28 Eylül 2008 Pazar

En lüks otel hizmete giriyor

Dubai'nin ünlü palmiye adası üzerinde inşa edilen ve geceliği 25 bin YTL olan Atlantis yarın hizmete giriyor. Yaklaşık 1 buçuk milyar dolara mal olan otel lüks ve konforun tanımını değiştiriyor.

Lüks otelleriyle ünlü Dubai'nin ünlü palmiye adasında inşa edilen Atlantis otel yarın hizmete giriyor. Maliyeti 1 buçuk milyar doları bulan ultra-lüks otel, Burj El Arab'ın tahtını kapacak gibi.
Çevrecilerin büyük tepkisine yol açan otelde lüks ve konfor yeniden tanımlanıyor. Oteldeki odalar akvaryum manzaralı. Atlantis'in yapımında kullanılan malzemelerin hemen hepsi özel üretim. Diğer Dubai otellerindeki gibi Atlantis'te de altın malzemeler ağırlıkta.

Otelde bulunan dev akvaryumda tam 65 bin çeşit balık bulunuyor. Otelin en üst katındaki suitlerin gecelik fiyatı ise 13 bin eurodan (yaklaşık 25 bin YTL) başlıyor.

Dubaili turizmciler, inşa edilen otelle birlikte meşhur adanın turistlerin ilgi odağı olacağını söyledi. Uzmanlara göre bin 539 odalı görkemli otele Avrupa'dan, Rusya'dan ve Asya'dan zengin turist akını olacak.

Atlantis yetkilileri, otele tatile gelenlerin binlerce euroyu boşuna harcamayacağını, Atlantis'te hayatları boyunca unutamayacakları bir tatil geçireceklerini söyledi.

Petrol gelirlerini inşaata yatıran Dubai'de yeni oteller ve gökdelenler yolda...

22 Eylül 2008 Pazartesi

Salhane’ye dev proje geliyor

İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ, İzmir Salhane-Turan bölgesine 150 milyon dolarlık bir yatırımla konut-ofis-alışveriş merkezi projesini hızlandırıyor

İstanbul’daki Kanyon Alışveriş Merkezi’ni yaptıktan sonra bölgeye ciddi yatırımcı çeken İş Gayrimenkul Yatırım, şimdi de İzmir’deki Salhane-Turan bölgesine 150 milyon dolarlık yatırım yapmaya hazırlanıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamada, planlaması tamamlanan Liman arkası bölgesinin canlanması için ilk adımın bu projeyle atılacağı, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun bölgede öncü olması beklenen projeyle yakından ilgilendiği belirtildi.

Açıklamada, İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ Genel Müdürü Turgay Tanes ise, yatırım için gerekli mimari projelerin büyük ölçüde tamamlandığını belirterek, şunları kaydetti:

"Bölgede öncü olmaktan mutlu olduk. İstanbul’da Barbaros Bulvarı’nda yaptığımız Kanyon Alışveriş Merkezi’nden sonra oraya da arka arkaya yatırımlar gelmişti. Bir anlamda öncülük görevi yaptık. İstanbul dışına çıkmak istiyorduk ve İzmir bu anlamda önemli bir şehir. İzmir, pek çok açıdan çok önemli bir sembol. Böyle bir yatırımın ilk harcını başkanımızla birlikte koyma şansımız olursa, bölge için devamının geleceğine ve hızlı bir gelişme yaşanacağına inanıyoruz."

Karma proje olacak

Bölgeye karma bir proje uygulamayı düşündüklerini aktaran Tanes, İzmir’de önemli kentsel dönüşüm merkezi olarak, mevcut İş Bankası’na ait arsada proje yapmayı planladıklarını, işin mimari projesinin çizilmekte olduğunu, bölgeye yaklaşık 150 milyon dolarlık bir yatırım yapacaklarını kaydetti. Tanes, şöyle devam etti:

"Alışveriş merkezinin mimarisini, alışılmışın dışında ’yarı açık’ bir şekilde gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Proje çizimleri büyük ölçüde tamamlandı. Çarşının üstünü de kamuya açık park olarak planladık. 2009’un baharına kadar olan dönemde bu yatırımın ilk harcını koyup temel attıktan sonra devamının geleceğine ve bölgenin hızla gelişeceğine inanıyoruz."

22 Eylül 2008 - Milliyet Emlak
Kaynak: http://www.milliyetemlak.com/Default.aspx?aType=HaberDetay&articleID=3553

20 Eylül 2008 Cumartesi

Hızla Yayılan Yavaş Şehirler


İtalya’nın “Yavaş Şehir (Slow City)” hareketini destekleyenler, şehir merkezlerinde araba kullanımını yasaklayarak ve McDonald’s şubeleriyle süpermarketleri kapatarak yaşanır kentler oluşturmaya çalışıyorlar. Asya’ya da sıçrayan bu akım, tüm Avrupa’da hızla yayılıyor.


Toskana’nın minik Chianti şehri, 1999 yılında ilk “Cittá Slow” [İtalyanca yavaş şehir] kenti oldu, ardından Bra, Positano ve Orvieto geldi. Zamanla, yavaşlık dalgası diğer şehirler arasında yayıldı. Artık İtalya’daki 42 Yavaş Şehir’le birlikte, İngiltere, İspanya, Portekiz, Avusturya, Polonya ve Norveç’te de birçok Yavaş Şehir var. Almanya’dan, aralarında Hersbruck, Lüdinghausen, Schwarzenbruck, Waldkirch ve Überlingen’in de bulunduğu bazı şehirler, sadece 50.000’den az nüfusu olan kentlerin kabul edildiği harekete seçilebilmek için başvurdu.


Yavaş Şehir’in İtalya’da ortaya çıkmasına şaşırmamak gerek. “La dolce vita”nın [tatlı hayat] ülkesi İtalya, özelikle yemekle ilgili geleneklerine çok bağlı. İtalyanlar’ın dilleri bile yavaşlığa çok daha yatkın.


1991 – 2004 yılları arasında Orvieto’nun Belediye Başkanı olan Stefano Cimicchi, bu görevinden sonraki birkaç yıl “Slow Food (Yavaş Yemek)”un başarılı konseptinden yola çıkılarak hazırlanan Yavaş Şehir hareketinin başkanlığını yürüttü. Yavaş Şehir hareketi, küçük kentlerin geleneksel yapılarını, sıkı kuralları dikkatle uygulayarak korumaları gerektiğini savunuyor: Arabalar şehir merkezlerinden çıkarılmalı, insanlar sadece yerel ürünleri tüketmeli ve sürdürülebilir enerji kullanmalı. Bu küçük şehirlerde, süpermarket ya da McDonald’s aramanın bir anlamı yok.


Tarih: 19 Eylül 2008

Kaynak: Spiegel, Strans.org, Slowmovement.com, Matogmer.no, Treehugger

Çeviren: Gizem Kahraman

Derleyen: Zeynep Güney - Arkitera.com

15 Eylül 2008 Pazartesi

TEKEL İzmir ve Ankara`da 2 adet arsayı satışa çıkardı

Mülkiyeti TEKEL’e ait İzmir ve Ankara’da bulunan 2 adet taşınmaz satışa çıkarıldı.

TEKEL Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri A.Ş Genel Müdürlüğü’ne ait Ankara Yenimahalle İlçesi’nde bulunan 182 bin metrekare arsa ile İzmir Karşıyaka İlçesi’nde bulunan 27 bin 375 metrekare arsayı satışa çıkarıldı. Geçici teminat bedelleri, 30 bin dolar olan taşınmazların tanıtım dökümanı ve Şartname bedeli ise bin dolar olarak belirlendi. Söz konusu İhaleler için 24 Ekim 2008 saat 18:00’a kadar tekliflerin kapalı zarf içersinde verilmesi suretiyle pazarlık usulü ile gerçekleşecek.



Kaynak: http://www.1insaat.com/tribe/textdetail/id/34568

14 Eylül 2008 Pazar

Konut kredisinde euro mu, YTL mi doğru?

Kredi kullanmaya hazırlanan okurlardan gelen mesajlar nedeniyle bu konuya bir daha değinmek istiyorum. Çünkü, konut alacaklar için para biriminin cinsi bazı durumlarda hayati önem taşıyabiliyor.

Konut kredisi kullanırken ABD Doları’nı tercih ettiğimi, kurlardaki düşüşten ciddi şekilde yararlandığımı yazmıştım.Açıkçası ben konut kullanımlarında dövizin payının biraz daha yüksek olduğunu tahmin ediyordum. Ancak, hafta içinde konuştuğum Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Tayfun Bayazıt, “Mortgage kredilerinde yabancı para biriminin payı yüzde 1’ler düzeyindedir” değerlendirmesini yaptı ve ekledi: “1994 yılında yaşanan krizde dövizin patlaması sırasında çok sayıda insan evini kaybetti. O nedenle kolay kolay kimse dövize yaklaşmıyor.” Konut kredisi 37,2 milyar dolar Bayazıt’ın belirttiği eğilim sektör genelini yansıtıyor. Dolayısıyla oranlar bankadan bankaya değişebiliyor. Ancak, bir büyük bankanın rakamları, sektör geneli hakkında bilgi verebiliyor. O nedenle Garanti Mortgage Genel Müdürü Cemal Onaran’ın bilgilerinden yararlandım. Onaran’a göre, 15 Ağustos itibariyle sektörünün konut kredisi tutarı 37.2 milyar YTL’ye ulaşmış. Ancak, bunun YTL ve döviz ayrımını yapmak mümkün değil, çünkü böyle bir veri tutulmuyor. Onaran, “Bilançolardan bazı veriler çıkararak tahmin yapmak mümkün” diyor ve ekliyor: “İlk 6 aylık bilançolara göre toplam kredi büyüklüğü 36,3 milyar YTL. Bunun yüzde 93’ü YTL, yüzde 7’i dövize endeksli kredilerden oluşuyor. Ama bunun ne kadarı euro, ne kadarı dolar tahmin etmek zor.” Garanti’den gelen mesajlar Sektör geneliyle ilgili ayrıntılı bilgi almak zor. Ancak, mortgage pazarında yüzde 26 paya sahip Garanti’nin verileri önemli mesajlar içeriyor. Buna göre, bankanın kredilerinin yüzde 87’si YTL, yüzde 13’ü de döviz olarak kullandırılıyor. Dövizde liderlik yüzde 63 ile dolarda, onu yüzde 18 ile euro izliyor. Bu oranlar, temmuz ve ağustos ayında da değişmemiş. Onaran, “Müşteriler çoğunlukla YTL’yi tercih ediyorlar. Biz de onlara gelirlerine uygun para cinsinden borçlanmayı öneriyoruz” diyor. Aslında her bankacı aynı davranışı gösteriyor, müşterisine, “gelirine uygun” kredi önerisinde bulunuyor. Ancak, “daha uygun para” diye ısrara edenlere de yeni döneme uygun para birimleri de öneriliyor. Bir süredir dolar öne çıkıyordu, şimdi Euro… Bunun yanında uzun süredir İsviçre Frangı vardı. Şimdi Japon Yeni de öneriler arasına girdi. Fakat en ideali, gelire göre tercih yapmak. Başka para birimi arayanların ise risk analizini iyi yapmaları gerekiyor. Öbür türlü ciddi sorunlar yaşayabilirler.

Tarih: 05-09-08, Kaynak: Hürriyet

11 Eylül 2008 Perşembe

Ev Alırken Nelere Dikkat Etmeli

Tamamlanmamış Ev Alımında Dikkat Etmeniz Gerekenler
Satın alacağınız evin güvenilir, tanınmış bir inşaat, taahhüt şirketi tarafından yapılmış olmasına özen gösterin.

Alınacak Eve İlişkin Geçmiş Vergi Borçları
Satın alacağınız evin geçmiş yıllardaki emlak vergisinin ödenip ödenmediğini Vergi Dairesi'nden kontrol edebilirsiniz. Ayrıca satıcıdaki makbuzları alarak kontrol edebilir ve birer kopyasını saklayabilirsiniz.
Alacağınız evin, satıldığı yıl ve geçmiş yıllara ait ödenmemiş emlak vergisinin ödenmesinden, alıcı ve satıcı müteselsilen yani zincirleme olarak sorumlu tutulurlar. Ev satın alanların "o yılın sonuna kadar" emlak vergisi beyannamesi vermeleri gerekmektedir. Satıldığı yılın emlak vergisini ise satıcı ödeyecektir.
Ayrıca satın aldığınız evin Çevre Temizlik Vergisi hiç ödenmemişse siz, mülkü satın aldığınız tarihten itibaren sorumlu olduğunuzdan, tapu suretiyle beraber bağlı olduğunuz belediyeye müracaat ederek beyannamenizi verebilirsiniz.

Kat İrtifakı/Kat Mülkiyeti Çıkartılması
Kat İrtifakı bir arsa üzerinde yapılacak veya yapılmakta olan bir veya birden çok yapının bağımsız bölümleri için, o arsanın maliki veya ortak malikleri tarafından, Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre kurulan irtifak hakkıdır. Kat Mülkiyeti, tamamlanmış bir yapının kat, daire, büro, dükkan, mağaza, mahzen, depo gibi bölümlerinden ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya elverişli olanları üzerinde, o taşınmazın maliki veya ortak malikleri tarafından Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre kurulan özel bir mülkiyet hakkıdır.
Satın alacağınız veya aldığınız bağımsız bölümün tapusunda sizin hisseniz arsa hissesi olarak gözüküyorsa, kat irtifakı veya kat mülkiyeti tesis edilmesini engelleyen bir neden olabilir. Bu nedenle, Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre cins değişikliği yapılmamış demektir. Ayrıca bu konut iskansız da olabilir. Konut Kredisi kat irtifakı / kat mülkiyeti alınmış konutlara verilmektedir.

Tapu Kaydında Taşınmaz Üzerindeki Kısıtlılık Halleri
Alacağınız konut üzerinde ipotek, haciz gibi kısıtlılık halleri olabilir. Konutun kısıtlılık halini taşınmazın kayıtlı olduğu ilgili tapu dairesinden öğrenebilirsiniz. Kısıtlı bir taşınmaz satın almanız durumunda, çeşitli problemlerle karşı karşıya kalabileceğinizi göz önünde bulundurmanız gerekmektedir.

Satın Alınacak Binaya Ait Zemin Etüdü
Binanın bulunduğu zeminin sağlamlığı deprem gibi bir doğal afette önem kazanmaktadır. Ancak burada iki noktaya özellikle dikkat etmek gerekmektedir.
Zemin ne kadar sağlam olursa olsun, inşaat kalitesine özen gösterilmemişse ve proje doğru uygulanmamışsa binanın depreme dayanıklı olması mümkün değildir.
İkinci önemli nokta ise, zemin etüdüdür. Zemin etüdü yapılmadan sorunlu bölgelerde rastgele inşa edilmiş binalar depremde büyük zarar görebilmektedir.
Bir yapının depreme dayanıklı olup olmadığını anlayabilmek için önce binanın projesinin kurallara uygun olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir. Proje doğruysa, bu kez yapının inşasının projeye uygun olup olmadığına bakılarak zemin etüdü yapılır. Evinizin depreme karşı dayanıklılığını test ettirmek için İTÜ (İstanbul Teknik Üniversitesi) İnşaat Fakültesi'ndeki Yapı ve Deprem Uygulama Araştırma Merkezi Müdürlüğü'ne ya da İTÜ İnşaat Fakültesi Dekanlığı'na başvurabilirsiniz.

Diğer Dikkat Edilecek Noktalar
Satın alacağınız konutun değerinin belirlenmesinde binanın cephesi, toplam daire sayısı, kullanım özellikleri, ses ve ısı izolasyonu, inşaat malzemesinin kalitesi, içinde kiracı olup olmadığı, yangın merdiveni, güvenlik, bahçe ve düzeni, balkon durumu ve inşaat sınıfı önemli etkenler arasında yer almaktadır.
Yeni evinizi satın alırken, tapu harcına esas matrahın ve değer artış kazancı gibi hesaplamaların yapılması açısından evin değerinin doğru olarak belirlenmesi büyük önem taşımaktadır.
Tapu harcı, açıklanan konut değeri üzerinden, emlak vergisi değerinden az olmamak üzere, alıcı ve satıcı tarafından %1,5 oranında ayrı ayrı talep edilmektedir.
Emlak komisyoncuları, konut alım satım işlerinde konutun gerçek satış bedeli üzerinden hem alıcıdan hem satıcıdan %2 - %3 arasında bir komisyon almaktadır.
Gayrimenkulün satışı sırasında bir değer artışı gerçekleşiyorsa, elde edilen kazanç 'değer artış kazancı' olarak değerlendirilir ve gelir vergisine tabi tutulur. Gelir vergisine tabi olan değer artışı, tapuda belirtilmiş olan değer üzerinden hesaplanmaktadır.

Kaynak: http://www.1insaat.com/tribe/textdetail?id=30892

7 Eylül 2008 Pazar

Mimarlığın ‘yükselen’ değeri: Burj Dubai

“Dubai Tower” olarak da bilinen Burj Dubai, yapımı hâlen devam eden ve bütün mimarlık camiasının son halini merak ettiği gökdelenlerden bir tanesi. Birleşik Arap Emirlikleri’nin mimarlar için oyun alanı olmuş şehri Dubai’de yer alan kule, henüz tamamlanmamış olmasına rağmen şimdiden dünyadaki en yüksek kule unvanını elinde bulunduruyor. Yapımına 21 Eylül 2004’te başlanan kulenin Eylül 2009’da tamamlanması ve işleme geçmesi bekleniyor.
Kulenin mimarı, 2006’dan bu yana Skidmore, Owings and Merrill (SOM) mimarlık firmasıyla çalışmakta olan Adrian Smith. Burj Dubai için ayrılan bütçe ise, toplamda 4,1 milyar doları buluyor. Kulenin bulunduğu Dubai şehir merkezi içinse şimdiye kadar toplam 20 milyar dolar harcanmış durumda. Emaar Mühendislik’in CEO’su Mohamed Ali Alabbar, Burj Dubai’deki ofislerin metrekare fiyatının 370 dolara ulaştığını ifade ediyor.

SOM, daha önce Chicago’daki Sears Tower’ın yanı sıra New York’taki Freedom Tower’ı da inşa etmişti. Burj Dubai’nin tasarımı, Frank Lloyd Wright’ın Chicago için tasarladığı Illinois gökdelenine benziyor. İslam mimarîsinden şablonları da içeren yapı, merkezdeki çekirdek etrafında kümelenen üç farklı birimden oluşuyor. Tepeye yaklaştıkça ana gövde ufalıyor ve en tepede sivrilerek sona eriyor. Y şeklindeki zemin kat planı, Basra Körfezi’nden güzel manzaralar görecek şekilde ayarlanmış. Aşağıdan yukarı bakıldığında, binanın biçimi İslam mimarîsinin klasik kubbe tasarımını da andırıyor. Tasarlama aşamasında, mühendisler binanın açısını 120 derece kaydırarak, yapıyı sert esen rüzgârların etkisinden kurtarmayı amaçlamış.

İç dekorasyon Armani’den
Burj Dubai’nin dış cephe kaplaması, 142 bin metrekarelik parlak cam, alüminyum ve desenli paslanmaz çelikten oluşuyor. Kaplama sistemi, Dubai’nin aşırı sıcak iklimine dayanabilecek şekilde tasarlanmış. Yapının içi, Giorgio Armani tarafından dekore edilecek. Binanın ilk 37 katı, Armani Otel olarak işlev görecek.
45 ve 108. katlar arasında, toplam 700 adet özel daire bulunuyor. Yetkililerin açıklamasına göre, 700 dairenin tamamı, satışa çıkmasından itibaren 8 saatte satılmış. Yapının 78. katında, yüzme havuzu yer alıyor. Kalan katların çoğunda ofisler yer alırken, 123. katta bir adet lobi, 124. katta ise hem açık hem kapalı gözetleme ofisi bulunuyor. Kulenin 200 metrelik sivri kısmındaysa, iletişim ekipmanları yer alıyor.

Dünyanın en hızlı asansörü
Burj Dubai, aynı zamanda dünyanın en hızlı asansörünü de içinde barındıracak. Asansörün hızı, saniyede 18 metre olarak belirlenmiş. Bu rekor, daha önce saniyede 16,83 metre ile Taipei 101’in elinde bulunuyordu. Yapıda, her biri bir kerede 42 kişiyi taşıyabilecek 56 adet asansör yer alacak.
Dışarıda ise, 217 milyon dolar gibi rekor bir ücretle, WET Design tarafından tasarlanan havuz bulunacak. 6600 ışık kaynağı ve 50 renkli projektörle ışıklandırılacak olan havuz, 275 metre uzunluğunda olacak ve yerden 150 metre yukarıya su fışkırtacak. Havuzun bu şovuna, Arap ve dünya müzikleri eşlik edecek.
Yapının temel malzemesi, güçlendirilmiş beton olarak belirlenmiş. Binanın temelinde, ağırlığı 110 bin tonu geçen 45 bin metreküplük çimento ve çelik kullanılmış. Burj Dubai’nin yapımı tamamlandığında, toplam 330 bin metreküp çimento ve 39 bin tonluk çelik kullanılmış olacak. Bir istatistiğe göre, kulede kullanılan çeliğin uzunluğu, dünyanın çevresinde ¼ tur atmaya yetiyor.

En yükseğe çimento pompalama rekoru
Kule yükseldikçe, binanın tepesine çimento pompalamanın daha güç bir hal aldığı belirtiliyor. Bundan önce, en yükseğe çimento pompalama rekoru, 532 metreyle İtalya’daki Riva del Garda Nükleer Santrali’nde bulunuyordu. Burj Dubai, 19 Ağustos 2007’de 536,1 metreye çimento pompalayarak, bu rekoru kırdı. 8 Kasım 2007’deyse çimento 601 metre yüksekliğe pompalanmıştı bile.
Kulenin muazzam ağırlığını taşıması için, özel bir beton karışımı kullanılmış. Betonun her bir parçası, belli bir ağırlığa dayanıklılığı ölçülerek yerleştiriliyor. Basra Körfezi’nde sıcaklığın 50 dereceye kadar yükselebildiği düşünüldüğünde, betonun sağlamlığı daha da önem kazanıyor. Bu sorunu aşmak amacıyla, beton gündüz değil, gece dökülüyor. Karışıma bir miktar buz eklenerek, gecenin daha soğuk ve kuru olma özelliğinden faydalanılıyor. Daha soğuk dökülen beton, iyice sıkıştığından, çatlaması ya da kırılması zorlaşıyor.

Bugün itibariyle 160. katına ulaşan yapıya, her hafta yeni bir kat daha ekleniyor. Ancak yapının tamamlandığında ulaşılacak olan uzunluğu, hâlen sır gibi saklanıyor. Mühendislerden bir tanesi, “Yapının son uzunluğunu sadece birkaç kişi biliyor. Size sadece 700 metrenin üstünde olacağını söyleyebilirim” diye konuşuyor.
Bina güvenliğine ise ayrı bir önem verilmiş. Her 25 katta bir, özel hava kaynağı bulunan, kendi kaçış merdivenlerine sahip “sığınma odaları” yer alıyor. Yapının kolonları, herhangi bir deprem dalgasını emecek ve etkisini en aza indirecek şekilde tasarlanmış.

Burj Dubai’nin kırdığı rekorlar
En yüksek yapı: 636 m (önceki rekor: KVLY-TV direği – 628,8 m)
En yüksek bağımsız yapı: 636 m (önceki rekor: CN Tower – 553,5 m)
En çok katlı yapı: 164 (önceki rekor: Sears Tower / World Trade Center – 110)
En yükseğe çimento pompalama: 601 m (önceki rekor: Taipei 101 – 449,2 m)
Not: Burj Dubai henüz “dünyanın en yüksek gökdeleni” unvanını almış değil. 20 Temmuz 2007’de Yüksek Binalar ve İnsan Yerleşimleri Konseyi başkanı Antony Wood, “Bu binanın yapımı tamamlanana ve ticarete açılana kadar ‘en yüksek gökdelen’ olarak adlandırmayacağız. Şimdilik en yüksek gökdelen unvanı hâlen Taipei 101’e aittir” açıklamasını yapmıştı.

Kaynaklar: Wikipedia, This Is London

Dünyanın En Pahalı Caddeleri

Dünyada hemen hemen her kent en seçkin markaların mağazalarının bulunduğu bir caddeye sahiptir. Tıpkı İstanbul`da Nişantaşı Abdi İpekçi caddesi veya Kadıköy`deki Bağdat caddesi gibi... Dünya markalarının yer aldığı bu alışveriş koridorlarında emlak fiyatları ister düşsün ister yükselsin, işler iyi gidiyor; yani en azından şimdilik! İşte dünyanın en pahalı caddelerinden bazı örnekler ve bunların civar alanlara yayılma girişimleri...

FIFTH AVENUE / NEW YORK
Gözde Yeri: 57. Sokak ve Fifth Avenue`nun kesiştiği yer
Kira: Metrekaresi 16.300 dolar
Piyasa Durumu: Birkaç kilometre güneyindeki Wall Street kan kaybetse de 50. ve 58. sokakların arasında yer alan Fifth Avenue bu yıl rekor kırdı. YÜksek meblağlar baş döndürürken bazı pazarlamacılar buradaki mağazalarını ticari kazanç kapısından çok pahalı reklam araçları olarak görmeyi tercih ediyor. Fifth Avenu`nun amiral gemisi olan Tiffany`s geçen yıl metrekare başına brüt 81 bin dolarlık satış gerçekleştirdi. BU rakam toplam satışlarının yüzde 10`una denk düşüyor.

BOND STREET / LONDRA
Gözde Yeri: Caddenin güneyindeki üçüncü kısım
Kira: Metrekaresi 9 bin 350 dolar
Piyasa Durumu: New Bond ve Old Bond gibi iki ana caddeden oluşan Bond Street 18. yy.`dan beri zengin Londralıların moda merkezi olarak biliniyor. Günümüzde ise Asprey`den Zegna!ya bütün markalar burada bulunuyor. Harry Winston`ın taşındığı No:171!deki mağazanın metrekare fiyatı yaklaşık 14 bin 560 dolar. Chanel ve Dolce&Gabbana caddenin en çok rağbet gören kısmında yer alsa da yakınlarındaki Conduit ve Bruton Streets de sayıları gittikçe artan prestijli kiracıları ağırlıyor.

AVENUE MONTAIGNE / PARIS
Gözde Yeri: Caddenin Prada ile Gucci arasında kalan çift sayılı bölümü
Kira: metrekaresi 7 bin 170 dolar
Piyasa Durumu: Turistik Champs Elysees ne kadar yüksek kiralarıyla bilinse de Christian Dior`ûn 1946 yılında ilk modaevini açtığı Avenue Montaigne, `haute couture` söz konusu olduğunda en üst kesime hitap ediyor. Chanel, Louis Voitton, ve Chloe burada yer alıyor. caddenin cirosu 2006 yılından beri fazla artmadı ve 200 metrekarenin üzerinde mağaza bulunmadığından dolayı bazı markalar yanı başındaki Rue Saint Honore`yi tercih etmeye başladı.

RODEO DRİVE / LOS ANGELES
Gözde Yeri: Brighton ve Dayton arasındaki 300 blok
Kira: Metrekaresi 5 bin 870 dolar ile 9 bin 240 dolar arası.
Piyasa Durumu: Julia Roberts`ın `Pretty Woman`daki ünlü eğlence sahnesinden çok önce Beverly Hills`in bu bölgesi zaten revaçtaydı; kiralar bu nedenle biraz yükselişe geçmiş olsa da, New York`un Fifth Avenu`suyla karşılaştırıldığında daha ucuz.

TVERSKAYA CADDESİ / MOSKOVA
Gözde Yeri: Manege Meydanı`ndan Mayakovskaya metro istasyonuna kadar olan bölge
Kira: Metrekaresi 5 bin 430 dolar
Piyasa Durumu: Tverskaya Caddesi Moskova`nın sayıları hızla artan zenginlerinin rublelerine gözünü diken Escada ve italyan ayakkabıcı Vicini gibi markaları cezbetmeyi başardı. Kiralar yüzde 10-15 oranlarında artış kaydetti.

CHUO CADDESİ/ TOKYO
Gözde Yeri: Chuo ve Marronnier`nin kesişme noktası
Kira: Metrekaresi 6 bin 740 dolar
Piyasa Durumu: Ginza bölgesine bir zamanlar büyük mağazalar damgasını vururken, Japonların beğenileri kişisel mağazalara yöneldiğinden Chuo`daki kiralar son beş yılda rekor kırdı. Kiralama faaliyetleri yavaşladıysa da perakendeciler hala dünyadaki lüks ürünlerin yüzde 40`ını oluşturan bir pazarda varlıklarını pekiştirme çabasında...

Kaynak: http://www.1insaat.com/g/century21_proje

6 Eylül 2008 Cumartesi

Kuşadası'na 10 dev firma talip oldu

Proje çerçevesinde yapılacak 25 milyon dolarlık kongre merkezi için yarış başladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın büyük destek verdiği ve Kuşadası'nın turizmde kaderini değiştirecek 100 milyon dolarlık Kongre Vadisi'nin ilk etabı olarak ihale edilen 12 bin kişilik kongre merkezi, inşaat devlerinin kapışmasına sahne oldu.

Kuşadası - Adagöl çevresindeki 1 milyon 200 bin metrekarelik alana yapılacak, 1500 kişilik otel, sosyal tesisler ve Safari Park'ın bulunacağı Kongre Vadisi'ndeki yatırımlardan ilki olan kongre merkezine, 10 dev firma teklif vererek yapımına talip oldu. Yaklaşık 25 milyon dolara mal olacak 12 bin kişilik kongre merkezinin geçtiğimiz haftasonu gerçekleşen ihalesine, MNG Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nafiz Günal'a ait Günal İnşaat, Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk'e ait Doğuş İnşaat, Tepe Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Atalar'ın sahibi olduğu Tepe İnşaat'ın yanı sıra Mustafa Göçen'e ait Göçay İnşaat, Kemal Ayyıldızlar'a ait Ayyıldızlar İnşaat, Nihat Uludoğan'a ait Ulka İnşaat ile Osman Çelik'e ait Aks İnşaat, Özer Kutlu Ünal'ın sahibi olduğu Ünal İnşat, Naci Topsakal'ın sorumlu olduğu Enda-Bahadır Konsorsiyumu ve Mehmet Raif Yalgı'nın sahibi olduğu Yeni Teknik Yapı firmaları katıldı. İhalenin 10 gün içinde sonuçlanacağını belirten Kongre Vadisi'nin yaratıcısı 70 ortaklı KOMER A.Ş'nin Başkan Vekili Şinasi Hurda, kongre merkezinin temelini ise, 28 Nisan'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Aydınlı Turizm Bakanı Atila Koç'a attırmak istediklerini söyledi.

5 yıldızlı otel
İhale edilen kongre merkezinin yanı sıra 100 milyon dolarlık kongre vadisine, 1500 kişilik 5 yıldızlı bir otel, "Civilarium" adı verilen alışveriş mekanlarının bulunduğu sosyal tesisler, amfitiyatro, üst düzey konuklar için 400 adet Efes Yamaç Evleri'nin benzeri villa, safari park ve iskele inşa edilecek.

Vadinin ikinci etap yatırımı olan 25 milyon dolarlık Civilarium'un bu yıl sonbaharda ihale edilmesi planlanırken 2007 ortalarında hizmete açılacak. 25 milyon dolara mal olacak 1500 kişilik 5 yıldızlı otel ise gelecek yıl ihale edilirken 2008 sonunda faaliyete geçecek.

25 milyon dolarlık 4'üncü ve son etap olan 40 adet Efes Yamaç Evleri benzeri villa, Safari Park, amfitiyatro ve iskele ise 2 yıl içinde ihale edilecek. Tamamı 100 milyon dolarlık yatırımın 50 milyon dolarlık yarısı, şirket ortaklarının öz kaynaklarıyla karşılanırken diğer yarısı dış kredi ile temin edilecek.

Geçen hafta sonu Tusan Otel'de bulunan KOMER A.Ş Merkezi'ne ve İstanbul'daki Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Merkezi'ne 10 firma tarafından teslim edilen 25 milyon dolarlık dev yatırımın teklif dosyaları, Aydın Bayındırlık İl Müdürlüğü Yetkilisi, şartnameyi hazırlayan firma görevlisi ve Kongre Vadisi Koordinatör Mimarı tarafından değerlendirilecek. Daha sonra verilen teklifler, Aydın Valisi Mustafa Malay'ın Başkanı olduğu 9 kişilik Komer A.Ş Yönetimi'ne sunulacak ve kazanan firma 10 gün içinde belirlenecek.

Kimler katıldı?
MNG Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nafiz Günal'a ait Günal İnşaat, Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk'e ait Doğuş İnşaat, Tepe Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Atalar'ın sahibi olduğu Tepe İnşaat'ın yanı sıra Mustafa Göçen'e ait Göçay İnşaat, Kemal Ayyıldızlar'a ait Ayyıldızlar İnşaat, Nihat Uludoğan'a ait Ulka İnşaat ile Osman Çelik'e ait Aks İnşaat, Özer Kutlu Ünal'ın sahibi olduğu Ünal İnşaat, Naci Topsakal'ın sorumlu olduğu Enda-Bahadır Konsorsiyumu ve Mehmet Raif Yalgı'nın sahibi olduğu Yeni Teknik Yapı.

Avrupa'nın en büyüğüİnşa edilecek kongre merkezi 12 bin kişi kapasiteli olacak.

İhaleyi kazanan firma, 29 Nisan'da temeli Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından atılacak 45 bin metrekare kapalı alana sahip 2 katlı bir kongre merkezi inşa edecek.

Toplam kapasitesi 12 bin kişi olan kongre merkezinin 3 bin 500 kişilik dev bir ana salonu ve 8 bin 500 kişilik 6 bağımsız salonu ile çeşitli toplantı ve komite odaları bulunacak. Ayrıca Avrupa'nın en büyük kongre merkezine 2 cep sineması, 3 restoran, pastane, sağlık merkezi ve basın büroları inşa edilecek. Kongre merkezi, Kuşadası'nın turizm patlaması yapmasını sağlayacak.

3 dönem mimarisi Alışveriş mekanları ve sosyal tesislerin bulunacağı vadinin en önemli yapılarından mini kent Civilarium, Roma, Osmanlı ve Bizans olmak üzere Anadolu'da yaşayan 3 dönemin mimari özelliklerini taşıyacak.

Aynı anda 2 bin kişinin yararlanabileceği dev yemek salonlarının bulunacağı Civilarium içinde Agora isimli alışveriş merkezi yer alırken konukların sıkılmaması için her türlü ayrıntıya yer verilecek. Sohbaharda ihale edilecek Civilarium, 2007'de faaliyete geçecek.

100 milyon dolarlık yatırımın gerçekleştirileceği Kongre Vadisi'ne Efes Antik Kenti'ndeki tarihi yamaç evlerinin benzeri olan 40 adet villa yapılacak. Kendine ait iç avluları bulunan villalarda kongreler için gelen üst düzey panelistler konaklayacak. Ayrıca Efes Antik Tiyatrosu'nun bir benzeri de vadi içine inşa edilecek. Efes'e kısa bir mesafede, antik tiyatroyu ve yamaç evlerini, günümüz mimarisine ait doğal yapısıyla yaşama imkanı elde edilecek.

Kongre Vadisi'ne yapılacak yatırımların orta kısmında kalan ve Pigale Antik Kenti'nin bulunduğu Adagöl, KOMERN yönetimi tarafından derinleştirildi.

Mini Disneyland
Adagöl'ün içinde Kadırga adı verilen teknelerin dolaşacağını belirten Kongre Vadisi uygulayıcı mimarı Uğur Onur, bu teknelerin bağlanacağı bir de iskele yapılacağını kaydetti. Vadiye gelen konuklar, Adagöl'de teknelerle gezerek stres atacak.

Kongre Vadisi'nin 5 yıldızlı otel ve Civilarium adlı sosyal tesisinin ardından son etap yatırımlarından birisi de raylı sistemle gezilebilecek 500 bin metrekareye sahip Safari Park olacak. Macera Kapısı, Cennet Kapısı ve Sihirli kapı denen 3 kapıdan girilecek parkta, hayvanlar serbest olarak dolaşma imkanı bulacak. Yatırımcılar vadiye yapılacak Safari Park'ı, "Türkiye'nin mini Disneyland'ı" olarak adlandırıyor.

Türkiye'de turizmin merkezlerinden biri olan Kuşadası'na kurulacak Kongre Vadisi, konuklarına hem iş, hem de tatil imkanı yaratacak. Konuklar, düzenlenen kongrelere aileleriyle birlikte de gelme imkanına sahip olacak.

Ada'yı tercih edecekler
Aydın Valisi ve KOMER A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Malay, "Şu anda kuruluşlar kongreler için İstanbul ve Antalya'yı tercih ediyor. Ancak yapacağımız muhteşem vadi sayesinde pek çok kongreye ev sahipliği yapacağız. Artık dünyanın sayılı kongrelerinin Kuşadası'nda yapılacağından eminiz. En kısa zamanda hayata geçmesi için elimizden gelen tüm çabayı ortaya koyacağız. Hem devlet, hem de turizmcilerin bu yatırımı hayata geçirmek için özverili şekilde çalışması Kuşadası'nı yürüklendiriyor."

Teklif veren firmalar ne diyor?
Oğuz Sarp (Ulka İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi):"Kongre Vadisi'ni yakından takip eden bir kuruluşuz ve devlet ile turizmcilerin işbirliğini takdirle izliyoruz. Tasarımı çok etkileyici ve Kuşadası'na gerçekten çok yakışacak. Biz 1986 yılında kurulmuş bir firma olarak bugüne kadar pek çok okul ve yurt inşa ettik. Mimari ve proje detaylarına çok önem vermemizle tanınırız. Son olarak Başbakan Erdoğan tarafından açılan Anadolu Grubu'na ait John Hopkins Hastanesi'ni yaptık. Bu nedenle şanslı olduğumuzu düşünüyorum."

Nezih Mataracı (AKS İnşaat Yetkilisi):
"Firmamız şu an zaten Kuşadası-Selçuk duble yolu inşaatını yapıyor. Daha önce Bandırma Susurluk Yolu'nu ve Düzce ile Bolu'da deprem konutlarını inşa ettik. Karadeniz Bölgesi'nde de önemli yapılara imza attık. İlk kongre inşaatı deneyimimiz olmasına rağmen çok iddialıyız. Kaliteli yapılar geride bıraktığımız için kendimize güveniyoruz."

İhsan Ayyıldızlar (Ayyıldızlar İnşaat Başkan Vekili):
"Biz daha önce 10 bin kişi kapasiteli olan DenizliKongre Merkezi inşaatını da yaptık. Yani 18 yılık bir firma olarak kongre merkezi konusunda tecrübe sahibiyiz. Şu anda Kuşadası'nda devam eden 700 konut inşaatımız var. Bu ihale konusunda da iddalıyız ve bugüne kadar yaptığımız inşaatlar da ortadadır. Son olarak Gebze'de yaptığımız Tübitak binası, Avrupa'nın en akıllı 4'üncü yapısı seçildi."

Yeni Asır - İlker Çoban

ARSADA YATIRIM TÜYOLARI

Doğru zamanda doğru yerde gayrimenkule yatırım yapmak orta ve uzun vadede yatırımcılara çok büyük getiri sağlayabilir. Emlak yatırımlarından en yüksek kazancı sağlayacak olan arsadır. Fakat arsaya yatırım yapmanın da altın kuralları vardır. Bu kurallara dikkat ettiğiniz sürece orta ve uzun vadede mutlaka kazanırsınız. İşte 16 altın kural:
1- Büyük inşaat şirketlerine komşu olun: Büyük inşaat şirketlerinin arsa satın aldığı bölgelerde arsa fiyatları prim yapar. Bu şirketler prestijli projeleri hayata geçirir.
2- Planlı kentleşme olan bölgeleri tercih edin: Planlı kentleşmenin yapıldığı bölgelerde, kaliteli ve üst gelir gruplarına hitap eden projeler gerçekleştirilir. Planlı kentleşen bölgelerde arsa fiyatları daha çabuk yükselir.
3- Göç alan bölgeler çok kazandırır: Kentlere göç edenlerin yerleştiği bölgelerde yeni yapılaşmaya gidilir. Kentlerin göç edenlerin yerleştiği bölgelerinde arsa fiyatları yükseliş eğilimindedir.
4- Gelir seviyesi yüksek kesime komşu olun: Potansiyel olarak üst gelir grubunun tercih edebileceği bölgelerde arsa satın almak, ilerde büyük kazançlar sağlayabilir. Bu kesimin tercih edebileceği bölgelerde arsa fiyatları yükseliş eğiliminde olur.
5- Teşvik, arsa fiyatlarını yükseltir: Bir kente yatırımlar artarsa arsalar da bundan payını alır. Teşvik kapsamındaki illere yatırım için sıcak para gireceğinden bu eninde sonunda arsa fiyatlarına yansır. Fiyatlarda yükseliş öncelikli olarak sanayi imarlı arsalarda başlar.
6- Hızlı büyüyen kentlerden arsa alın: Hızlı büyüyen kentlerde konut ve ticari bina yapımı için arsaya olan talep artar. Talep de fiyatları yükseltir.
7- Faizlerdeki düşüş arsa fiyatlarını yükseltir: Enflasyon ve faizdeki düşüşler, emlak fiyatlarını yükseltir.
8- Ulaşım projeleri değeri artırır: Bir bölgedeki emlak fiyatlarının yükselmesi o bölgeye yapılacak yol ve ulaşım projeleri ile doğru orantılıdır.
9- Ana caddeleri tercih edin: İmara yeni açılan bölgelerde ana cadde üzerindeki arsaların fiyatı, arka taraflara göre daha kısa sürede ve daha hızlı artar.
10- Resmi kurumlara yakın olsun: Eğer gelişmekte olan bir bölgede arsa alıyorsanız, imar planını detaylı olarak inceleyin. Mutlaka hastane, okul, belediye, kaymakamlık, valilik gibi resmi dairelerin yakınında olan arsaları tercih edin.
11- Cephesi geniş olsun: Bir arsanın, ana caddeye olan cephesinin genişliği gelecekte değerinin daha da artmasını kolaşlaştırır.
12- Çevresindeki yolları önemseyin: Bir arsanın etrafı yollarla çevreleniyorsa bu arsanın değeri de artar.
13- Yaya geçitlerini tercih edin: Alacağınız arsanın ilerde yaya geçiti yapılabilecek noktalarda olmasına özen gösterin.
14- Endüstri tesislerine dikkat edin: Özellikle konut yapmak veya müteahhite vermek için satın aldığınız arsaların endüstri tesislerine yakın olmamasına özen gösterin.
15 - Ormana yakın olmayın: Ormana komşu arsaları satmak zordur. Türkiye'de ormanla ilgili politikalar hükümetlere göre değişiklik gösterebilir.
16- Kriz dönemlerini fırsat bilin: Arsa satın alırken kriz dönemlerini fırsat bilin.

Kaynak: http://akmuhendislik.com/arsa_tuyo.asp

AK MÜHENDİSLİK ve İNŞAAT Ltd. Şti.

AK MÜHENDİSLİK ve İNŞAAT Ltd. Şti.

Foreign investors shun Turkey

Foreign investors planned large investment projects in Turkey but the recent political and economic tensions in the country urged the investors to shift its focus to European Union countries, the Middle East and Russia. The current political and economic climate in Turkey has shaken the confidence of the investors who now plans to exit the Turkish real estate market, Zaman reported. Jan de Kreij, CEO of Dubai-based Majid Al Futtaim Properties at a conference organised by the Association of Real Estate Investment Companies (GYODER) declared that the company has stopped further investments in Turkey.

16 June 2008 - Issue : 786
http://www.neurope.eu/articles/87784.php

5 Eylül 2008 Cuma

Emlak Vergisi'nde yeni metrekare maliyeti belirlendi

Emlak Vergisi'ne esas olmak üzere 2009 yılında uygulanacak 'bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri' tespit edildi.

Resmî Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren tebliğe göre, çelik karkas binalarda metrekare başına ortalama maliyet 1.151,24 YTL, betonarme karkas binalarda 701,36 yeni lira olacak. Gecekondu tarzı binaların ortalama metrekare maliyet bedeli de 3. sınıf inşaatlarda 69,48 Yeni Türk Lirası olarak uygulanacak.

Tarih: 24-08-08, Kaynak: Zaman

Teknokent'te İmzalar Atılıyor

İzmir'e teknoloji ağırlıklı yabancı yatırım çekmek için atağa geçen Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, teknokent projesi için Fransız C.I.COM'u yatırıma ikna etti. Proje, 4 milyar dolarlık bir yatırımla yapılacak. C.I.COM, dünyada 27 teknoloji geliştirme bölgesine sahip. C.I.COM ayrıca, Avrupa'nın en büyük teknoloji üslerinden Fransa'nın Nice kentindeki Sophia Antipolis'in kurucusu da.

Engel kalmadı

İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi A.Ş. ile C.I.OM teknokent yatırımı için 10 Eylül'de Urla'da önsözleşme imzalayacak. Bu imzayla C.I.COM'un, Urla'da üs kullanım hakkı İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi'ne (İZTEKGEB) ait olan, 2 milyon 183 bin metrekarelik arazide dev bir teknoloji kenti kurması için çalışmalara başlanmasının önünde bir engel kalmayacak. Urla'daki yatırım için C.I.COM'un yüzde 75, EGİAD'ın yüzde 25 hisseye sahip olacağı bir şirket kurulacak. EGİAD'a ayrılacak yüzde 25'lik hisse içinde Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı Şinasi Ertan'ın yaptığı Tepekule Holding ve Atay Holding de yer alacak.

Cazibe alanı

Ortaklar arasında, EBSO Meclis Başkanı Ender Yorgancılar ve Alphan Manas gibi kentin önde gelen işadamları da yer alacak. Ege Genç İşadamları Derneği Başkanı Cemal Elmasoğlu, "İmzaların atılıp, şirketin faaliyete geçmesinin ardından bölgedeki ilk binalar 2009'un Aralık ayında yükselmiş olacak. İYTE Kampüsü ile Çeşme'yi birleştiren bu proje ile içinde havaalanı, limanı olan yeni bir cazibe alanı oluşturulacak" dedi. Elmasoğlu, yüzde 25'lik payları için İzmir'den başka isimleri de ortak olarak alacaklarını, bu konudaki görüşmelerin sürdüğünü dile getirdi.

20 bin kişiye iş

Hazırlanan projeye göre C.I.COM, Urla'da İYTE'deki mevcut Teknoloji Geliştirme Bölgesi içinde yer alan 2 milyon 183 bin metrekarelik arazide bir teknoloji kenti kuracak. Ulusal ve uluslararası firmalar, bu kente açacakları Ar-Ge merkezleriyle yeni ürünler geliştirecek. Sözkonusu projeyle teknoloji kenti için yapılan toplam yatırım miktarının 4 milyar doları bulması hedeflenirken, 20 bin kişiye de istihdam sağlanacak. Teknoloji geliştirme bölgesinde teknoparkın yanı sıra otel, restoran ve kafeler ile spor alanları gibi sosyal tesisler de bulunacak.C.I.COM'la yaptıkları görüşmelerin 14 ay sonunda imza aşamasına geldiğini kaydeden EGİAD Başkanı Cemal Elmasoğlu, İzmir'i bilişim merkezi yapma düşüncesiyle geçtiğimiz yıl gerçekleştirdikleri arama konferansının ardından ilk teklifin onlardan geldiğini söyledi.
Elmasoğlu, "Dernek olarak genç nesilleri bir arada tutabilmek ve beyin göçünü engelleyebilmek için çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Yayınladığımız Sanayileşme Stratejisi'nde de ortaya koyduğumuz gibi bölgemizin dünyaya açılan kenti İzmir'i iletişim ve bilişimle anılır hale getirmek istiyoruz. 10 Eylül'de atılacak imzaların ardından 2 milyon 183 bin metrekarelik alanın üs kullanım hakkına 49 yıllığına sahip olan İZTEKGEB, bu hakkı C.I.COM devredecek" diye konuştu. İYTE Rektörü Prof. Dr. Zafer İlken de sözkonusu yatırımla ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek detaylı açıklamaları daha sonra yapacaklarını söyledi. İlken, "10 Eylül'de teknoloji geliştirme bölgesinin üs kullanım hakkı ile igili imzaların atılmasının ardından çalışmalar başlayacak" diye konuştu.


Haber: Yeni Asır Gazetesi 04.09.2008

Otele Arsa, Limana Kıyı Yok, Yatırımlar Duvara Çarpıyor

Ege'de her taraf duvar
Arkas'ın öncülüğünde, Hüsnü Özyeğin'e ait Fina Holding'in ve Batıçim'in de aralarında bulunduğu 146 İzmirli sanayi şirketi ve işadamıyla beraber Tepekule Holding'i kurduklarını belirten Ertan, 250 milyon dolar özsermaye taahhüdü olan şirketin yatırım için beklediğini söyledi. Ertan, şöyle devam etti: "İzmir'in, belki de Türkiye'nin en büyük şirketlerinden biri olacak Tepekule'nin altında şirketler kurmayı planlıyoruz. İlk adımı 2 yıl önce Alsancak Liman Hizmetleri AŞ'yi kurup Alsancak Limanı'nın ihalesine katılarak attık. Ancak aklımızdan geçen miktarın çok üstünde para vermemize rağmen, ihalede üçüncü olabildik. Ege kıyılarında liman kurmak için arayışlarımız devam ediyor. Limana uygun çok güzel yerler var, izin sorunu yaşanıyor. Milyarlarca dolar yatırım yapmak istiyoruz ama her taraf duvar."

Gözler otoyol ve elektrik dağıtım ihalelerinde

Tepekule Holding olarak İzmir'i Ankara ve İstanbul'a bağlayacak otoyolların yapımına talip olabileceklerini, İzmir ve Manisa elektrik dağıtım ihalelerine girebileceklerini ifade eden Ertan, hayal kırıklığına uğramamak için dikkatli davrandıklarını vurguladı.
Ege'nin potansiyelinin Türkiye'nin milli geliri kadar değer yaratacak büyüklükte olduğunu savunan Ertan, "Ama biz bu engin potansiyelden yeterince yararlanamıyoruz. İzmir ihmal edildi. Altyapı yatırımları yapılmadı. 1.5 yıl geçmesine rağmen Alsancak Limanı ihalesine onay verilmedi. İşler böyle yürümemeli. Bana göre İzmir'in şu anki durumundan 2-3 kat daha büyük olması gerekiyor" diye konuştu.

Hüsnü Özyeğin'le hayallerimiz yarım kaldı

Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin'in, Alsancak Limanı için oluşturdukları konsorsiyumda Fina Holding aracılığıyla yer aldığını dile getiren sanayici Şinasi Ertan, "Hüsnü Bey'in hissesini şu anda pek büyütmek gayretinde olmadığını görüyorum. Çünkü uluslararası bir firma, kendisi uluslararası bir ad. Çok büyük işlere giriyor. Enerjiye de belki girecek. Benim de eski dostum. Onu yanımıza alırken çok büyük hayallerimiz vardı. Maalesef şimdilik yarım kaldı" dedi.
Haber: Referans Gazetesi (02.09.2008)

3 Eylül 2008 Çarşamba

The House of 1000 Mirrors

Long ago in a small, far away village, there was a place known as the House of 1000 Mirrors. A small, happy little dog learned of this place and decided to visit. When he arrived, he bounced happily up the stairs to the doorway of the house. He looked through the doorway with his ears lifted high and his tail wagging as fast as it could. To his great surprise, he found himself staring at 1000 other happy little dogs with their tails wagging just as fast as his. He smiled a great smile, and was answered with 1000 great smiles just as warm and friendly. As he left the house, he thought to himself, "This is a wonderful place. I will come back and visit it often."
In this same village, another little dog, who was not quite as happy as the first one, decided to visit the house. He slowly climbed the stairs and hung his head low as he looked into the door. When he saw the 1000 unfriendly looking dogs staring back at him, he growled at them and was horrified to see 1000 little dogs growling back at him. As he left, he thought to himself, "That is a horrible place, and I will never go back there again."
All the faces in the world are mirrors. What kind of reflections do you see in the faces of the people you meet?
Japanese Folktale


[san.francisco.jobs.com] The House of 1000 Mirrors

Sivri sinek kimi ısırır?

Florida üniversitesi' nde uzman Dr. Jerry Butler, "10 kişiden birinin diğerlerine göre sivrisinekleri daha çok çektiğini" belirtiyor. Sivrisineklerde dişiler insanları ısırır, erkek sinekler ısırmaz. Dişi sivrisinekler, yumurtalarının gelişmesi için insan kanına ihtiyaç duyar. Sivrisineklerin daha çok kilolu, iyi beslenmiş insanları ısırdığına dair veri henüz bulunamadı.
Dr. Joe Conlon, "insanların büyüklükleri ya da kokuları sivrisinekleri yönlendirebilir" diye belirtti. Yapılan 400 civarındaki farklı inceleme oldukça zahmetli oldu, katılanların çoğu ilk başta kaşınmaya başladı. Genetik yapı gereği insanların yüzde 85'i sinek ısırıklarından kolay etkileniyor. Vücut kimyamızda, cilt yüzeyinde sineklerin dikkatine çeken elementler bulundu.
Cilt yüzeyindeki vücut kimyasalları önemli Sivrisinekler, cilt yüzeyinizde steroid ya da kolesterolün yüksek olduğu yüzeye sahip insanlara saldırılar.. Tabi ki bu tüm sineklerin üşüştüğü insanların kolesterollerinin yüksek olduğunu göstermez. Sivrisinekler ayrıca, ürik asit gibi bazı asitlerin yüksek olduğu kişilere de gelir.
Hamileleri daha çok ısırıyor Sineklerin saldırma süreci ciltle temas etmeden önce başlar. Sivrisinekler hedefe ulaşmadan 50 metre önce koku alabilir. Uzun süre önce ya da yeni dışarı verilen ortamdaki karbondioksit sinekleri çeker. Büyük insanlar çocuklara göre çok daha fazla karbondioksit verir. Bu nedenle sinekler çocuklardan daha çok yetişkinleri ısırır. Hamile kadınlar da daha fazla karbondioksit verdikleri, daha hareketli oldukları ve vücut ısıları yüksek olduğu için sivrisinekleri çeker. Eğer bahçeye çıktığınızda sivrisinekler sizi ısırıyorsa, bunun nedeni karbondioksit, hareketleriniz ve yaydığınız ısıdır.
Sivrisinekler nerelere gizlenir? Sadece vücut kimyanız sivrisineklerin size saldırmasına neden olmaz, nerede olduğunuz da önemlidir. Sivrisineklerin en yoğun olduğu yerler kıyılar veya sahillerdir. Kıyılardan uzakta olmanız güvende olduğunuz anlamına gelmez, sivrisinekler bir yemek için 40 mil uçabilirler. Herhangi bir su kaynağı onların üremesi için potansiyeldir, özellikle durgun suları tercih ederler. Eğer böyle bir çevrede oturuyorsanız sivrisineklerin ürememesi için ilaçlama yapmanız ya da bu tür yararsız su kaynaklarını kurutmanız gerekir. Sivrisinekler çölde bir su kenarında aktif olabilirler ancak Alaska gibi soğuk bölgelerde yaşayamazlar. Sivrisinekler 175 milyon yıldır dünyamızda varlar ve tamamen ortadan kalkacak gibi görünmüyorlar. Günümüzde satılan sineksavar ilaçlar ve diğer ürünlerle sizi ısırmasını en aza indirebilirsiniz ancak kutuların üzerinde belirtilen kullanma talimatlarına mutlaka uymayı ihmal etmeyin.