık. Foça'nın ilk tatil köyü bile kapandı. Bunlar bizi üzüyor. Foça'da tiyatro ve tramvay yapılmasını istiyoruz. Bunun için vakıf olarak destek vermeye hazırız.
Ümit Gül (Pizzacı) : Başkan'dan memnunuz. Genç ve dinamik. Sürekli esnaf ziyareti yapıyor. Ama doğal ve tarihi güzelliklere sahip olan Foça'nın turizm açısından cazibe merkezi haline gelmesi için daha çok tanınmasını istiyoruz. Bu yönde daha çok çalışmalar yaparsa seviniriz.
Altan Öztürk (Foça Genç İşadamları Derneği Başkanı) : İlçemizde ekonomik olarak kalkınma yok. Park bahçe ve alt yapı faaliyetleri yok. Uzun vadeli planlama yapılmıyor. Gelişimi için önünün açılması gerekiyor. Belediyeden bu konuda çalışmalar yapması gerekiyor. 21 milyon 400 bin TL yıllık bütçesi olan bir belediyenin 1 milyonluk yatırımını görmedim. 12 yılda yatırımların tamamını baz alırsak Foça'daki 12 tane yel değirmenini bitirirdi. Ama onlar bile bitmedi.
İnan Kılınç (İşletmeci) : Halkın güvenini kazanarak 3 dönem başkanlık koltuğuna oturmuş birisi. Foça için çalışıyor. Başarılı olduğuna inanıyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden Foça'ya daha çok ilgi göstermesini istiyoruz. Bu destek ile Foça'nın daha güzel yerlere geleceğine inanıyorum.
Bahadır Bilici (Esnaf) : Her dönem olduğu gibi bu dönemde esnaf olarak kendisinden memnunum. Sürekli bizlerin sesine kulak veriyor. Çözümler üretiyor. Her zaman yanımızda ve sorunlara çözüm getirmeye çalışıyor.
İlhan Üyücü (Turizmci) : Foça'nın tanıtımıyla ilgili bir sıkıntı var. Foça'yı eskiden tanıtan bir club med olarak bilinen Fransız Tatil Köyü vardı. Buraya önceden yabancı turistler gelirdi Şu anda kapalı olduğu için hiçbir turist doğru düzgün gelmiyor. Ayrıca tatil kamplarda çöpler haftada bir bile toplanmıyor ilaçlanmıyor. Bu konuda belediyeden hizmet bekliyoruz.
Ayhan Erdoğdu (Balıkçı) : Foça Belediyesi buradaki marinaya kooperatife verdi. Ama hakimiyet yine belediyede. Foça'da balıkçılık yapan insanlar burada yer bulamıyor. Ama Karşıyaka'daki kişi gelip burada tekne bağlıyor. Bu konuda bir ayrımcılık yapıldığını düşünüyorum. Burada öncelik Foça'da balıkçılık yaparak geçimini sağlayan insanlarda olmalı.
Ömer Atan (Esnaf) : Çeşme, Bodrum, Fethiye, Marmaris, Kuşadası gibi yerlerde belediyeler yaz sezonunda ilçeye daha çok katma değer kazandırmak için uğraşırken, Foça'da masalar sandalyeler kaldırılıyor. işgaliye tartışmaları yaşanıyor. Esnaf belediyeye güvenip yatırım bile yapamıyor. Foça'da bu dönemde yapılan bir tane mega proje vardı Foça Midilli arasında vapur seferleri olacaktı. O da fiyaskoyla sonuçlandı.
Doğan Perla (Faytoncu) : Foça birinci sınıf turistik bir yer olmasına rağmen adalar bomboş duruyor. Çay bahçeleri yapılsın. Ulaşım sağlansın. İlçenin içinde gözle görülür bir proje yok. Yollar taş döşeli ambulans bile giremiyor. Kadınlar bile topuklu ayakkabılarla yürüyemiyor.
Kerem Dirim (Çiftçi) : Foça'nın çok büyük bir potansiyeli var. Daha iyi yerlerde olması gerektiğini düşünüyorum. Foça'yı turizm yönünden daha canlı ve yaşanabilecek bir hale getirecek projeler üretilmesini isterim.
Elif Kılınç (Muhasebeci) : Belediye Başkanından memnun değilim. Foça'da turizm gün geçtikçe kan kaybediyor. Turizmin yeniden eskiden olduğu gibi canlanmasını istiyoruz.
Muhittin Demir (Emekli) : Turizm yatırımı sıfır. Dünya çapında tanıtım yapılması gerekiyor. İnşaat alanları çok kısıtlı. Turizm alanında daha çok teşvik edilmesi ve yatırımlar yapılmasını istiyoruz.
Zafer Aktan (Esnaf) : Foça turizm yönünden geriye gidiyor. Buraya gelen insan sayısı azaldı. Foça'da turizm yatırımının önünün açılmasını, park, meydan ve bahçeler yapılmasını, sahillerin hizmete açılmasını istiyoruz. Sahiller var ama kullanılamaz halde.
 

Balıkçı Barınağı yenilendi

Karşıyaka Belediyesi, Mavişehir Balıkçı Barınağı'nı ve barınağın önündeki sahil yolunu yeniledi. Barınak etrafında yapılan yükseltme çalışmasıyla dalga ve taşkınların önüne geçildi.
 
Mavişehir'deki balıkçı barınağının çevresindeki görüntü kirliliğini bir süre önce ortadan kaldıran, vatandaşları denizle daha çok buluşturan Karşıyaka Belediyesi, bu kez de bölgedeki altyapı eksiklerini giderdi. Deniz seviyesinde kalan, su taşkınlarıyla boğuşan ve dalgalara karşı korumasız olan barınak ve çevresindeki ulaşım yolları 70 santimetre yükseltildi. Oluşturulan setlerle baskınların önüne geçilirken, barınağa giriş - çıkışı sağlayan yaya ve araç yollarında da düzenlemeler yapıldı.
SETLER ÖRÜLDÜ
Teknelerin bakımlarının yapıldığı bölüm; başta ızgaralar olmak üzere sil baştan yenilerek, teknelerin bakımı esnasında denize dökülen pis suların kanalizasyona dökülmesi sağlandı. Barınakta bulunan tuvaletlerde de çalışma yapan belediye ekipleri, giderlerini kanalizasyona bağladı. Barınak çevresinde bulunan sosyal tesislerin altyapı sistemlerinin yenilenmesiyle Mavişehir Balıkçı Barınağı modern bir görünüme kavuşturuldu.
 
"BARINAK ARTIK DAHA GÜVENLİ DAHA MODERN"
Karşıyaka sahilini modern bir görünüme kavuşturmak için çalıştıklarını söyleyen Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, "Karşıyakamızın kıyı şeridini kaçak ve kötü görünümlü yapılardan temizlemek, çevre ve görüntü kirliliğinin önüne geçmek için çalışıyoruz. Balıkçı barınağı, yaptığımız çalışmalar neticesinde artık daha güvenli ve modern bir yer. Karşıyaka insanını denizle, sahille daha rahat ve kolay buluşturmak için çalışmalarımıza ara vermeden devam edeceğiz" dedi.

Kaynak: Yeni Asır, 13.04.2015

İzmir Kale Garden Konutları’nda fiyatlar 139 bin liradan başlıyor

Kale Garden Konutları 139 bin liradan başlıyor Çevre Gayrimenkul’un Gaziemir’de hayata geçirdiği 281 dairelik Kale Garden’da ilk 59 daire Ağustos’ta teslim edilecek. Projenin tamamı 2016 Aralık’ta bitecek
Yaklaşık 25 yıllık tecrübesiyle, bugüne kadar birçok özel projeyi hayata geçiren Çevre Gayrimenkul, Gaziemir’de yapımına başladığı 281 dairelik “Kale Garden Konutlarında” sona yaklaştı. Yapımına geçtiğimiz yıl Mayıs ayında başlanan ilk 59 konut, Ağustos ayında sahiplerine teslim edilecek. 1 + 1,2+1 ve 3+1 olmak üzere, toplam 281 dairenin bulunduğu bu özel proje, en geç 2016 yılının Aralık ayında tamamen bitirilmiş olacak. Yaklaşık 40 milyon liralık yatırımla, 20 bin metrekarelik alan üzerine konumlandırılan “Kale Garden Konutlarındaki birbirinden özel daireler, 139 bin liradan başlayan fiyatlarla satışa sunulacak.

BÜYÜK İLGİ VAR
İlk olarak Ağustos ayında teslim edilecek ve 2+1 ile 3 + 1 dairelerin bulunduğu 1’inci adadaki 59 dairenin tamamına yakını satıldı. Diğer konutların satışları ise devam ediyor. Proje kapsamında 1 + 1 daireler brüt 65 metrekare büyüklüğünde olacak. 2+1 daireler ise brüt olarak 100 ile 128 metrekare arasında, 3+1 konutlar ise 128 ile 148 metrekare arasında değişecek. Toplam 120 adet 1 + 1 rezidans tipinde dairenin bulunduğu “Kale Garden Konutları”, müşterilerine ayrıcalıklı bir hayatın kapılarını açacak. Tüm daireler, yüzme havuzu, SPA merkezi, sosyal İbrahim Kaleli, “Bütün daireler, denizi aratmayan güzellikteki havuz ve iç bahçe manzaralı olarak tasarlandı” dedi.

KALE GARDEN KALİTELİ MALZEME
Yüksek Mimar Kaleli, şöyle devam etti: “Depreme dayanıklı, inşaat aşamasında bütün disiplinlerin yerine getirilerek, tecrübeli ve donanımlı kişilerle projemizi tamamlıyoruz. Ayrıca görüntülü intercom ve kamera sistemi ile 24 saat boyunca güvenliğiniz emin ellerde olacak. Ayrıca konutlarımızın içinde kullanılan malzemelerde dünyaca tanınan ve kendini kanıtlamış markaları tercih ettik. Kale Garden Konutlarfnı görmeden, daire almayın.” donatı alanları, fitness center, oyun odaları, kişi başına düşen 20 metrekare yaşil alan, 24 saat güvenlik ve otopark imkanlarından yararlanacak. Ayrıca 1 + 1 rezidanslarda, kapalı yüzme havuzunun yanı sıra resepsiyon hizmeti de verilecek.

ÖZEL BİR PROJE
Çevre Gayrimenkul’un sahibi Yüksek Mimar İbrahim Kaleli, Gaziemir’e ayrı bir soluk getirecek, özel bir proje hazırladıklarını söyledi. Kaleli, “Projemiz hem şehrin içinde, hem de büyük kentlerin getirdiği olumsuz koşulların dışında, yemyeşil bir peyzaja sahip. Huzurlu, güvenli, otopark problemi olmayan, tüm teknolojik altyapı, donanım ve konfora sahip, çok özel bir sitede yaşamak isteyenler, projemizi mutlaka görmelidir. Toplu ulaşıma olan yakınlığı ve kolay ulaşım imkanlarıyla projemiz her açıdan çok değerli” dedi.

Kaynak: Yaşam Projeleri, 13.04.2015

Yazlık konutlar için 15 bin Maliye Müfettişi görevlendirildi

Tatil yörelerinde kayıt dışı kiralandığı için vergi kaybına neden olan ve bu yönüyle "turizmin kayıp hazinesi" olarak değerlendirilen yazlık konutların, kayıt altına alınması için çalışma başlatıldı. TÜRSAB Ev Turizmi Komitesi Başkanı Tarhan: "Maliye Bakanı yaz mevsiminin başından itibaren 15 bin müfettişin, başta yabancılar olmak üzere Türkiye'de yazlık konut sahiplerinin kısa dönemdeki kiralamalarını takibe almak üzere görevlendirildiğini aktardı." TÜROFED Başkan Yardımcısı İşler ise "Türkiye'nin bu kayıt dışılıktan 8-10 milyon dolar arasında turizm geliri zararı var"

Türkiye'de, her yıl ciddi oranda büyüyen "ev turizmi" pazarında kayıt dışı kiralanarak önemli miktarda vergi kaybına yol açtığı iddia edilen tatil yörelerindeki konutların, kayıt altına alınması için çalışma başlatıldığı bildirildi.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Ev Turizmi Komitesi Başkanı Mücella Tarhan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Türkiye'de "turizmin kayıp hazinesi" olarak değerlendirdikleri ev turizminin altyapısını oluşturmak için Maliye Bakanlığı ile görüştüklerini, bakanlığın bu alandaki kayıt dışılığı önlemek için bir takım tedbirler aldığını belirtti.
Ev turizmiyle ilgili yasal zemin oluşturma çalışmalarını devam ettiğini belirten Tarhan, "Maliye bakanı, bu konuyla ilgili vergi mevzuatının düzenlenmesi konusunda Gelir İdaresi Başkanlığı ile bir çalışma içerisinde olduklarını söyledi. Hatta yaz mevsiminin başından itibaren 15 bin müfettişin, başta yabancılar olmak üzere Türkiye'de ikinci konut sahiplerinin kısa dönemdeki kiralamalarını takibe almak üzere görevlendirildiğini aktardı" dedi
Tarhan, yasal düzenlemeyle ev turizmine açılacak konutlar için bazı önerilerde bulunduklarını kaydederek, "Hangi evin turizme açılıp, hangilerinin açılamayacağı konusunda niteliklerin belirlenmesini önerdik. 1774 No'lu Kimlik Bildirme Kanunu gereği, gelen konuğun 3'üncü günün ardından kaldığı mahallenin muhtarlara bildirilme zorunluluğu var. Bu yasada da bazı düzenlemeler yapılarak ev turizmine uygun hale getirilmesini talep ettik" diye konuştu.
"8-10 milyon dolar zarar var"
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler de Türkiye'deki kayıt dışı konutların yaklaşık 1 milyon 500 bin yatak kapasitesinin bulunduğunu savunarak, "Bu konutlar turistik işletmeler için haksız rekabete yol açıyor. Türkiye'nin bu kayıt dışılıktan 8-10 milyon dolar arasında turizm geliri zararı var" ifadesini kullandı.
Maliye Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın turizm işletmesi gibi kiralan bu konutların kayıt altına alınması konusunda turizm sektörü temsilcilerinin görüşlerini aldığını dile getiren İşler, "Biz de gerekenleri söyledik. İlgili bakanlıklar rapor hazırlama aşamasındalar" dedi.
Mehmet İşler, bu konutların kapanmadan turizme kazandırılması yönünde görüş bildirdiklerini anlatarak, şöyle devam etti:
"Kayıt altına alınsın, vergilerini versinler ve standartlara uysunlar dedik. Sonunda bizim bu haklı haykırışımız devlet kurumları tarafından duyuldu ve gereken çalışmalar başlatıldı. Özellikle Türkiye'deki yabancı uyruklu konut sahipleri tarafından da suistimal ediyor, Örneğin yabancı bir iş adamı, Türkiye'den 8-10 yazlık satın alıp, bunu ülkesinde internet üzerinden günlük ya da haftalık kiralıyor. Bu kiraladığı kişileri de akrabasıymış gibi Türkiye'ye gönderiyor. Bu yabancılar, bir tur operatörü gibi buranın imkanlarıyla hiçbir vergi ödemeden kendi ülkesinde geçimini sürdürüyor."
"Fiyatlar, 500-1500 sterlin arasında
Didim Emlak Müşavirleri Derneği Başkanı Osman Coşkun ise Didim'de 15 binden fazla yabancının konut sahibi olduğunu ve önemli bir kısmının konutlarını yaz aylarında başkalarına kiraladığını söyledi.
Kiralamaların genelde internet üzerinde yapıldığını kaydeden Coşkun, şu görüşleri paylaştı:
"İnternet üzerinden kira ücretini alıp, Türkiye'deki emlakçısına 'Ben evime şu kişiyi gönderiyorum, 1 haftalık tatil yapacak. Havalimanından alıp eve transferini yapın' gibi isteklerde bulunuyor. Yabancılar bunu 7, 10 ve 15 günlük paketler halinde satıyor. Fiyatlar, elektrik, su, temizlik ve ulaşım giderleri dahil 500-1500 sterlin arasında değişiyor. Emlakçılar da yüzde 10-15 komisyon karşılığında bunu yapıyor."
 

AFET 3 YIL SONRAYA: Gecekonduya seçim jesti

Yaklaşık 4 milyon kişinin yaşadığı gecekondu ve kaçak yapılarla ilgili tapu düzenlemesini yıllardır oyalayan hükümet seçim virajına girilince önemli bir jest yaptı.

Afet yasasına göre 15 Mayıs'ta kaldırılması planlanan tapu hakkına ilişkin düzenleme önceki hafta Meclis'e gelerek 3 yıl ertelendi. Ancak gecekonduda oturan hak sahipleri, düzenlemenin konuya kesin bir çözüm getirmeyip erteleme içerdiğine dikkat çekti. Siyasi partilerle görüşen mahalle sahipleri yine de bu gelişmeyi önemli görmekle beraber kazanılmış tapu haklarının kentsel dönüşümde de korunmasını hedefliyor. 
 51 mahalle birlik oldu  

1984 yılında devletin gecekondu sahiplerinden binlerce lira para alarak verdiği tapu tahsis belgelerinin tapuya dönüşmesi öngörülüyordu. Daha önce çıkarılan imar affı kanunları ile de vatandaşların yaptıkları gecekondular ruhsatsız olmaktan çıkarılmıştı. Fakat şimdi devlet, vergi topladığı ve altyapı hizmeti götürdüğü gecekondu mahallelerindeki vatandaşların tapu hakkını, kentsel dönüşüm sebebiyle ellerinden alabilir. Bunun üzerine İstanbul'da 39, İzmir'de ise 12 olmak üzere 51 gecekondu mahallesi haklarını aramak için ‘Mahalleler Birliği'ni oluşturdu. Birlik, yapılacak kentsel dönüşümlerin rant getiren yerlerden değil deprem açısından riskli alanlarda başlaması gerektiğini söylüyor.
  


Kaynak: meydangazetesi.com.tr, 13.04.2015

12 Nisan 2015 Pazar

EMLAK DANIŞMANLARI MUTLAKA EĞİTİM ALMALI!

Emlak sektörü artık eğitimsiz danışmaları saf dışı bırakıyor. İşte tam da bu nedenle, danışmaların tamamının bir eğitim alması ve kendisini geliştirmesi gerekiyor
Emlak sektörü, eğitimsiz danışmanları ya da sadece geçmiş yılların tecrübesini eğitim olarak görenleri her geçen gün saf dışı bırakıyor. Öncelikle oda ve derneklerin başlattığı emlak danışman eğitimleri, ardından üniversitelerde açılan emlak bölümleri ve şimdi de yeni trend emlak danışmanlarını eğiten danışman eğitmenler. Satış pazarlama eğitim danışmanları, emlak ve inşaat satışı yönünden hızlı bir akım başlattı. Bu akımın başını çekenlerden biriyle, Işıkören Danışmanlık ile samimi bir söyleşi yaptık.

HEMEN HAREKETE GEÇİN
Emlak sektörünün ve inşaat satış pazarlama alanının eğitim amaçlı çalışmalarında hızlı bir rol alan Işıkören Danışmanlık, Hilmi Işıkören ve Belgin Benek ile beraber 2010 yılında kuruldu. Hilmi Işıkören ile ‘Emlak Danışmanı Eğitim Semineri’ üzerine yaptığımız söyleşi, sektör çalışanlarının aslında ne kadar dar bir çerçeveden baktığını gözler önüne serdi. Uzun yıllar cama afiş asmaktan öte gitmeyen sektörün bir an önce eğitilmesi gerektiği ortada. Büyük yatırımlardan küçük alımlara ve satımlara kadar hangi kapsamda çalışılırsa çalışılsın artık piyasada ilk bakılan, danışmanın eğitim ve kapasitesi. Emlak firmalarının arasında kaybolmak istemiyorsanız bir an önce harekete geçin.

FARKLI BAĞLAR OLUŞUYOR
Semineri sırasında bize de zaman ayıran Hilmi Işıkören’e öncelikle teşekkür ediyoruz. Eğitimin öneminin farkında olduğunuzu ancak zaman bulamamak gibi yakınmalarınız olduğuna eminiz. Yine de Işıkören Danışmanlık ve benzeri eğitim danışmanlık kurumlarından az ya da çok faydalanmanızı tavsiye ederiz. Kendi il veya ilçenizde çok geniş çerçevelerle baktığınızı sandığınız dünyanın çerçevelerinize sığamayacak kadar büyük olduğunu, sadece bitmek bilmeyen eğitim sürecini hayatınıza sokarak yapabilirsiniz. Bu kapsamda Işıkören Danışmanlık’ı tanımak ve tanıtmak istedik. Diğer yandan bu tarz eğitim seminerlerine katılmanın farklı illerde ki danışmanlar arasında çok başka bağlar kurduğunu gördük.

EĞİTİM VE SAHA ÇALIŞMASI
Hilmi Işıkören’ le yaptığımız sohbette, 27 yıl süren iş hayatına neler sığdırdığını görmek şaşırtıcı oldu. Hilmi Işıkören ülkenin en büyük uluslararası 3 emlak firmasının başlangıç noktasında yer almış. Remax / Centrury 21 / Realty Word firmalarının ülkeye giriş, franchise oluşumlarında ön planda ve kurucu ortak veya üst düzey yetkili olarak rol alan Işıkören; aynı zamanda bu 3 firmanın ABD temsilciliklerinde ‘Emlak üzerine eğitimcinin eğitimi ve genel emlak eğitimleri’ ve kongrelerine katılmış. Uzun yıllar süren eğitimler ve sahadaki çalışmalar sonucunda edindiği bilgilerle, şuan emlak firmalarına ve inşaat firmalarına danışmanlık hizmeti sunuyor.

ÇAĞA AYAK UYDURMALI
Öncelikle büyük inşaat firmalarının çalışanları için tercih ettiği kısa süreli eğitimlerden, 8 haftalık eğitimlere kadar pek çok eğitim çalışması mevcut Işıkören Danışmanlık’ta. Aynı zamanda markalaşma sürecinde de etkin rol oynayan ve danışmanlık yapan firmanın ana konularından biri olan franchise sisteminde de firmalara destek veriyor. Samimi diyaloğuyla bilgi veren Hilmi Işıkören “Her ne olursa olsun mutlaka emlak ve inşaat sektöründeki danışmanların kendilerini eğitecek kurs ve seminerlere katılması gerektiğini” dile getiriyor. Danışmalara seslenen Işıkören, “Sadece sektörde geçirdiğiniz yıllara güvenemezsiniz, değişen çağa ayak uydurmalı, sosyal ağları kullanmayı öğrenmelisiniz” diye tavsiyede bulundu.

YENİ BİR PROJE
Hilmi Işıkören’in tanıtımında destek verdiği ve üye olanlara ücretsiz eğitim sağladığı son proje ilan.com.tr sitesi. Emlak firmalarının üyelik alabileceği bu portal aynı zamanda TEMFED başta olmak üzere pek çok emlak odası destekliyor. Yakın zamanda REALTOR ve FIABCI gibi portallarla da anlaşma yapacak ilan.com.tr aynı zamanda farklı dil seçenekleri de sunuyor. Hilmi Işıkören’in seminer ve eğitim çalışmalarıyla desteklediği portal kısa sürede bin üyeye ulaşmış. Hilmi Işıkören; “Sosyal ağlar sektörümüzün önemli bir yönü. Bilinilirlik için Facebook, google +, linkedin gibi pek çok sitede yer almak ve aktif olmak gerekiyor. Aynı zamanda içinde yer aldığınız emlak portalları ve güçleri de çok önemli bu nedenle ilan.com.tr’yi değerlendirmenizi öneririm” dedi.

Kaynak: Bizim Kocaeli, 12.04.2015

Bergama'nın sıkıntısı yarım bırakılan işler

Bergamalılar, ilçenin sadece UNESCO miras listesine girmesinin yeterli olmadığını belirterek, kültür merkezi ve otoparkın bir an önce tamamlanmasını, ayrıca turisti çekecek yeni tesislerin şehre kazandırılmasını bekliyor

Bergama Belediyesi, ilçenin UNESCO miras listesine girmesini sağlayarak vatandaşın büyük takdirini topladı. Ancak UNESCO'ya girmenin yetersiz olduğunu belirten Bergama sakinleri, kültür merkezi, otopark gibi yarım kalan projelerin tamamlanması gerektiğini vurguluyor.
İlçe halkı özellikle şehre gelen turistlerin konaklaması ve vakit geçirmeleri için butik oteller ve sosyal tesislerin Bergama'ya kazandırılmasını, ayrıca tarihi hanların restorasyonu projelerinin de
hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğini ifade ettiler. Turistlerin esnafla bütünleşmesini sağlayacak projeler geliştirilmesi için adımlar atılmasını bekleyen vatandaşlar, Bergama'nın tanıtımına katkı sağlamak ve ilçedeki turizm sektörünü canlandırmak amacıyla geçen sene yaşama geçirilen "Bergama Seni Çağırıyor" projesini olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi.

İLÇE SAKİNLERİ 365 GÜNÜ DEĞERLENDİRDİ

Sait Tez (Turizmci): Bergama UNESCO'ya girerek ilçe için büyük bir atılım yaptı. Bu Bergama ve çevresi için çok büyük bir kazanç. Tarihi hanların bir an önce restore edilerek hizmete açılmasını istiyoruz.
Lütfi Dalgıç (Berber): Belediyeden genel olarak memnunum ama kültür merkezini bir an önce faaliyete sokmasını istiyoruz. Cuma pazarının açılması üretici için olumlu olacaktır.
Ahmet Bilgin (Şoför): Bergama'da yapılmış bir şey yok. Sadece UNESCO için güzel çalışmalar yapıldı. Ama turist tutmak için hiçbir tesis yok. Turistlerin eğlenebileceği, dinleneceği yerler yok. Turist getiren otobüsler için bir otopark alanı yok. Turistler Akropol, Asklepion'da geziyor ama çarşıya giremiyor. Ne kültür merkezi bitti, ne de otopark.
İrfan Keskin (Taksici): Belediyeden beklentim zamanında yolunu yapsın, çöpünü alsın. Zamanında suyumuzu versin. Bana kültür ve sanat hizmetini versin. Kültür merkezini bir an önce tamamlasın.
Mehmet Gündoğdu (Emekli): Bergama'da kentin gözbebeği olacak kültür merkezi inşaatı olduğu yerde duruyor. Otopark inşaatı yine aynı şekilde
yarım kaldı. Bergama'da hiçbir şey doğru dürüst yapılamıyor. Belediye sokak köpeklerini kısırlaştırıyor. Sokak köpekleri konusunda çalışma yapılmıyor. Başkan seçim öncesi verdiği sözleri tutsun.
Adnan Muştu (Avukat): Belediyenin bu dönemde dikkat çeken bir icraatını hatırlamıyorum. Bergama'da turistleri ilçenin içine çekebilecek cazibe merkezleri yapılmasını istiyorum. Böyle bir çalışma yapılmadığı için esnaf iş yapamıyor. Bergama tarihi bir kent, kültürel miras listesinde yerini aldı. Ama bundan faydalanamıyor. Çünkü yeteri kadar turist çekemiyoruz.
Halil Gündüz (Esnaf): Belediyeden memnun değilim. Kültür merkezi bir yığın gibi kaldı. Sadece çiçekleri ekiliyor. Arka tarafta yapılan bir otopark var. O da Allaha emanet öyle kaldı. Bergama'da yapılan gözle görülen bir şey yok. UNESCO'ya girdik ama turistleri sadece müzenin önünde görüyoruz.
Harun Gezer (Elektrikçi): Seçimden önce planlanan yatırımların çoğu atıl duruyor. Kültür merkezi, otopark 1 yıl oldu hala bitmedi. Bitiş tarihi bile geçti. Yatırımların bir an önce bitmesini bekliyoruz. UNESCO'ya girdik. Bergama'nın ismi dünyaya duyuruldu. İnşallah bir an önce projeler başlar ve Bergama halkı, esnafı para kazanır.
Mehmet Ali Özener (Esnaf): Bergama'da öncelikle geçen yıl yapımına başlanan kültür merkezi ve otopark projesinin bitirilmesini istiyoruz.
Ayrıca UNESCO'ya yakışın çalışmalar yapılması, turistlerin konaklayacağı yerlerin olması gerekir. Sırf UNESCO'ya girmekle bu işler olmuyor. İnsanlarımızın da eğitilmesi lazım. Belediyeden bu yönde çalışmalar bekliyoruz. Tarihi yerlerin de restorasyonu gerekiyor. Bunlar olursa
Bergama kalkınır.
Refik Güneş (Esnaf): Bergama Belediyesi Bütünşehir yasası nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlandığı için gelirlerinde azalma oldu. Bundan dolayı belediye hizmet edemez duruma gelmiştir. 119 mahallesi oldu bir anda; oralara hizmet götürmekte zorlanıyor.
Rabiye Varol (Emekli): Başkanımız Arasta içindeki organik tarım pazarının ilçemiz için önemli olduğunu görmeli. Yarım kalan kültür merkezi ve otoparkın faaliyete geçmesini istiyoruz.
Necdiye Sarıbaş (Ev kadını): Kültür merkezinin inşaatı, müteahhiti vefat ettiği için yarım kaldı. Bir an önce tamamlanmalı. Genel olarak belediye çalışmalarından memnunum.
Senen Çakır (Öğrenci): Turabey Mahallesi'ndeki sebze halinin yerleşim yerinden uzak bir yere taşınmasını istiyorum. Çünkü çok gürültü ve çevre kirliliği oluyor. Kültür merkezinin bir an önce bitirilip açılmasını istiyoruz. Bergama'da arkadaşlarımızla gidip oturacağımız, eğlenerek hoşça vakit geçireceğimiz, öğrencilere tolerans gösterilen bir yer yok. Bergama öğrenciler için özellikle geceleri ölü bir kent.
Ediz Devcaz: Bergama'nın turizm açısından gelişmesini bekliyoruz. Bu yönde çalışmalar yapılırsa iyi olur. Kültür merkezi bitmedi. Bir an önce tamamlanarak hizmete açılmasını bekliyoruz. Ayrıca Aziz Kocaoğlu Bergama'ya İzmir'den metro hattı yapılana kadar otobüs sözü vermişti. O sözünü yerine getirmesini istiyoruz.
 

Gayrimenkul uçar gider...

AKP hükümetinin iktidar olduğu dönemde piyasa değeri en hızlı büyüyen sektörler gayrimenkul ve ticaret, yavaş büyüyenlerse tekstil ve orman oldu


2. çeyrekte taş, toprak kazandıracak
Yılın ilk çeyrek sanayi üretim verileri geçtiğimiz hafta açıklandı. Yılın iki aylık döneminde yıllık bazda yüzde 0,6 azalan sanayi üretimi verileri baz alındığında ilk çeyrek büyümesinin sınırlı kalacağı anlaşılıyor. Halk Yatırım Baş Ekonomisti Banu Kıvcı Tokalı, sanayi üretiminde ilk çeyrek büyüme beklentisinin yüzde 0,5 düzeyinde olduğunu, belirtiyor. Bu durumda, ekonominin genel büyüme oranının yüzde 1’ler düzeyinde kalabileceğini, ifade ediyor. Ancak hemen ardından ikinci çeyrekten itibaren daha güçlü büyüme oranları görülebileceğini dile getiriyor.
Tokalı, borsada Taş ve Toprak Sektörü hisselerinin öne çıkabileceğini, söylüyor. Sanayide beklenen iyileşme olursa inşaat, çimento, cam ve GYO’lar öne çıkacak.



Ne varsa dolarda var!
FED’in faiz artırımı konusunda kafaların karışması dolarda yükselişi getirdi. Dolar/TL haftanın son günü 2,6375’e kadar yükseldi. Düşüşlerde dolar toplayanlar yükselirken kademeli satıyor
Piyasalardaki dolar rüzgarı devam ediyor. FED’in haziran ayında faiz artırma beklentisinden moral bulan dolar kuru, 2.63 TL’yi aştı. Hafta içerisinde ABD Merkez Bankası Richmond Şubesi Başkanı Jeffrey Lacker, “Eğer, ekonomik veriler, beklentilerden büyük bir sapma göstermezse, faiz oranlarının haziranda artırılması ihtimalinin güçlü kalmasını bekliyorum” dedi. Minneapolis Fed Başkanı Kocherlakota ise faizi artırmanın ekonomiyi ‘yanlış yola’ itebileceğini söyleyince, kafalar iyice karıştı.

Yükseliş trendinde
Faizlerin artacağı konusunda herkes hemfikir olmakla birlikte zamanlaması tartışılıyor. Dolar/TL’nin de uzun vadede yükseliş trendinde olacağını herkes söylüyor. Fakat yükseliş sürekli ve ivmeli mi olacak, yoksa dönem dönem geri çekilmeler yaşanacak mı? Gelişmeler dolar rüzgarının dalgalanarak devam edeceği yönünde. Ancak rüzgarla gelen dalgalar hasar bırakabilmekte.
Oysaki büyük çoğunluk faiz artışı gelse dahi bunun birdenbire yükselen bir ivme göstermesini beklemiyor. Bir faiz artırımı gelse dahi kimse 10 yıllık faizlerin çok fazla yükseleceğine inanmıyor. Faiz artırımının dolarda fiyatlandığında birleşiliyor. Bu nedenle dolar/TL dirençlerinde zorlanılabilir.
Stratejist Okan Aybar doların bu koşullarda yine düşeceğini düşünenlerden. Dolar ve TL’nin  mevcut volatilite sınırları içinde dolandığını belirten Aybar, FED, uluslararası piyasalardaki zayıflıktan korkuyor diyor. Aybar, gelirler düşük, İstihdam yüksek olsa bile insanların para harcamasına engel. Çünkü insanlar istemediği işlerde az kazanıyor ve borçlarını ödemeye çalışıyor diyor.

1 haftada yüzde 2 arttı
Bu şartlar altında  FED faiz konusunda ikilemde kalıyor. Dolar bu koşullarda yukarı doğru atakları olsa da yine düşer, neticede çok fazla çıkması için bir neden de bulunmuyor. Doların hafta başına göre değer artışı yüzde 2.18 oldu. Temkini elden bırakmayarak düşüşlerde dolar toplanıyor. Yükselişlerde de kademeli satılıyor. Şunu unutmamak gerekiyor. Uzun vadede TL varlıkların değer artışı her zaman dolardan fazla kazandırdı.

Moody’s güncelleme yapmadı
Moody’s Türkiye’nin notunu güncellemedi. Cuma günü uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in İletişim Direktörü Jessica Sibado, Türkiye’nin kredi notu ve görünümüne ilişkin, “Eğer Türkiye için reyting eyleminde bulunmazsak herhangi bir açıklama yayınlamayacağız” demişti. Moody’s Türkiye’nin kredi notunu, 16 Mayıs 2013’te “yatırım yapılabilir” ülkeler kategorisine çıkarmıştı. Moody’s 11 Nisan 2014’te ise Türkiye’nin “yatırım yapılabilir” notunu teyit ederken, görünümü durağandan negatife çevirmişti. Kurum, en son geçtiğimiz mart ayında Türk bankacılık sistemine yönelik açıkladığı notta, kurlardaki oynaklık ve ekonomik büyümedeki yavaşlama nedeniyle görünümün “negatif” olduğunu belirtmişti. Bankacılık sektörü değerlendirmesinden sonra oluşan not kaygıları da şimdilik ortadan kalktı.

Yabancının Türkiye pozisyonu askıda!
Yabancılar seçimler nedeniyle Türkiye pozisyonlarını askıda tutuyor. Ancak geçtiğimiz hafta faiz avcılarının 2026 vadeli eurobondlara yoğun ilgisi vardı. Yine geçtiğimiz hafta ABD’de farklı fon yöneticileri ile bir araya gelen Garanti Yatırım Baş Ekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, yabancıların Türk piyasalarına bakışlarını umut verici bulduğunu belirtiyor.
Altınsaç, ABD tarafındaki yatırımcılar her ne kadar şu anda portföylerinde tercih etmiyorlarsa da, özellikle politika ve ekonomiye detaylı düzeyde ilgi duyuyorlar, diyor. Altınsaç’ın değerlendirmesine göre yabancı fonlar Türkiye’deki gelişmeleri çok yakından izliyor.
“Fonların Türkiye’de olan biteni çok yakından izlediklerini, enflasyon, büyüme, yatırımlardaki yavaşlama, TCMB ve dış dengeye oldukça hakim olduklarını” söylüyor. “En çok konuşulan ise politika” diyor.
Altınsaç, “Ciddi soru işaretleri ve belirsizlik görmeleri nedeniyle fonlar, TL’yi ‘underweight’te tutmalarına sebep oluyor” diye devam ediyor. Seçim öncesinde risklerin daha da artacağını düşündüklerini belirtiyor. En büyük merak konusu ise; Merkez’in faiz indiriminden ziyade, özel sektörün dış borcu ve bankaların FX’te sıkıntı yaşayıp yaşamadıkları...

Kaynak: Milliyet - Zeynep Aktaş, 12.04.2015

11 Nisan 2015 Cumartesi

Adnan Kahveci Köprülü Kavşağı'nın temeli atıldı

Bornova'yı Bayraklı kıyılarıyla buluşturacak kavşak 1 yılda tamamlanacak

İZMİR (AA) - Bornova'yı Bayraklı kıyılarıyla buluşturacak Adnan Kahveci Köprülü Kavşağı'nın temeli atıldı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, törendeki konuşmasında, 22,5 milyon lira maliyetle yaşama geçirilecek kavşağın 1 yılda tamamlanacağını açıkladı.
Homeros Bulvarı'nın ardından bu projenin de tamamlanmasıyla birlikte İzmir'in, tarihinde ilk kez 35 metre genişliğinde, her türlü donanına sahip 2 bulvara sahip olacağını kaydeden Kocaoğlu, inşaat çalışmaları ve kamulaştırmalar tamamlandığın proje maliyetinin 100 milyon liraya ulaşacağını kaydetti.

Yerel bir gazete tarafından İzmir Büyükşehir Belediyesi'ni ve başkanını karalamaya yönelik planlı haberlerin yapıldığını savunan Aziz Kocaoğlu, şöyle konuştu:
"Cenazeye alınmayan gazetecilerle elini kolunu sallaya sallaya İzmir Büyükşehir Belediyesi binası koridorlarında gezen gazetecilerin akreditasyonu yok diye karıştırılmaya çalışılıyor. Hangi gazeteci İzmir Büyükşehir Belediyesine girmemiş? Hangi gazeteciye ambargo konulmuş, hangi gazeteciye sen buradan çık denmiş? Hem basın özgürlüğünü, hukuk sistemini kirletiyorsunuz hem de yaptığınız işi hiç alakası olmayan yerlere sıvamaya çalışıyorsunuz.Tutmaz, uğraşmayın, daha fazla küçülmeyin, ayıptır."

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve başkanına rüşvet, riyanın bulaşmayacağını söyleyen Kocaoğlu, "Adaletsizlik, ahlaksızlık, hırsızlık, soysuzluk, şerefsizlik bulaşmaz. Çok uğraştınız, çok kara çaldınız ama bulaşmaz. Bizim yolumuz insanlık, adalet, hizmet, insanı yüceltmek yolu" diye konuştu.

- Adnan Kahveci Köprülü Kavşağı Smyrna Meydanı'ndan Anadolu Caddesi'ne kadar bağlantıyı sağlayan mevcut Bayraklı Adnan Kahveci Kavşağı'nın tren yolu geçişinden sonraki bölümü yenilenerek köprülerle Altınyol'a kadar uzatılacak.  Altınyol bağlantısıyla Konak ve Karşıyaka yönünden gelen araçlar, Nur Sultan Azerbayev Bulvarı, Smyrna Meydanı, Manas Bulvarı ve Yüzbaşı İbrahim Hakkı Caddesi'nin tümünü aşıp  Bornova ve Homeros Vadisi'ne kadar ulaşabilecek.
Yeni köprülü kavşak sayesinde, Bornova ve Bayraklı yönünden Konak ve Karşıyaka'ya da Altınyol aracılığıyla kesintisiz bağlantı sağlanmış olacak. İhale kapsamında 1,5 kilometreye yakın yol ve tretuvar düzenlemesi ile 7 bin 900 metrekarelik köprülü kavşak yapılacak.

Kaynak: Radikal, 11.04.2015

İzmir’e 4 müjde birden

GENÇLİK ve Spor Bakanlığı’nin sezon başında yaptırdığı testler ve incelemeler sonucu depremde yıkılma riski bulunduğu gerekçesiyle maçlara kapatıldığı için yaklaşık 8 aydır atıl durumda bekletilen Alsancak Stadı’nın akibetiyle ilgili ilk resmi açıklama geldi.

Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ali Osman Tatlısu, emektar tesisin açık ve kapalı tribünleri ile hizmet binasının en kısa sürede yıkılacağını, stadın 2015-2016 sezonunun ikinci yarısından itibaren futbol müsabakalarına açılacağını söyledi.
UEFA standartlarında yenilenecek tesise şu an olduğu gibi sadece doğu-batı yönünde tribün inşa edileceğini ve seyirci kapasitesinin 15 bin 500’e çıkarılacağını belirten Tatlısu, şöyle dedi:
"Stadın yıkım kararı çıktı. Önümüzdeki günlerde iş makineleri çalışmaya başlayacak. Bu süreçte zeminin bozulmaması için üstü özel bir örtüyle kaplanacak. İnşaatın tümü önümüzdeki sezonun 2’nci yarısına yetişmeyebilir.  Tribünleri kademeli olarak devreye sokup, maçları oynatmayı planlıyoruz."
DUVAR FARKLI OLACAK
Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ali Osman Tatlısu, Alsancak Stadı’nın yola bakan cephesinde yer alan ve Altay kulübü ile il müdürlüğünün kullandığı binanın yıkılarak yerine duvar örüleceğini açıkladı. Bu yöndeki çalışmaların sürdüğünü belirten Tatlısu, "Sıradan, kaba bir duvar düşünmüyoruz. İzmir’in sportif kimliğini ve başarılarını, belki stadın tarihini yansıtan figürlerin yer alacağı farklı bir yapı planlıyoruz. Değişik bir proje olmasını amaçlıyoruz. İnşaat sürecinde bu da şekillenecek" dedi.
ATATÜRK STADI’NA YENİ ÇATI YENİ ZEMİN
Çürüyüp dökülmeye başlayan kapalı tribünün ahşap çatısı için 2009 yılından bu yana ödenek bekleyen Atatürk Stadı’nda çalışmalar başlıyor. Yenileme ödeneği 2015 başında çıkan tesisin çatısı, güvenlik ve bariyer sisteminin yenilenmesi için ilk ihale tamamlandı, yüklenici firmaya yer teslimi yapıldı. Kapalı tribünün çatısı sezon devam ederken kademeli olarak yıkılıp yenilenecek, çalışma yürütülen bölümlere seyirci alınmayacak. Yeni çatıda eskisi gibi ahşap malzeme kullanılmayacak.
Kulüplerin sıkça şikayet ettiği zeminin de sezon tamamlandıktan sonra yaz dödeminde ele alınarak tamamen değişeceğini dile getiren Ali Osman Tatlısu, "Zeminin değişimiyle ilgili ihale sezon sonunda yapılacak. Daha önce soyunma odalarını tümüyle elden geçirmiştik. Stat ve zemin, yeni haliyle önümüzdeki sezona yetişecek" diye konuştu. Tatlısu, stattaki amatör maçların oynandığı 1 ve 2 numaları yan sahalara da kapalı tribün ve soyunma odası inşa etmeye başlayacaklarını da sözlerine ekledi.
HALKAPINAR’A ISITMA
İzmir’de 2005 yılında düzenlenen Dünya Üniversite Yaz Oyunları (Universiade) için inşaa edilen 10 bin kişilik Halkapınar Spor Salonu’nun ısıtma sorunu çözüldü. Özellikle soğuk havalarda ısıtmakta güçlük çekilen salona doğal gaz tesisatı ve radial ısıtma sistemi kuruldu. Yeni sistemle salon 30 dakika içinde ısınacak, kış döneminde antrenman ve maçlarda sıkıntı yaşayan sporcular rahat nefes alacak.
BUCA STADI AÇILIYOR
Bucaspor’un Buca Arena inşa edilmeden önce sürekli kullandığı, son olarak 2011-2012 sezonunda Altınordu’nun maçlarına ev sahipliği yapan Buca İlçe Stadı yeniden kapılarını açmaya hazırlanıyor. Üç yıldır profesyonel müsabakalara kapatılan emektar tesisien 4750 seyirci kapasitesiyle İzmir futbolunun hizmetine gireceği açıklandı. Buca Belediyesi’nin bir ara yeşil alan yapmak üzere çevresindeki duvarları kaldırdığı tesisin 2’nci Lig standartlarına göre elden geçirileceği ve 2015-2016 sezonuna yetiştirileceği bildirildi. Bu sezon İzmir’de yaşanan stat sıkıntısı yüzünden Altınordu bazı maçlarını Manisa’da, Karşıyaka Buca’da, Altay Menemen’de oynamış, Göztepe’de  bir maç için Kocaeli’ye gitmişti.
 

10 Nisan 2015 Cuma

ETİK, YEŞİL YILDIZLI OTELLERE ÖDÜL TÖRENİ DÜZENLEDİ

'Çevreye Duyarlı Konaklama Tesisi' belgesi alan tesisler için İnciraltı Özdilek Wyndham Otel'de bir akşam yemeği düzenlendi.
 
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği Derneği’nin (ETİK) katkılarıyla “Çevreye Duyarlı Konaklama Tesisi” (Yeşil Yıldız) Belgesi alan turizm tesisleri ve Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği Derneği (ETİK) ve IC Holding enerji grubu şirketlerinden ETİC Elektrik arasında protokol imza töreni için İnciraltı Özdilek Wyndham Otel’de bir akşam yemeği düzenlendi.
 
Düzenlenen geceye İzmir Valisi Mustafa Toprak, Kültür ve Turizm İl Müdürü Abdülaziz Ediz, Selçuk Kaymakamı Ayhan Boyacı, Selçuk Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, ETİK Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler ile ETİK Yönetim Kurulu Üyeleri, IC Holding Turizm Grubu Genel Koordinatörü Abdullah Keleş ve IC Holding Üyeleri ile çok sayıda  İzmir’in önde gelen turizmcileri katıldı.
 
ETİK ve IC Holding grubu şirketlerinden ETİC Elektrik arasında gerçekleşen imza töreniyle birlikte ETİK çatısı altında toplanmış tüm turizm tesislerinin, elektrik harcamalarının artık çok daha ucuza olacağı belirtilirken, ETİK Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler ve IC Holding Turizm Grubu Genel Koordinatörü Abdullah Keleş arasında gerçekleştirilen imza protokol töreninden sonra İzmir Valisi Mustafa Toprak ve ETİK Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, turizmin ve gecenin önemine dair açıklamalarda bulundular.
 
Türkiye’de toplam 190 tesisin yeşil yıldız belgesi aldığını söyleyen Şinasi Akçay, ayrıca 102 yeşil yıldız belgeli tesise sahip olan Antalya’nın bu alanda Türkiye’de birinci sırada yer aldığını, İzmir’in ise 13 yeşil yıldız belgeli tesisle Antalya, İstanbul ve Muğla’dan sonra bu alanda dördüncü sırada yer aldığını ifade etti.
 
Gecenin sonunda ETİK Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler ve İzmir Valisi Mustafa Toprak tarafından yeşil yıldız belgesi alan tesislere ve turizme katkılarından ötürü İzmir’in tanınan simaları için plaket töreni düzenlendi. 
 
Ayrıca, IC Holding tarafından İzmir Valisi Mustafa Toprak’a ve ETİK tarafından Wyndham Özdilek Genel Müdürü Funda Çam’a ev sahipliğinden ötürü plaket verildi.
 
 
 
 
Plaket töreni listesi şu şekilde oluşturuldu:
 
1- Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar ( Turizme katkılarından)
2- Selçuk Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı    ( Turizme katkılarından)
3- Medıcal Park İzmir Başhekim Yrd.Zeki  Hozer  ( Sağlık Turizmi)
4- İzmir Kalkınma Ajansı İZKA İzleme ve Değerlendirme Birim Başkanı  Murat Yılmaz Çoban  (Turizme ve Sektöre katkılarından)
5- IC Holding Genel Koordinatörü Abdullah Keleş  ( Turizm sektörüne katkılarından)
6- Diversey  Care  ( Turizm sektörüne katkılarından )
7- Wyndham Özdilek Otel Genel Müdürü   Funda  Çam    ( ev sahipliğinden )
     
 
Yeşil Yıldız Belgeli Tesisler Plaket Listesi
 
1-İzmir Hilton Oteli
2- Mövenpick Otel
3-İzmir Swiss Grand Efes Oteli
4-Wyndham Grand İzmir Özdilek
5-Ontur Otel
6-Aqua Fantasy World Otel İzmir
7-Aqua Fantasy Aqua Park Club Otel
8-Paloma Club Sultan
9-Paloma Pasha Otel
10-Sheraton Çeşme Otel Resort & SPA
11-Radisson Blu Resort & SPA 
12-Boyalık Beach Otel
13-Çeşme Pırıl Otel