7 Eylül 2008 Pazar

Mimarlığın ‘yükselen’ değeri: Burj Dubai

“Dubai Tower” olarak da bilinen Burj Dubai, yapımı hâlen devam eden ve bütün mimarlık camiasının son halini merak ettiği gökdelenlerden bir tanesi. Birleşik Arap Emirlikleri’nin mimarlar için oyun alanı olmuş şehri Dubai’de yer alan kule, henüz tamamlanmamış olmasına rağmen şimdiden dünyadaki en yüksek kule unvanını elinde bulunduruyor. Yapımına 21 Eylül 2004’te başlanan kulenin Eylül 2009’da tamamlanması ve işleme geçmesi bekleniyor.
Kulenin mimarı, 2006’dan bu yana Skidmore, Owings and Merrill (SOM) mimarlık firmasıyla çalışmakta olan Adrian Smith. Burj Dubai için ayrılan bütçe ise, toplamda 4,1 milyar doları buluyor. Kulenin bulunduğu Dubai şehir merkezi içinse şimdiye kadar toplam 20 milyar dolar harcanmış durumda. Emaar Mühendislik’in CEO’su Mohamed Ali Alabbar, Burj Dubai’deki ofislerin metrekare fiyatının 370 dolara ulaştığını ifade ediyor.

SOM, daha önce Chicago’daki Sears Tower’ın yanı sıra New York’taki Freedom Tower’ı da inşa etmişti. Burj Dubai’nin tasarımı, Frank Lloyd Wright’ın Chicago için tasarladığı Illinois gökdelenine benziyor. İslam mimarîsinden şablonları da içeren yapı, merkezdeki çekirdek etrafında kümelenen üç farklı birimden oluşuyor. Tepeye yaklaştıkça ana gövde ufalıyor ve en tepede sivrilerek sona eriyor. Y şeklindeki zemin kat planı, Basra Körfezi’nden güzel manzaralar görecek şekilde ayarlanmış. Aşağıdan yukarı bakıldığında, binanın biçimi İslam mimarîsinin klasik kubbe tasarımını da andırıyor. Tasarlama aşamasında, mühendisler binanın açısını 120 derece kaydırarak, yapıyı sert esen rüzgârların etkisinden kurtarmayı amaçlamış.

İç dekorasyon Armani’den
Burj Dubai’nin dış cephe kaplaması, 142 bin metrekarelik parlak cam, alüminyum ve desenli paslanmaz çelikten oluşuyor. Kaplama sistemi, Dubai’nin aşırı sıcak iklimine dayanabilecek şekilde tasarlanmış. Yapının içi, Giorgio Armani tarafından dekore edilecek. Binanın ilk 37 katı, Armani Otel olarak işlev görecek.
45 ve 108. katlar arasında, toplam 700 adet özel daire bulunuyor. Yetkililerin açıklamasına göre, 700 dairenin tamamı, satışa çıkmasından itibaren 8 saatte satılmış. Yapının 78. katında, yüzme havuzu yer alıyor. Kalan katların çoğunda ofisler yer alırken, 123. katta bir adet lobi, 124. katta ise hem açık hem kapalı gözetleme ofisi bulunuyor. Kulenin 200 metrelik sivri kısmındaysa, iletişim ekipmanları yer alıyor.

Dünyanın en hızlı asansörü
Burj Dubai, aynı zamanda dünyanın en hızlı asansörünü de içinde barındıracak. Asansörün hızı, saniyede 18 metre olarak belirlenmiş. Bu rekor, daha önce saniyede 16,83 metre ile Taipei 101’in elinde bulunuyordu. Yapıda, her biri bir kerede 42 kişiyi taşıyabilecek 56 adet asansör yer alacak.
Dışarıda ise, 217 milyon dolar gibi rekor bir ücretle, WET Design tarafından tasarlanan havuz bulunacak. 6600 ışık kaynağı ve 50 renkli projektörle ışıklandırılacak olan havuz, 275 metre uzunluğunda olacak ve yerden 150 metre yukarıya su fışkırtacak. Havuzun bu şovuna, Arap ve dünya müzikleri eşlik edecek.
Yapının temel malzemesi, güçlendirilmiş beton olarak belirlenmiş. Binanın temelinde, ağırlığı 110 bin tonu geçen 45 bin metreküplük çimento ve çelik kullanılmış. Burj Dubai’nin yapımı tamamlandığında, toplam 330 bin metreküp çimento ve 39 bin tonluk çelik kullanılmış olacak. Bir istatistiğe göre, kulede kullanılan çeliğin uzunluğu, dünyanın çevresinde ¼ tur atmaya yetiyor.

En yükseğe çimento pompalama rekoru
Kule yükseldikçe, binanın tepesine çimento pompalamanın daha güç bir hal aldığı belirtiliyor. Bundan önce, en yükseğe çimento pompalama rekoru, 532 metreyle İtalya’daki Riva del Garda Nükleer Santrali’nde bulunuyordu. Burj Dubai, 19 Ağustos 2007’de 536,1 metreye çimento pompalayarak, bu rekoru kırdı. 8 Kasım 2007’deyse çimento 601 metre yüksekliğe pompalanmıştı bile.
Kulenin muazzam ağırlığını taşıması için, özel bir beton karışımı kullanılmış. Betonun her bir parçası, belli bir ağırlığa dayanıklılığı ölçülerek yerleştiriliyor. Basra Körfezi’nde sıcaklığın 50 dereceye kadar yükselebildiği düşünüldüğünde, betonun sağlamlığı daha da önem kazanıyor. Bu sorunu aşmak amacıyla, beton gündüz değil, gece dökülüyor. Karışıma bir miktar buz eklenerek, gecenin daha soğuk ve kuru olma özelliğinden faydalanılıyor. Daha soğuk dökülen beton, iyice sıkıştığından, çatlaması ya da kırılması zorlaşıyor.

Bugün itibariyle 160. katına ulaşan yapıya, her hafta yeni bir kat daha ekleniyor. Ancak yapının tamamlandığında ulaşılacak olan uzunluğu, hâlen sır gibi saklanıyor. Mühendislerden bir tanesi, “Yapının son uzunluğunu sadece birkaç kişi biliyor. Size sadece 700 metrenin üstünde olacağını söyleyebilirim” diye konuşuyor.
Bina güvenliğine ise ayrı bir önem verilmiş. Her 25 katta bir, özel hava kaynağı bulunan, kendi kaçış merdivenlerine sahip “sığınma odaları” yer alıyor. Yapının kolonları, herhangi bir deprem dalgasını emecek ve etkisini en aza indirecek şekilde tasarlanmış.

Burj Dubai’nin kırdığı rekorlar
En yüksek yapı: 636 m (önceki rekor: KVLY-TV direği – 628,8 m)
En yüksek bağımsız yapı: 636 m (önceki rekor: CN Tower – 553,5 m)
En çok katlı yapı: 164 (önceki rekor: Sears Tower / World Trade Center – 110)
En yükseğe çimento pompalama: 601 m (önceki rekor: Taipei 101 – 449,2 m)
Not: Burj Dubai henüz “dünyanın en yüksek gökdeleni” unvanını almış değil. 20 Temmuz 2007’de Yüksek Binalar ve İnsan Yerleşimleri Konseyi başkanı Antony Wood, “Bu binanın yapımı tamamlanana ve ticarete açılana kadar ‘en yüksek gökdelen’ olarak adlandırmayacağız. Şimdilik en yüksek gökdelen unvanı hâlen Taipei 101’e aittir” açıklamasını yapmıştı.

Kaynaklar: Wikipedia, This Is London

Hiç yorum yok: