14 Nisan 2011 Perşembe

Hayvancılıkta yatırım patlaması

Hükümetin verdiği destekler sonucunda, süt sığırcılığı ile etçi ve kombine kurulacak damızlık sığır işletmeciliği yatırımında ''bereket'' yaşanıyor.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'ndan alınan bilgiye göre, ''Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Eylem Planı Kapsamındaki İllerde Süt Sığırcılığı Yatırımlarının Desteklenmesine İlişkin Uyguluma Esasları Tebliği''nin Kasım 2009 tarihinde yürürlüğe girmesinin ardından, 2009-2011 yılları arasında 230 proje başlatıldı. Projelerin yatırım tutarı 613 milyon 872 bin 867 lira oldu.

2009-2012 yılları arasında kurulacak 300 işletmede 1200 kişilik istihdam sağlanacak. İşletmelere sağlanacak olan 36 bin 928 baş damızlık gebe düveden proje sonunda yılda 258 bin 496 ton süt elde edilecek. İşletmeye getirilecek hayvanlardan 2011 yılında 3 bin 81 ton, 2012 yılında ise 4 bin 40 ton olmak üzere toplam 7 bin 121 ton et üretimi sağlanacak.

Doğu Anadolu Projesi (DAP) illerinde de etçi ve kombine kurulacak damızlık sığır işletmesi yatırımlarına destek veriliyor. Bu kapsamda yatırım toplamı 220 milyon 442 bin 895 lira olan 145 proje başlatıldı. 2010-2012 yılları arasında kurulacak 200 işletmede 800 kişilik istihdam sağlanacak. İşletmelere sağlanacak 17 bin 785 baş damızlık gebe düveden proje sonunda yılda 124 bin 595 ton süt elde edilecek. 2011 yılında bin 337 ton, 2012 yılında ise bin 861 ton olmak üzere toplam 3 bin 198 ton et üretimi gerçekleştirilecek.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, yeni yatırımda inşaata yüzde 30, hayvan alımına yüzde 40 ve makine alımına yüzde 40 hibe verdiği süt sığırcılığı yatırımlarına 111 milyon 557 bin ve damızlık sığır işetmesi yatırımlarına 73 milyon 160 bin lira hibe yardımında bulunmayı planlıyor.

''BÜYÜK İŞLETMELER FABRİKA KURMAK İÇİN YER ARIYOR''
Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Gaziantep Bölge Birliği Müdürü Muhsin Gümüş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, faaliyet alanı içinde bulunan Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Kilis'te çiftçilere süt sığırcılığı ve besi danası konusunda hayvan alımını tedarik ettiklerini, kredilendirdiklerini söyledi.

Süt sığırcılığında 5 yıl vadeli ve besi danasında 1 yıl vadeli sıfır faizli kredi kullandırdıklarına işaret eden Gümüş, ''2010 yılında besi kredilerini de ilave ettiğimiz zaman yaklaşık 30 milyon liralık hayvancılık kredisi kullandırdık. 2011 yılında da kullandırdığımız 15 milyon lira civarında kredi var'' dedi.

Bölgede hayvancılık yatırımına büyük ilgi olduğunu, yeni yatırımların devam etmesinin yanı sıra çiftçilerin küçük işletmelerini büyüttüğünü ve yatırımların çoğunun tamamlandığını bildiren Gümüş, ''Burası cazibe merkezi haline gelince büyük işletmeler de süt fabrikası kurmak için yer aramaya başladılar'' dedi.

'TARIM KREDİ ÇİFTLİKLER KURUYOR''
Süt sığırcılığının geliştirilmesi, modern işletmelerin kurulması hayvansal üretimde verimliliğin ve kalitenin artırılması ile bölgesel gelişmişlik farkının azalacağını vurgulayan Gümüş, damızlık sığır ithalatına ilişkin şunları kaydetti:

''Şu anda genelde Avusturya ve ABD'den seçim yapılıyor. Yurt içindeki kapasitede süt veren bir hayvanı yurt dışından getirip de döviz vermenin bir gereği yok. Bizim şirketimiz özellikle buna dikkat ediyor. Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri kendisi yurt içinde çiftlikler oluşturuyor. Kayseri'de 1000 baş çiftliğimiz vardı, ikinci 1000 baş çiftlik açılıyor. Mersin'de şu anda toplama merkezi adı altında bir yer oluşturuyoruz. Kütahya ve Tekirdağ'da bir işetme yapıyoruz. Eski TİGEM'lerde olduğu gibi hayvanları buraya getirip ıslah edip, çoğaltarak yurt dışına bağlı kalmamanın yollarını araştırıyoruz. Böylece ithalat yapmaya da gerek kalmayabilir.''

''400 MİLYON DOLARLIK İHRACAT HEDEFİ''
Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Başkanı Abdulkadir Çıkmaz da 1983-1984'lü yıllarda devletin çok güzel hayvancılık politikası olduğunu, o yıllarda Güneydoğu'dan sadece canlı hayvan ihracatının 420 milyon dolar civarında olduğunu belirtti. Çıkmaz, şunları söyledi:

''O yıllara kadar çok büyük potansiyel vardı. Gerek Suudi Arabistan gerek Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Lübnan'dan çok büyük alıcı heyetler geliyordu. Maalesef ondan sonra Türkiye'de yem fiyatının çok pahallanması, girdi maliyetlerinin artması ve terör olaylarından dolayı yaylaların kapanması üzerine canlı hayvancılık bitme noktasına geldi. Şu anda ithalatçı konumuna geldik. Hükümet son bir yıldır besi ve süt sığırcılığında çok büyük destekler veriyor, çok ciddi yatırımlar yapılıyor. Bölgede özellikle süt ve hayvan ürünlerini işleyecek fabrikalar da bir an önce teşvik edilmeli. Avrupa ve Balkanlar'da olduğu gibi süt işleme fabrikaları kurulmalı. O zaman süt ve hayvan ürünlerinde 400 milyon dolarlık ihracatı buluruz.''



Kaynak: Patronlar Dünyası - 14 Nisan 2011

Hiç yorum yok: